Son dakika haberleri | TRABZON Ameliyat sonrası ölen hastanın 2 doktoruna 'ihmal' davası

Ameliyat sonrası ölen hastanın 2 doktoruna 'ihmal' davası

TRABZON'da, özel bir hastanede diyabet cerrahisi yöntemiyle tedavi edilen Fatma Yılmaz (62), ameliyattan kısa bir süre sonra hayatını kaybetti. Oğlu Ercan Yılmaz'ın şikayeti üzerine başlatılan soruşturmada ihmali oldukları iddia edilen doktorlar C.K. ve K.Ç. hakkında 'taksirle ölüme neden olma' suçundan 6'şar yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.

'Diyabet hastası Fatma Yılmaz, kentteki özel bir hastanede 2018 yılı Ekim ayında, diyabet cerrahisi yöntemiyle insülinden kurtulmak için ameliyat oldu. Ameliyat sonrası durumu kötüye giden Yılmaz, 16 Ekim'de ikinci ameliyata alındı. Bu ameliyattan sonra hasta yaşam destek ünitesine bağlandı. Yılmaz, 23 Ekim'de hayatını kaybetti. Oğlu Ercan Yılmaz ameliyat sırasında doktorların annesinin bağırsağını deldiğini iddia ederek, suç duyurusunda bulundu. Şikayet üzerine başlatılan soruşturmada ihmali olduğu iddia edilen doktorlar C.K. ve K.Ç. hakkında 'taksirle ölüme neden olma' suçundan 6'şar yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Dava, Akçaabat Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülecek.

'İNCE BAĞIRSAĞIN DELİK OLDUĞUNU GÖRÜYORLAR'

Annesini kaybeden Ercan Yılmaz, ameliyattan sonra bir şeylerin ters gittiğini belirtti. Yılmaz, "Gece annemi 2'nci operasyona alarak mide kısmını bu sefer yarıyorlar. Bakıyorlar ve ince bağırsağın delik olduğunu görüyorlar. Ondan sonra bize yama yaptıklarını, et yağıyla sarıp, yerine oturttuklarını ve herhangi bir problem olmadığını söylüyorlar. Bu olay ameliyattan bir hafta sonra oluyor. Bir hafta boyunca olan akıntı böbrekleri iflas ettiriyor. O arada enfeksiyon kapıyor çünkü vücuttan çıkışı yoktu. Defalarca uyarmamıza rağmen ilgi alaka sıfırdı" dedi.

'ANNEMİN BANA SON SÖZLERİ, 'KIZIM BANA SU VER'

Gelini Gülay Yılmaz da, "Süreçte görmüş olduğum bir sürü aksilik oldu. Kendim de altı kez ameliyat olduğum için verilen serumun, idrardan çıkışında aynı olması gerektiğini biliyorum. Bu süreçte hiçbir şekilde verilen serumla çıkarılan idrarın eşit olmadığını söyledik. Bunu söylediğimizde, 'biz idrar söktürücü yaptık, idrar sökülecek. Bu bir komplikasyon olabilir önemli değil. Bu geçici bir süreç' dediler ve beni bu şekilde oyaladılar. Ortada büyük bir ihmal var. Göz göre göre bu durum oluştu. Annemin bana son sözleri, 'kızım bana su ver, kana kana içeyim. Ben buradan sağlam çıkamayacağım' oldu. Bunun için daha çok üzgünüm. Keşke ona su verseydim" diye konuştu.