GENÇAĞA KARAFAZLI
Eskincedere Vadisi'nde yapımı devam eden taş ocağına karşı direnen İkizdereli kadınların çağrısı üzerine İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve eşi Neptün Soyer, çocukları ile birlikte Rize'ye gelerek kendilerine destek verdi. Vatandaşların Soyer'e bilgi verdiği sırada ocakta dinamit patlatılması ve etkileri kameraya yansıdı.
Cengiz İnşaat'ın lojistik liman inşaatının, deniz dolgusuna taş temin etmek için yurttaşların direnişi sürüyor. Direnişçi kadınların sosyal medya üzerinden yaptığı çağrı üzerine Soyer çifti ve çocukları İkizdere, Eskincedere Vadisi'nde direnen kadınları ailece dün ziyaret ederek destek verdi.
Taş ocağı yapımı esnasında bölgeden kurtarılan iki fidan ve bölgenin yöresel ürünlerinden olan meşhur İkizdere Anzer Yaylası balı direnişçiler tarafından Soyer ailesine hediye edildi. Neptün Soyer de hediye edilen fidanları Araklı'daki kendi köyüne götürüp dikeceğinin sözünü verdi.
"ARI KALMADI, EN SON KALAN BALLARIMIZ BUNLAR"
Eskincedere Vadisi'nde yapımı devam eden taş ocağına karşı direnişin sembol isimlerinden Ayşe Albayrak, Başkan Tunç Soyer'in ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Albayrak "Arı kalmadı, en son kalan ballarımız bunlar. Otuz beş petek benim arım öldü, on beş petek bunun öldü. Şimdi yine kışa girmeden sekiz tane daha peteğimiz öldü. Dinamitlerin sesinden, tozdan artık bal da üretemiyoruz. Petek üretemiyoruz artık kestane balı olmuyor burada. Buraları soktular gözlerine, birilerini zengin etmek için bizi mahvettiler. Ama seçim zamanı geldi mi gelecekler, o zaman oy istemeye geldiklerinde her şeyi vaat ediyorlar. Biz bir ağaç kalana kadar direnmeye devam edeceğiz" dedi.
Yaşar Albayrak adlı yurttaş ise " Türkiye'nin en kaliteli balı bu yörede yetişiyor ama artık yetiştiremiyoruz. En az 500 tane arımız burada telef oldu" dedi.
KONUŞTUKLARI SIRADA DİNAMİT PATLATILDI
Vatandaş Halit Yılmaz "Bizim hareketimiz de politiktir. Politik hareket olmasının nedeni sermayeye buraları peşkeş çeken.." dediği, yukardaki tepelerden taş ocağından patlama sesi geldi. Konuşmasına devam eden Halil Yılmaz, "O taşlar tam buraya geliyor Başkanım. Bu taşlar Ayşe'ye az kalsın gidiyordu. Hemen evlerin üstü. Yani bir siyasi iktidar değişimi olmadıktan sonra, gelecek iktidarlar önümüze ne koyacak onu da bilmiyoruz" dedi.
"SEÇİME KADAR SADECE DİRENİŞİ DİRİ TUTMAK YETERLİ OLABİLİR"
Tunç Soyer ise İkizdereli direnişçilere şunları söyledi:
"Bu uzun soluklu bir mücadele. Dolayısıyla da zaman zaman farklı manevralar yapılabilir. Uzun vadeli hedefe varmak için aynı yolda gitmen gerekmeyebilir, bazen geri basarsın, bazen yan yola gidersin. Burada da belki seçime kadar sadece direnişi diri tutmak yeterli olabilir. Daha büyük hedef koymadan önüne ama bu hedeften de vazgeçilmesine imkan vermeden. En azından olabildiği kadar çelik bir kadroyu koruyarak ve diri tutarak seçime kadar gitmek en akılcı politika gibi gözüküyor.
"NE ÇOK KORKUYORLAR"
Aksi takdirde hayal kırıklığına uğranabilir, moraller bozulabilir, motivasyon kaybedilir hiç oraya düşmemek için baştan bunun adını koyup seçime kadar biz 52 kişi, 28 kişi neyse bununla ilgili şu tarihte şunu yapacağız, bu tarihte bunu yapacağız diyerek hem bir altı ay bir yol haritası oluşturup sonrasına devam etme ihtimaline karşı ne yapılacağını bu süre içinde kararlaştırmak lazım."
Orhan Demirtaş adlı yurttaşın "Şu anda ufak bir basın açıklaması yapsak Rize'den buraya tabur getiriyorlar" sözleri üzerine Başkan Soyer "Ne çok korkuyorlar" dedi.
DEFNE SOYER İKİZDERELİ YURTTAŞLARIN AVUKATI OLDU
Soyer'in İkizdere ziyareti esnasında yanında bulunan kızı, avukat Defne Soyer, direnişçi kadınlara İkizdere direnişinden dolayı teşekkür etmesinin ardından kendisinin avukat olduğunu ve İkizdere, Eskencidere Vadisi ile ilgili açılan ve açılacak olan davalara gönüllü olarak bakacağını ve destek vereceğini söyledi.
Son Dakika › Güncel › Tunç Soyer ve Neptün Soyer İkizdereli Direnişçilere Desteğe Geldi, Konuşma Sırasında Ocakta Dinamit Patlatıldı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?