AK Parti grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalar yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'yu hedef alan iddialarına değindi.
"Ülkede mikserler var." diyerek söz konusu iddialar hakkındaki görüşlerini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu'yu hedef alan saldırıların ardında ülkemizdeki huzurun sağlanması var. İçişleri Bakanımızın yanında olduk, yanındayız, yanında olacağız. Binali Yıldırım'ın da oğlu üzerinden hedef alınması asıl niyeti gösteriyor. Ülkemize yönelik hiçbir saldırıya eyvallah etmedik, bu tezgahı da bozacağız. Hedef bakanımız değil, güçlü Türkiye'dir" dedi.
Muhalefet liderlerine de seslenen Erdoğan, "Bay Kemal, Meral, size buradan ekmek çıkmaz boşuna uğraşmayın. Suç çetelerinin mensuplarını nereye kaçarlarsa kaçsınlar takip ediyoruz. Bunları da FETÖ'cüler gibi yargıya getirene kadar peşlerini bırakmayacağız." ifadelerini kullandı.
Erdoğan ayrıca hiçbir iddia ve ithamın ortada bırakılmayacağını; her şeyin yargı tarafından araştırılıp tüm yalanların ve iftiraların ortaya döküleceğini söyledi.
Dün de partisinin grup toplantısında konuşan MHP lideri Devlet Bahçeli, "Hedef Türkiye'dir" diyerek İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun yanında olduklarını açıklamıştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
"Salgın şartları sebebiyle gönlümüzce Ramazan ve bayram geçirememiş olsak da hamdolsun sağlığımız ve umutlarımız dipdiri ayaktadır. Salgın sürecinde milletimizin hem sağlığını gem aşını ve işini korumak için tüm imkanları seferber ettik.
Yaklaşık 645 bin emekli maaşını 1500 liraya çıkarttık. Tüm emeklilerimizin bayram ikramiyelerini de 1100 liraya yükselttik. Desteklerden 1 milyon 200 bin esnafımız yararlandı. Salgın desteklerinin tutarı 67 milyar lirayı buluyor. Salgın yardımları haziran sonunda 181 milyar liraya ulaşacak. Salgından etkilenen tüccar, sanayici ve büyük şirketlere yönelik nefes kredileri için de çalışmalara başlandı.
2021 büyüme oranının beklentilerin çok üzerinde gerçekleşeceğini düşünüyorum. Ekonomi reform programımızda yer alan somut düzenlemeleri çıkarmaya başladık. En büyük başarımız hükümetlerimiz döneminde tüm vatandaşlarımıza iş ve istikrarlı iklim sağlamak olmuştur.
İstikrar ve güvenli ortamı hedef alan çeşitli saldırıların hedefi insanlarımızı karamsarlığa sürüklemektir, bu açıktır. Bu sinsi operasyonu da akamete uğratacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Biz birliğimiz, beraberliğimiz ve kardeşliğimize sahip çıktıkça milletimiz ile aramızdaki uhuveti hiçbir saldırı bozamaz. Kimin terör örgütleriyle, suç çeteleriyle, yeminli Türkiye düşmanları ile yürüdüğünü milletimiz görüyor. Oyunları, tuzakları bozacağız. Türkiye'yi siyasetten teröre kadar her alanda ağır maliyetleri olan 1990'lı yılların istikrarsızlık dönemi 3 Kasım 2002 seçimleri ile sona ermiştir. Milletimiz AK Parti'yi iktidara getirerek yeni bir dönemin perdelerini açmıştır. Benim üniversiteye girdiğim dönemde üniversiteye girme şansı 10'da birdi. Şimdi bu 10'da 10'a yükseldi. Eğitim yolculuğu bitmeyen ve bitmeyecek olan bir mücadeledir.
HSK parlamentomuzu oluşturan milletvekillerinin iradesiyle tecelli etmiş oldu. Partilere ve vekillere teşekkür ediyorum. Siyaset kurumunun demokrasimizin kazanımlarını ve milli iradeyi siyasi tarihimize mühürleyecek yeni bir anayasa yapacağına inanıyorum. Yeni anayasa milletin vicdanından çıkacak yarınlarımıza bırakacağımız en değerli miras olacaktır. Dördüncü yargı paketi yakında Meclis'e sunulacak. Hemen ardından beşinci yargı paketi için kolları sıvıyoruz.
Suç çetelerinin uluslararası ajanların cirit attığı Türkiye'yi 19 yılda güvenli bir ülke haline getirdik. Suç örgütlerine karşı tavizsiz mücadele yürüttük. Ellerindeki tüm imkanları alarak birer birer çökerttik. Sözde babaların racon kestiği Türkiye, geride kaldı. Son 5 yılda organize suç örgütlerine karşı 1700'e yakın operasyon yapıldı.
Özellikle uyuşturucu suçları ile mücadele ederken kimsenin gözyaşına bakmadık. Uyuşturucu suçuna en ağır ceza verilen ülkelerin başında geliyoruz. Sadece 3.5 yılda 550 binin üzerinde operasyon yapılmış, 85 bin kişi tutuklanmıştır. 63 milyar lirayı geçen uyuşturucu malzeme bu operasyonlarda ele geçirilmiştir. Yürüttüğümüz kararlı mücadele sayesinde uyuşturucuya bağlı ölümler üçte bir oranında azalmıştır.
