Suriyeli Türkmenlerin Gözü Türkiye'de

'Ortadoğu Barışı'nda Türkmenlerin Rolü' konulu panelde konuşan Suriye ve Irak Türkmenleri temsilcileri, Türkmenlerin maruz kaldıkları baskı ve katliamları anlattılar. Suriye'de kıyım yaşandığını fakat 'dünyanın katliamlara sessiz kaldığını' anlatan konuşmacılar Türkiye'nin kendilerine sahip çıkmaması durumunda yok edilme tehlikesi ile karşı karşıya kalacaklarını söylediler.

Akdeniz Yörük-Türkmen Dernekleri Federasyonu ve Dünya Türkmenler Birliği, 'Ortadoğu Barışı'nda Türkmenlerin Rolü' konulu panel düzenledi. Adana Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu'nda gerçekleştirilen panele Adana Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Zihni Aldırmaz, Adana Vali Yardımcısı, M. Yüksel Karadağ, Adana Emniyet Müdürü Mehmet Avcı, İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Ali Selamet, Akdeniz Yörük-Türkmen Dernekleri Federasyonu ve Dünya Türkmenler Birliği Başkanı İsmail Demirdüzen ve çok sayıda dinleyici

katıldı.

Çağ Üniversitesi Dış İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Sedat Arslan'ın yönettiği panelde, Irak Türkmen Cephesi eski Türkiye Temsilcisi, Araştırmacı Sadun Köprülü, Ortadoğu Uzmanı Abdullah Manaz, Çözüm Vakfı Başkanı Ümit Ateş, eski Kültür Müdürü Veysel Erdem Bozdoğangil, Suriye Türkmenleri Birliği Başkanı Bekir Atacan, ve başkan yardımcısı Ali Öztürkmen konuşmacı olarak yerlerine alarak, Suriye ve Irak'taki Türkmenler hakkında bilgi verdiler.

Panelin açılış konuşmasını yapan Akdeniz Yörük-Türkmen Dernekleri Federasyonu ve Dünya Türkmenler Birliği Başkanı İsmail Demirdüzen, yüzyıllardır Balkanlar, Kuzey Afrika ve Ortadoğu'da yoğun olarak yaşayan Türkmenlerin bulundukları bölgelerde huzur ve barışın teminatı olduklarını, kimseye rahatsızlık vermediklerini belirterek, "Bırakın Kuzey Irak ve Suriye'yi, Ortadoğu'da Türkmenlerin rızası olmadan barış olmaz" dedi. Geçmişte Saddam Hüseyin'in Iraklı Türkmenleri katlettiğini bugün de Beşar Essad

yönetiminin Suriye Türklerini katlettiğini fakat tüm dünyanın buna seyirci kaldığını ifade eden Demirdüzen, tüm dünyada özellikle de Türkiye'de hayvan hakları söz konusu olunca 'ortalığı ayağa kaldıranların' Suriye'de yaşanan mezalim ve katliamlara seyirci kalmalarının anlamlı olduğunu söyledi. "Suriye'de yüzyılın katliamı yaşanıyor" diye konuşan Demirdüzen, Suriye'de 3.5 milyon Türkmen'in yaşadığını vurgulayarak "Dünya insan hakları örgütleri Suriye'de yaşananlara kör bakıyor" dedi.

ARSLAN: "TÜRKİYE'YE BÜYÜK SORUMLULUK DÜŞÜYOR"

Suriye'nin, Türk dünyası ve Anadolu'nun eklemlendiği bir coğrafya olduğunu söyleyen Çağ Üniversitesi Dış İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Esat Arslan, Suriye, Irak ve İran'da yaşayan Türkmenlerin örf ve adetlerini yaşattıklarını, düğünlerinde ve özel günlerinde Türk bayrağı açtıklarını belirterek, "Türkmenlerin Türkiye ile gönül bağları hala devam ediyor" dedi.

Suriye Türkmenlerinin uzun yıllardır örgütlenememiş ve Türkiye'den kopuk yaşamış olmaları nedeniyle hala kendilerini tam anlamıyla ifade edemediklerine dikkat çeken Arslan, Suriye genelinde Mart 2011 tarihinden geçtiğimiz Ocak ayına kadar yüzlerce Türkmenin halk gösterileri sırasında öldürüldüğünü söyledi. Bugün, Suriye hapishanelerinde yüzlerce kayıp ve tutuklu Türkmenin bulunduğuna dikkat çeken Arslan, Lübnan sınırındaki iki Türkmen köyünün ayaklandıkları gerekçesiyle Suriye güvenlik güçleri tarafından

bombalandığını hatırlattı. Arslan, Suriye'de oluşacak yeni devlet sisteminde Türkmen kimliğinin ve haklarının yeni anayasada güvence altına alınmasında Türkiye'ye büyük sorumluluklar düştüğünü belirtti.

