Tüfad Başkanı İsmail Dilber Mancını Boşboğazlık Yapmış

"bizim LİGİMİZİN ALBENİSİ VE EKONOMİSİ ÇOK YÜKSEK. TÜRK OYUNCULAR BURAYI BIRAKIP YURT DIŞINA NİYE GİTSİN Kİ

TARAFTAR OLAYLARI SEVİYESİ YÜKSEK MAÇLARDA VE ÜÇ KULÜP ARASINDAKİ ÇEKİŞMEDEN MEYDANA GELİYOR. BURAYI DURDURMAMIZ LAZIM

Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği (TÜFAD) Başkanı İsmail Dilber, Spor Toto Süper Lig'in albenisinin ve ekonomisinin çok yüksek olduğunu ifade ederek, Türk oyuncular burayı bırakıp da yurt dışına niye gitsin ki dedi.

Tüm kulüplere, teknik adamlara ve oyunculara 2013-2014 sezonunun ikinci yarısı için başarılar dileyerek sözlerine başlayan TÜFAD Başkanı İsmail Dilber, Galatasaraylı Aydın'ın bileğinin kırılmasına üzüldüğünü belirterek, İnşallah hiç kimse bu şekilde bir sakatlık yaşamaz. Beşiktaş Kulübü Onursal Başkanı Süleyman Seba'ya da çok geçmiş olsun. Özlemimiz Süleyman Sebalar. O bize örnek oluyor ve onun yolundan giderek İnşallah Türk futboluna hizmet ederiz diye konuştu.

"TÜRK OYUNCULAR BURAYI BIRAKIP YURT DIŞINA NİYE GİTSİN Kİ

Dilber, Türk futbolcuların Avrupa'ya gitmemelerinin ekonomik sebeplerden kaynaklandığını belirterek, Bizim ligimizde en üst liglerden oyuncular çok iyi paralar kazanıyor. Batıya gittiği zaman oyuncular bu paraları kazanamazlar. Bizim ligimizin albenisi çok yüksek. Türkiye'ye gelen antrenörler ve futbolcuların gelme sebebi albenisinin yüksek olması. Süper Lig'in ekonomik düzeyi çok yüksek. Türk oyuncuların burayı bırakıp da gitmeleri bana göre zor. İngiltere, Almanya, Fransa, İspanya ve İtalya dışındaki ülkelerin oyuncuları bu ülkelere gitmek istiyor. Bizim oyunculara baktığımız zaman, aynı paralar bizim ligimizde de dönüyor" dedi.

ANTRENÖRLERİMİZ KALİTELİ

İsmail Dilber, antrenörlerin yurt dışına gitmemelerinin ise, lisan zorluğu, satışın iyi yapılamaması ve menajer konusundan kaynaklandığını söyledi. Dilber, "Mustafa Hoca geçmişte ve bugün de yurt dışında. Fatih Hoca bunun başarısını gösterdi ve en üst düzeyine çıktı. Şenol Güneş ve Tınaz Tırpan Kore'ye gitmişti. Baktığınız zaman çok az ve bizi doyurmuyor. Gidememeleri bilgisizlikten veya kariyersizlikten değil ifadesini kullandı.

MANCINI BOŞBOĞAZLIK YAPMIŞ

Galatasaray Teknik Direktörü Roberto Mancini'in Türk teknik adamlarla ilgili yaptığı açıklamaya değinen Dilber, Boş laf herkes ediyor ve bazen biz de ediyoruz. Bu da Mancini'nin boş bir lafıdır. Denk gelmiştir konu içerisinde, ama bunu ciddi söylediğine inanmıyorum. Ciddi söylerse zaten aklından şüphe ederim. Bizim ülkemize çok üst düzeyde yabancı teknik adamlar geldi. Yabancı teknik adamlar konusunda biz fakir bir ülke değiliz. Ülkemize çok kaliteli çok üst düzey insanlar geldi. Onun gelsin dediği Şota, Bilic gibi veya bunlara benzer isimlerse abeslik var zaten. Avrupa'nın en üst düzeyindeki insanlar burada teknik adamlık yaptı. Boş söylenmiş bir söz olarak kabul ediyorum ben. İnsanların zaman zaman ağzından bir cümle çıkar, nereye gittiğini bilmez. Gerçeği ifade etmeyen savsata bir söz. UEFA'ya gittiğimiz zaman bize, 'Siz çok değerli hocalar yetiştiriyorsunuz' gibi söylemiş oldukları sözler var. Bunu biz de bazen boşboğazlık yapıp konuşabiliriz. Onun da boşboğazlık yapmış olduğunu düşünüyor ve ciddiye almıyorum şahsen dedi.