Nerede nasıl bir adım atılacağını bilmek lazım. Sen Rize'nin uşağına hakaret edip, Netanyahu gibi bebek katilleri ile aynı kefeye koyarsan yapılacak olan işte budur. Çok ileri gitmeden gelin hanıma bir ders verdiler. Bu da Rizelinin edebini adabını gösterir. İkizdere yetmedi, Çayeli'ne gittin, orada da gerekeni yaptılar. Sonra Trabzon'a gitti, ortalarda görünmeden uçağa bindin döndün. Bunlar daha iyi günler. Ahde vefa denilen bir şey var. Bu millet unutmaz. Saygıya dayalı bir siyasetin yanında olduk, bunun oturmasını istedik. Buna da devam ediyoruz.
İbn Haldun, 'Geçmiş, geleceğe suyun suya benzediğinden daha çok benzer' diyor. Bugün kılıktan kılığa girerek ülkemizi ve milletimizi kara bir tablonun içine yerleştirmek isteyenler, aslında dünün tekrarından başka bir şey yapmıyor. Suç örgütleri mensuplarını kullanarak, yalanları ve iftiralarıyla ülkemiz kamuoyunu esir olmaya, yönlendirmeye, devleti ve siyaseti dizayn etmeye heveslenenlere aradıkları fırsatı bugüne kadar vermedik, bugün de vermeyeceğiz. Eski Türkiye'nin hastalığı olan siyaseti ve toplumu, suç çeteleri, terör örgütleri, medya mecraları, çeşitli isimler altındaki uluslararası kuruluşlar eliyle düzenleme gayretlerinin yeniden hız kazandığını görüyoruz. Bu yöntemi FETÖ de, güvenlik birimleri ve yargı içindeki mensupları vasıtasıyla elde ettiği malzemeleri dilediği gibi şekillendirmek suretiyle, uzunca bir süre sinsice ve pervasızca kullanmıştır.
Ülkemiz, tarihinin her döneminde uluslararası operasyonlara maruz kalmıştı, bugün de aynı durumun devam ettiğini anlamak için öyle çok derin analizlere ihtiyaç yoktur. Bu defa da ülkemizi, suç örgütleri üzerinden hem içeride hem uluslararası alanda kıskaca almak ve bundan siyasi sonuçlar üretmek peşindeler. Türkiye'de sosyal kaos denemeleriyle, terör örgütleriyle, darbe girişimleriyle, ekonomik tuzaklarla başarılamayan değişimin, siyasete müdahaleyle yapılacağını söyleyenler olduğunu hepiniz biliyorsunuz. Ortada makul, mantıklı, sahici hiçbir sebep olmadığı halde, seçimin 2023'te yapılacağını defalarca tekrarlamış olmamıza rağmen, erken seçim teranesi tutturanların sufleyi nereden aldıkları açıktır. Tabii, dışarıdan ve içeriden kendilerine verilen gazı fazla kaçırıp 'seçimle veya seçimsiz iktidar' sözü edenleri de unutmamak gerekiyor.
Her dönemde olduğu gibi bugün de, yürütülen iftira ve yalan kampanyalarının esas amacı, milletin güvenlik ve adalet hassasiyetini kullanarak, iktidar yolunu zahmetsizce ve maliyetsizce açabilmektir. Ülkemizde, maalesef, dün vesayet güçlerinden, terör örgütlerinden, kirli ekonomik aktörlerden, bugün suç çetelerinden medet umacak kadar çapsız, sığ, ilkesiz, ufuksuz bir muhalefet anlayışı vardır. Kendini kullandırmaya, ülke düşmanlarının değirmenine su taşımaya, milletin umutlarını küçük hesaplarına meze etmeye bu kadar gönüllü bir muhalefetin olduğu yerde, terör örgütlerine de, çetelere de gün doğuyor.
Şu anda CHP Genel Merkezi hırsızların, onları koruyanların işgali altındadır. CHP Genel Merkezi tacizcilerin, onları koruyanların işgali altındadır. CHP Genel Merkezi suç örgütlerine payendelik ve piyonluk yapanların işgali altındadır. Milletimiz yularlarını suç çetelerine ve yeminli Türkiye düşmanlarına verenlere dersini vermektedir, vermeyi sürdürecektir.
Cemaziyel evveli belli, cemaziyel ahiri de ortada bulunan AK Parti olarak dün; vesayete karşı nasıl mücadele ettiysek… Siyaset ve toplum mühendislerine nasıl meydanı bırakmadıysak… Uluslararası alanda ülkemizin başını nasıl dik tuttuysak… Türkiye'nin 81 vilayetinin her karışını nasıl eserlerimizle ve hizmetlerimizle donattıysak… Terör örgütlerinin tamamının başını nasıl ezdiysek… Demokrasiyi ve özgürlükleri nasıl gözümüz gibi koruyup geliştirdiysek… Milletimizin her bir ferdinin hakkını, hukukunu, geleceğini nasıl gözettiysek… İnşallah yarın da aynı şekilde halkımızın emrinde çalışmayı, mücadele etmeyi, yeni başarılara imza atmayı sürdüreceğiz.
Yapay zeka ile kontrol edilen silahlı insansız savaş uçağımızı inşallah 2023 yılında semalarımızda uçurmayı planlıyoruz. Önceki gün ülkemizi ziyaret eden Polonya Cumhurbaşkanı ile verimli bir görüşme gerçekleştirdim. Savunma sanayinde işbirliğinin verimli sonuçlarının ortaya çıktığını görüyoruz. Türkiye, Polonya ile İHA'ların satışı konusunda anlaşma imzalamıştır. Bu anlaşma Türkiye'nin NATO ve AB üyesi bir ülkeye yaptığı ilk yüksek teknolojiye sahip İHA satışı olması açısından da çok önemlidir."
Son Dakika › Güncel › Son Dakika! Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Bakan Soylu'ya destek oldu: Yanındayız, yanında olmaya devam edeceğiz - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?