Son Defa 'Sessiz Çığlık' Atıldı 1

* Deniz Yarbay Ali Tatar'ın eşi Nilüfer Tatar,

" Ben savcının tutuklandığını göremeyeceğimi düşünüyordum. Bu davalar yıllar sürecek, ancak kızım görecek diyordum. Yedi yılda savcının tutuklandığını gördük. Bu sevindirici"

Haber: Murat DELİKLİTAŞ - Kamera: Hasan YILDIRIM/İSTANBUL,(DHA)

Balyoz, Ergenekon ve Askeri Casusluk davaları kapsamında tutuklanarak cezaevine giren askerlerin yakınları tarafından kurulan Vardiya Bizde Platformu'nun başlattığı 'Sessiz Çığlık eylemi son kez yapıldı. Yaklaşık 4 yıldır, cumartesi günleri Beşiktaş'ta sürdürülen 'Sessiz Çığlık" eylemlerinin kumpas davalarının savcı ve hakimlerinin tutuklanmaları nedeniyle bitirildiği öğrenildi.

Kumpas Davaları nedeniyle cezaevinde kalan son asker olan Atabeyler Davası hükümlüsü Pilot Yüzbaşı 'Murat Eren'e Özgürlük' yazılı pankart açılan 176'ncı ve son 'Sessiz Çığlık" eylemine Emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz, Emekli Korgeneral Hayri Güner, Emekli Tuğgeneral Süha Tanyeri, Emekli Tümamiral Semih Çetin, Emekli Albay Ali Türkşen, intihar eden Albay Ali Tatar'ın eşi Nilüfer Tatar, Murat Eren'in eşi Hande Eren ve 3,5 yaşındaki kızı Beren Eren ile davalarda yargılanan askerlerin eşleri katıldı.

Eylemde konuşan Emekli Tuğgeneral Süha Tanyeri, davalarında haklı olduklarını belirterek 'Gördük ki şimdi biz hakikaten mağruruz. İlk günden beri haklıydık, gururluyduk. Başımız hiç öne eğilmedi. Biz suçsuzduk. Sadece vatanımızı seviyorduk. Vatanımızı sevdiğimiz için Balyoz mağruru yapmışlardı bizi. Düzen değişti. Keser döndü. Ama ben şahsen bazı şeyleri affetmeyeceğim. Ülkemi bu duruma sokan FETÖ'cü darbeci hainleri affetmeyeceğiz" dedi.

HANDE EREN 'HERKESİ İNSANLIĞA DAVET EDİYORUM"

Atabeyler davası hükümlüsü Pilot Yüzbaşı Murat Eren'in eşi Hande Eren ise ? Heyecanlıyız. Hala umutla bekliyoruz. Dün avukatımız konuştu. 'İsteseler Murat iki gün içinde işlemleri tamamlayıp evine dönebilir' dedi. Ama hala daha uzatıyorlar. Ben herkesi insanlığa davet ediyorum. Ellerini vicdanlarına koysunlar ve hakkımız olan şeyi bize geri versinler. Özgürlük istiyoruz. Herkes için adil yargılanma istiyoruz" diye konuştu.

BİZ UMUDUMUZU HİÇ KAYBETMEDİK

Emekli Albay Ali Türkşen de Atatürk demenin sanki suç haline geldiğini ifade ederek 'Maalesef sanki ülkede Atatürk demek, Atatürkçüyüm demek, iyi insanım demek suç olmuş. 'Bizim demek istediklerimizi sen söyledin bize umut ışığı oldun'. Biz umudumuzu hiçbir zaman kaybetmedik. Diyorlar ki cennet, cehennem. Burada olmaktan daha büyük cennet mi var?" dedi.

SAVCININ TUTUKLANACAĞINI GÖREMEYECEĞİMİ DÜŞÜNÜYORDUM

İntihar eden Deniz Yarbay Ali Tatar'ın eşi Nilüfer Tatar yaptığı konuşmada şunları söyledi: 'Bugün savcının tutuklandığı haberini aldım. Bugün resmen cezaevine koydular. Bizim için çok zor bir süreçti. Takip ettik. Bu savcının peşinden gittik ve tutuklandığını gördük. Ben savcının tutuklandığını göremeyeceğimi düşünüyordum. Bu davalar yıllar sürecek, ancak kızım görecek diyordum. Yedi yılda savcının tutuklandığını gördük. Bu sevindirici. Uzun yıllar ceza almasını bekliyorum"

TASFİYELERE İZİN VERİLMESEYDİ TBMM BOMBALANMAZDI

Emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz da 'Eğer burada eylem yapan insanların sesini dinlemiş olsalardı, eğer Balyoz'da Ergenekon'da tasfiyeye izin vermemiş olsalardı Türkiye'nin Büyük Millet Meclisi 15 Temmuz gecesi bombalanamayacaktı" dedi.

O HAİNLERİ ÖMÜR BOYU ONURSUZ VE ŞEREFSİZ YAŞAMAYA MAHKUM EDİYORUM

Emekli Korgeneral Hayri Güner ise 'Ali Türkşen albayımıza, kendilerine yargılandıkları gün, 'o gün aklım başımda değildi. Aptaldım, salaktım. Muhakeme edemedim' derseniz bu geçerli bir savunma olmaz demiştim. Şimdi ben o yargıçlara bugün bütün bunları görüp sesini çıkarmayıp, kulağını kapatanlara Vardiya Platformunun Sessiz Çığlık eyleminin ara mahkeme kararını açıklıyorum. O hainleri, o yüzsüzleri bir ömür boyu onursuz ve şerefsiz yaşamaya mahkum ediyorum" şeklinde konuştu.