GENÇ TEKNİK ADAMLARI GÖRMEK BİZE MUTLULUK VERİYOR

Genç teknik adamların Türk futboluna kazandırılması konusuna değinen Başkan Dilber, "Birçok tecrübenin ardından artık genç teknik adamları görmek bize mutluluk veriyor. Ama bazı çelişkiler var. Fatih hocamızla görüştük. Kendisi bir program hazırlıyor ve biz de bir rapor hazırlıyoruz kendisine. Önümüzdeki günlerde sevgili hocamızla beraber olacağız ve bir takım çelişkileri, talimatlarda bir takım şeyleri ve yerine oturmamış birçok konuyu kendisine rapor halinde sunacağız. Fatih Hocamızın da antrenörlerimizle ilgili birçok çelişkiyi ortadan kaldırmak için TFF ile görüşerek ortadan kaldıracağına inanıyorum. Başka lisanslarla çalışan Sergen, Okan gibi arkadaşlarımız var. Kurslara gelemeyen arkadaşlarımız var. İnanıyorum ki gelecek sezon birçok sorun Fatih Hocamızın sayesinde aşılacak. Fatih Hocamıza başarılar diliyorum. Onun dediği gibi "Seferberlik" içerisinde biz de TÜFAD olarak Fatih Hocamıza her konuda destek için yanındayız şeklinde konuştu.

TARAFTAR OLAYLARI SEVİYESİ YÜKSEK MAÇLARDA VE ÜÇ KULÜP ARASINDAKİ ÇEKİŞMEDEN MEYDANA GELİYOR. BURAYI DURDURMAMIZ LAZIM

E-bilet konusunun Türk futboluna ne kadar katkısı olacağını bilmediğini belirten Dilber, Bu olay başka bir şey. Oradaki insanlar konusunda uygulamalara baktığınız zaman biletin ne getireceğini bilmiyorum. Uygulamalara baktığımız zaman karakollara gidip imza atılması, kesilen cezalar var. Ama bunları hiç kimse ödüyor mu, gidip imza atıyor mu meçhul. Bu taraftar olayları farklı, bunu psikologlara sormak lazım. Birçok stadımızda bu olaylar olmuyor. Seviyesi yüksek maçlarda ve üç kulüp arasındaki çekişmeden meydana geliyor. Burayı durdurmamız lazım. Burayı durdurursak sorun çözülür diye düşünüyorum. Birçok kulüp maçlarında bu olaylar olmuyor ya da gözümüze çarpmayacak kadar az oluyor. Olayların ana kapısı belli. Belli kulüplerimiz arasında cereyan ediyor. Buralara önlemler almamız lazım. Örnek verirsek Sivasspor ve Gençlerbirliği arasında 100 maç oynansın, hiçbir şey olacağını zannetmiyorum. Belli kulüpler arasında bu olaylar oluyor. Buralara önlem alınmalı diye düşünüyorum dedi.

KULÜPLERE YAZIK OLUR

Çirkin ve kötü tezahürat konusuna değinen Dilber, "Biz çocukluğumuzda gittiğimiz maçlara ve bugüne kadar olan maçlara bakıyorum, öyle sloganlar var ki bizde, 'Merhaba' der gibi, 'Günaydın' der gibi, 'Seni seviyorum' der gibi. Biri başlattığı zaman arkası geliyor. Bağıran insanların bunun kötü tezahürat olduğunun farkında bile olmadığı belli. Onun kötü tezahürat olduğunu aklından bile geçirmiyordur. Bilhassa hakemlerimize bir tezahürat şekli bu. Bunu içerlerinden söküp atmaları zor. İnsanların toplu terapi olmaları lazım olacak. Bir takım tezahüratlar kötü tamam kabul, ama bazıları var ki, kötü olduğunun farkında değildir bu insanlar. Bu uygulamada kulüplere yazık olur diye konuştu.

HAKEMLER SON DERECE DİKKATLİ OLACAK

Son olarak hakemler konusuna değinen İsmail Dilber, Her zaman söylüyoruz, sevelim güvenelim, toleranslı olalım. Hakemlere bütün kulüplerimiz, bütün oyuncularımız, bütün yöneticilerimiz ve bütün antrenörlerimiz son derece toleranslı olsun diyoruz. Ama hakemler de son derece dikkatli olsun o zaman. Onlar son derece dikkatli olacak, biz zaten destek veriyoruz. Her pozisyonun hakkını verecek ve diğer taraf da onların o dikkatleri karşısında son derece toleranslı olacak ifadesini kullandı.