"NEDEN TÜRMENLERE SAHİP ÇIKMIYORSUNUZ?"

Suriye Türkmenler Birliği Başkanı Bekir Atacan ise konuşmasında dünyanın Suriye'de yaşanan katliamlara karşı duyarsız kaldığını söyledi. Suriye'de 11 aydır kıyım yaşandığını fakat dünyadan bir ses çıkmadığını söyleyen Atacan, "Türkiye'den de bir ses çıkmıyor. Neden sessiz kalıyorsunuz? Neden bizleri sorunlarımızla baş başa bıraktınız?" dedi.

Kendilerini Türk kabul ettiklerini dile getiren Atacan, Türkiye'nin kendilerine sahip çıkmaması durumunda yok olacaklarını söyledi. Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın Nusayri olduğu için Sünni olan Türkmenlere kin duyduğunu ifade eden Atacan, Suriye'nin ilk Cumhurbaşkanı da dahil olmak üzere geçmişte ülkeyi yönetin 6 Cumhurbaşkanı'nın Türk olduğunu hatırlatarak,"Suriye'de büyük haksızlıklara uğruyoruz. Daha büyük katliamlarla karşı karşıyayız. 3.5 milyon Türkmen'e sahip çıkmak çok mu zor?" diye sordu.

"BİZİM TEK KARDAŞIMIZ TÜRK MİLLETİDİR"

Baas Partisi'ne mensup devrik Irak lideri Saddam Hüseyin ve Beşşar Esad'ın birbirinin kopyası olduğunu söyleyen Irak Türkmen Cephesi eski Türkiye Temsilcisi, Araştırmacı Sadun Köprülü ise 'Türkmenlerin bir tek dostu dahi olmadığını' belirterek, bölgede büyük bir yalnızlığa terk edildiklerini dile getirdi.

Kendisinin, Türkmenlerin haklarını aradığı için 17 yıl Baas Partisi'nin hapishanelerinde tutuklu kaldığını adeta haykıran Köprülü, "Bizim tek kardaşamız Türk milletidir" dedi. Irak'ta geçmişte 24 defa Türkmen katliamı yapıldığını söyleyen Köprülü, Saddam Hüseyin'in devrilmesinden sonra Kerkük'ün Mesut Barzani güçleri tarafından işgal edilerek, kente 1 günde 750 bin Kürt'ün yerleştirildiğini hatırlattı.

Geçmişte, Mesut Barzani'nin babası Mustafa Barzani'nin de Kerkük'ü işgal ettiğini, tüm tapu ve nüfus kayıtlarının yakıldığını, mezar taşlarının da kırılarak yok edildiğini söyleyen Köprülü, "Daha önce Kerkük'ü Araplaştırmak istediler. Şimdi de Kürtleştirmek istiyorlar. Filistin'efAN: "TÜRKİYE'YE BÜYÜK SORUMLULUK DÜŞÜYOR", Gazze'ye yapılan yardımların yüzde biri bize yapılmıyor" diye konuştu.

"ULUSAL KONSEY'DE NEDEN TÜRKMENLER YOK?"

Suriye Türkmenler Birliği Başkan Yardımcısı Ali Öztürkmen de konuşmasında Suriye'de yapılan katliamlardan örnekler verdi. Beşşar Essad rejimini devirmek isteyen muhaliflerin oluşturduğu Suriye Ulusal Konseyi'nde Türkmenlerin temsil edilmediğini Türkiye hükümetinin de buna göz yumduğunun altını çizen Öztürkmen, "Kendi öz yurdumuzda paryayız. Türkiye ile sadece acılarda birleşebiliyoruz" dedi. Suriye Ulusal Konseyi'nde, Suriye nüfusunun ancak yüzde birini oluşturan Asuri ve Süryanilerin temsil edildiğini

fakat 3.5 milyonluk Türkmen varlığının temsil edilmediğini, bunun da 'Türkmenleri yok saymak' anlamına geldiğini açıklayan Öztürkmen, " PKK'nın adamları bile Konsey'de görev alırken Türkmenlerin görmezden gelinmesi ne acı!" şeklinde konuştu.

Konuşmacıların anılarını anlattıkları sırada salonda zaman zaman duygusal anlar da yaşandı. - ADANA