Disipline sevk edilen teğmenler savunmalarına aynı cümle ile başlamış: Mustafa Kemal'in askerleriyiz - Son Dakika
Güncel

Disipline sevk edilen teğmenler savunmalarına aynı cümle ile başlamış: Mustafa Kemal'in askerleriyiz

TSK'dan ayırma cezasıyla Yüksek Disiplin Kuruluna sevk edilen 5 teğmenin savunmalarına "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" diyerek başladığı, Teğmen Ebru Eroğlu'nun da savunmasını "Omzumdaki rütbeyi alabilirsiniz, ama göğsümdeki Harp Okulu brövesini alamazsınız" sözüyle bitirdiği öğrenildi.

16.01.2025 22:05  Güncelleme: 22:32

Kara Harp Okulu mezuniyet töreninden sonra kılıç çatarak "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" sloganı attıkları için TSK'dan ihraç talebiyle Yüksek Disiplin Kurulu'na (YDK) sevk edilen teğmenlerin savunması, saat 14.00'te Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nda başladı. Teğmenlerin ihracının görüşüldüğü toplantı 6 saat sürdü.

Edinilen bilgiye göre, teğmenler savunmalarına "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" diyerek başladı ve Teğmen Ebru Eroğlu da savunmasını "Omuzumdaki rütbeyi alabilirsiniz, ama göğsümdeki Harp Okulu brövesini alamazsınız" sözüyle bitirdi.

Disipline sevk edilen 5 teğmen de savunmalarına 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' diyerek başlamış

TEĞMENLERİN AVUKATINDAN AÇIKLAMA

YDK'nın ardından teğmenlerin avukatlığını üstlenen TBB Başkanı Erinç Sağkan yaptığı açıklamada, disiplin duruşmasının 6 saat sürdüğünü belirtti. Sağkan, beş teğmenin her birisi için ayrıntılı, ayrı ayrı savunmalarının alındığını, teğmenlerin beyanlarını heyete sunduğunu ve avukat heyetinin teğmenler için hukuki savunma yaptıklarını söyledi.

Sağkan, YDK heyetinin teğmenlerin savunma hakkına riayet ettiğini, saygı gösterdiğini, sözlerinin kesilmediğini, teğmenlere savunmaları için süre konulmadığını ve teğmenlerin hukuk sınırları içerisinde kendilerini ifade ettiklerini vurgulayarak, şöyle konuştu:

"Burada öncelikle 5 teğmenle ilgili olarak Türk Silahlı Kuvvetleri'ni itibarsızlaştırıcı tavır içerisinde bulunma genel maddi olgusu üzerine yoğunlaşan bazı savunmalar söz konusuydu. Yine aynı şekilde kesinlikle bilinçli, örgütlü, daha önceden planlanmış bir hareket olarak değil o anın coşkusuyla, ailelerin orada bulunmasının oradaki teğmenlerin ve o ailenin o gururu yaşarken o anı daha büyük bir coşkuyla paylaşmanın getirdiği heyecanla 'Mustafa Kemal'in Askerleriyiz' şeklinde... Aslında Türk Silahlı Kuvvetleri bakımında da değerlendirme yaptığımızda tüm bireylerinin Mustafa Kemal'in askeri olduğunu düşündüğümüzde ya da subaylık andı olarak baktığımız andın içeriğinde 'laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını korumak' bunları düşündüğümüzde aslında buradaki ifadelerin hiçbirisinin Türk Silahlı Kuvvetleri'nin itibarını zedeleyecek bir tarafı yoktur. Tam aksine bu ülkedeki 85 milyonun ortak değerleri olduğuna inanıyoruz, bunları özellikle savunmamızda vurgulamaya gayret ettik.

Sonucun ne kadar zamanda açıklanacağını ilişkin olarak heyetten bize bir bilgi gelmedi ancak zannedersem yaklaşık 7-10 gün içerisinde buna ilişkin verilmiş olan kararı göreceğiz. Ben umut ediyorum ki 5 teğmen hakkında da isnat edilen fiillerle ilgili olarak ceza verilmesine yer olmadığı yönünde bir karar tahsis edilir. Eğer bir hukuk devleti isek, eğer hukukun üstünlüğüne inanıyor isek zaten kararında bir hukukçu olarak öyle olması gerekir."

Disipline sevk edilen 5 teğmen de savunmalarına 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' diyerek başlamış

HER BİR TEĞMEN AYRI AYRI SALONA ALINDI

Sağkan, gazetecilerin sorusuna üzerine YDK'da yaşanan süreci şöyle aktardı:

"6 saatlik bir süreç oldu. Her bir teğmen ayrı ayrı salona alındı. Her birinin kendisini istediği çerçevede izah etmesi konusunda tam bir özgürlük alanı tanındı. Tüm teğmenler kendilerine son derece güvenle salonda bulundular, en ufak şekilde bir suç işlemediklerinin bilinciyle oradaydılar. 'Biz Mustafa Kemal Atatürk'ün Askerleriyiz' diyerek başladılar. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin iç işlerine ilişkin olarak düzenlenen mevzuat belgeleri dahil olmak üzere Harp Akademisi Kanunu da dahil olmak üzere zaten bütün mevzuatlarının Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarını Atatürk İlke ve İnkılapları çerçevesinde yetiştirdiğini haliyle tutundukları tavrın bu anlamda mevzuata uygun olduğu gibi Harbiye'nin Atatürk'ün yuvası olduğu, 1283 denildiğinde Kara Harp Okulu'nda herkesin ayağa kalkıp 'İçimizde' dediklerini bunları da ifade ederek aslında Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Atatürk'ten ayrılamayan Atatürk'ten uzaklaştırılamaz bir kurum olduğunun her biri altını çizdi.

