Tam Gün Yasası Magduru Gazeteci, Beyin Ameliyatını Eski Doktorunun Ekibine Yaptırarak Sağlığına...

Kocaeli'de yerel bir gazetenin yayın yönetmenliğini yapan ve beyninde oluşan iki baloncuk (anevrizma) nedeniyle ameliyat olmasına iki gün kala yürürlüğe giren Tam Gün Yasası engeline takılan gazeteci Serpil Çolak engelleri aşamayınca ilk operasyonu yapan doktorunun ekibine ameliyat olarak sağlığına kavuştu. KHekim seçme özgürlüğüm elimden alındı diyen ve ameliyat olana kadar beyninde patlamaya hazır bomba ile dolaştığını söyleyerek her dakikasının stres içinde geçtiğini söyleyen Çolak, şu anda çaresizce bekleyen yüzlerce hasta olduğunu belirtti.

AMELİYATA 2 GÜN KALA

Serpil Çolak'ın beyninde, tıp dilinde Anevrizma olarak adlandırılan baloncuk bulunuyordu. Geçtiğimiz yılın başında Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nöroradyoloji Bölüm Başkanı Prof.Dr. Civan Işlak'a ameliyat olan Çolak, ilerleyen aylarda baloncuklardan birinde düzelme olmadığı belirlenince 6 ay sonrası için ikinci ameliyat için gün aldı. Ancak ameliyata 2 gün kala Tam Gün Yasası yürürlüğe girince ameliyat yapılamadı.

Konuyla ilgili haberlerin gazete ve televizyonlarda yer alması üzerine Sağlık Bakanlığı devreye girdi. Serpil Çolak'ı arayan Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü yetkilileri ona başka doktorlar önerdi. Ancak kendi doktoruna güvendiğini, bunun çok hassas bir ameliyat olduğuğunu belirterek başka bir doktora ameliyet olma önerisini kabul etmedi.

İLK AMELİYATI YAPAN DOKTORUNUN EKİBİ

Serpil Çolak, doktoru ile yaptığı bir dizi görüşmelerin ardından, ilk ameliyatı gerçekleştiren Prof.Dr. Civan Işlak'ın ekibindeki doktorlara 15 gün önce ameliyat olarak sağlığına kavuştu.

Başından geçenleri ve yaşadığı sıkıntılı günleri anlatan Serpil Çolak, Tam ameliyata hazırlanırken biranda ortada kaldım. Doktorum bırakın ameliyat yapmayı, hastaları muayene dahi edemiyorudu. Beynimde saatli bomba vardı. Çok acil bir şekilde ameliyat olmam gerekiyordu. diyerek şöyle devam etti

HANİ KİMSE MAĞDUR OLMAYACAKTI

Patladığında hayatım açısından büyük bir riskti. Beyin kanaması anlamına geliyordu ve ölümle de sonuçlanabilirdi. Benim gibi bir çok hasta olduğunu gördüm. Bu yasa çıktı ama bir takım mağduriyetler de yarattı. Bir yerde eksiklik ve yanlışlık var. Bunları herkes duysun, bilsin ve belki bir takım değşiklikler yapılır amacıyla sesimi duyurmaya çalıştım. Bu sırada Sağlık Bakanlığı devreye girdi. 'Tam gün yasasından dolayı kimse mağdur olmayacak' denildi. Bana da bir doktor buldular. Beni o doktora yönlendirmek istediler. Ama ben buna karşı çıktım. Kendi doktorumun beni ameliyat etmesini istedim. Çünkiü benim doktorum 5 yıldır beni takip eden doktordu. Beni tanıyordu ve ilk ameliyatımı yapan aynı zamanda ikinci ameliyatta ne yapacağını bilen doktordu.

HASTANIN DOKTORUNA GÜVENMESİ ÖNEMLİ

Serpil Çolak, hastanın doktoruna inanıp güvenmesinin çok önemli olduğunu, da belirterek, Bu bir bademcik, bir apandist ameliyatı gibi değildi ve riski çok yüksekti. Kendi doktorum olsun diye direttim. Fakat bu sorunu çözemedik. Baktım ki Sağlık Bakanlığıda bu konuda bir şey yapamıyor. Zaman da benim aleyhime işliyor. Çünkü heran risk altındasınız. Beyninizde saatli bir bomba olduğunu biliyorsunuz. 'Madem benim doktorum yapamıyor bunu bari ekibi yapsın' istedim. Cerrahpaşa'da ameliyat olabilmek için bayağı bir sıra beklemiştim. Ekibinden beni ameliyat etmelerini istedim. 15 gün önce ameliyatım gerçekleşti.

AYNI DURUMDA YÜZLERCE HASTA VAR

Aynı sıkıntıyı yaşayan yüzlerce kişinin Türkiye'nin dört bir yanından aradığını ve yol göstermesini, birlikte hareket etmelerini istediklerini de anlatan Çolak, Ben kendi mağduriyetimi bir şekilde dile getirmiştim. Ama onlar sesini kimseye duyuramıyordu. Sağlık Bakanlığına ulaşmak için aracı olmamı isteyenler oldu. diyerek sözlerini şöyle sürdürdü

Bu ülkede insanlara hekim seçme hakkı tanınmışsa, bu hakkı herkes kullanabilmeli. Bu yasayla hekim seçme özgürlüğüm elimden alındı. Benim bu hakkım var ama ben bunu kullanamadım. Çünki benim kendi doktoruma ameliyat olmak istediğimde bana 'hayır' dendi. Çünkü onun dışarıda muayenehanesi var. Olabilir ama benim bu özgürlüğüm de elimden alınmamalıydı. Hastanın doktoruyla arasında kurduğu bağ çok önemli. Ona inanması, güvenmesi çok önemli.