Disipline sevk edilen 5 teğmen de savunmalarına 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' diyerek başlamış

"OLUMSUZ KARAR ÇIKARSA VATANA OLAN BORÇLARIMIZI ÖDEYEMEYİZ"

Bu anlamda herhangi bir suç işlemedikleri için kendilerini son derece özgürce, rahatça ifade ettiler. 5 yıl boyunca bu milletin onlara harp okulunda okuma şansı verdiklerini, tek üzüntülerinin bir olumsuz karar çıkmasında bu vatana olan borçlarını ödeyemeyecek olmak olduklarının altını çizdiler. Kendileri için herhangi bir taleplerinin olmadığını ve onlara yapılan 5 yıllık yatırımın karşılığını Türk Silahlı Kuvvetleri'nin şerefli birer mensubu olarak vermek istediklerini ifade ettiler.

Bu arada her birinin sicilleri birbirinden başarılı. Bazıları çok ciddi spor alanında yurtdışı müsabakalarına katılmış dereceler almışlar. Ebru teğmeni biliyorsunuz zaten, hem birinci olarak girmiş, hem birinci olarak çıkmış. Türk Silahlı Kuvvetleri bakımından çok büyük bir gurur var. 3 Harp Okulu'nunda birincisi kadın subaylardan çıkmış. Bunu Atatürk'e borçlu olduğumuzu unutmamak gerekiyor. Bu teğmenler bu borcu unutmadıklarını ve vefalarını aslında burada ifade etmişler.

Gerçekten Türk Silahlı Kuvvetleri'nin itibarsızlaştırılması konusundaki tartışma maalesef ki gündüz de ifade ettiğim üzere teğmenlerin tutunduğu tavırdan dolayı değil maalesef ki teğmenlerin bu hareketlerinden sonraki kamuoyundaki tartışma biçiminden ve maalesef ki bu tür bir hareket sonra onlar hakkında bir disiplin soruşturması açılmasından kaynaklanmaktadır. Biz de özellikle bugün heyete avukatlar olarak Türk Silahlı Kuvvetleri'nin aslında bu soruşturma ile itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını, bunun çok büyük bir yanlış olduğunu ve bu yanlıştan artık bir an önce dönülerek teğmenler üzerindeki bu baskının kalkması ve onların da görevlerine özgürce devam edebilmeleri yönünde beyanlarımızı ilettik."

Disipline sevk edilen teğmenler savunmalarına aynı cümle ile başlamış: Mustafa Kemal\'in askerleriyiz
Kaynak: ANKA

Son Dakika Güncel Disipline sevk edilen teğmenler savunmalarına aynı cümle ile başlamış: Mustafa Kemal'in askerleriyiz - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    Yorumlar (41)

  • Kemsl:
    ingiliz uşakları 383 227 Yanıtla
  • Ceylan Koyuncu:
    beyni yıkanmış bunların kesinlikle ihraç 228 137 Yanıtla
  • Mert kursun :
    gidin anıtkabiri bekleyin 7/24 o zaman size vatan güvenligi emanet edilmez 164 109 Yanıtla
  • monşer null:
    İyi Kullandınız Bu Kelimeyi Ama Yatacak Yeriniz Yok 158 97 Yanıtla
  • Serkan Acar:
    Bilgehan Göktürk Muhammed Mustafa’nın askerleriyiz demesini:) 235 3 Yanıtla
  • Remzi Ozdemir:
    Tabiki hepimiz Mustafa Kemal in askerleriyiz. Ama bu. zamana kadar savunva saniyinde hep dışarı bağımlı kaldık Bir mantar tabancası bile yapamıyorduk Mustafa Kemal'in askerleri olmak kolay değildir Lafla olmaz 75 67 Yanıtla
  • Hasan Yılmaz:
    yaparlar elbet...nasıl olsa arılsalarda işleri hazır.. ya mahsur abileri ya da ekrum abileri koltuklarinı hazirlamıştir belediyelerde sevimsizlerin.. 91 43 Yanıtla
  • Bilgehan Göktürk:
    Ne demelerini bekliyordunuz...? 44 83 Yanıtla
  • Mustafa Kemal Kızıltaş:
    ŞEHADET in Askerleriyiz Şehit mertebesine ulaşmayı arzu Etmeyen Asker Asker değil dir 75 31 Yanıtla
  • Mehmet Esref Misirlioglu:
    Tamam askeriye bitti bitecek siyasete atalım kendimizi sözleri.Malum parti de vekil,belediye başkanı vs...olurlar artık kesiiinnn.Hiç samimiyet yok hiç Allah peygamber ocağına böylelerinin girmesini nasip etmesin 70 34 Yanıtla
  • Tüm yorumlar için tıklayınız
    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement