'daki maden faciasına ilişin 'nde görülmesine başlanan davanın duruşmasında okunan iddianame ile tutuklu ve tutuksuz sanıkların soruşturma aşamasında verdikleri ifadeler ortaya çıktı.
'nde devam eden duruşmada, savcılıkça hazırlanan iddianamenin okunmasına devam ediliyor.
SORUŞTURMA AŞAMASINDA VERDİKLERİ İFADELER DİKKAT ÇEKTİ
Okunan iddianamede tutuklu sanıkların, soruşturma aşamasında verdikleri ifadeler dikkati çekti.
DAVANIN 1 NUMARALI SANIĞI KENDİNİ BÖYLE SAVUNDU
Dava dosyasında 1 numaralı sanık olarak yer alanKömürleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan'ın okunan savcılık ifadesinde, yönetim kurulu başkanı olarak şirketin strateji, finans, banka ilişkileri, bütçeler, planlama, yatırım ile ilgili konularını takip ettiğini beyan ettiğini bunun dışında teknik konularda sorumluluğun ise yaptıkları iş bölümü gereği yönetim kurulu üyesi ve genel müdürleri 'ya ait olduğunu beyan ettiği görüldü.
"MEYDANA GELEN KAZADA EN ÇOK BİZ MAĞDUR OLDUK"
Gürkan'ın şirket olarak iş güvenliğine azami özeni gösterdiklerini iddia ettiği ifadesinde, şu sözlerle kendini savunduğu ortaya çıktı:
"Biz şirket olarak iş güvenliği tedbirlerinin alınmasında elimizden ne geliyorsa yapıyoruz. Biz bu işe gerek ben gerekse babam olsun bütün sermayemizi verdik, emeğimizi ortaya koyduk. 6 bin 400 kişiye ekmek kapısı açtık. Meydana gelen kazada en çok biz mağdur olduk. Bütün yatırımlarımızı güvenlik önlemlerine harcadık. Biz bütün işçilerimize, üst düzey amir ve mühendislerimize gerekli eğitimleri verdik. Her biri de belgelenmiştir. Söz konusu iş yeri devletin güzide maden ocaklarından bir tanesidir. Hatta bu maden ocağında profesörler olsun öğrenciler olsun madenle ilgili olarak bilgi amacıyla örnek madenlerden gösterilerek ziyaret edilmektedir. Biz iş güvenliği ile ilgili olarak emniyet iş güvenliği başmühendisimiz, iş güvenliği ç vardiya amirimiz iş güvenliğinden sorumlu vardiya amirleri, mühendisleri ve teknikerleri olsun yeterli sayılarda insan çalışmaktadır."
"BENİM KUSURUM DA İHMALİM DE YOK"
Soruşturma safhasında verdiği ifadesinde kazanın an itibariyle neden kaynaklandığını bilmediğini beyan eden Gürkan, "Benim söz konusu olay ile ilgili olarak kusur ve ihmalimin olduğunu düşünmüyorum. üzerime atılı suçlama olursa kabul etmiyorum" dediği okundu.
DAVANIN 2 NUMARALI SANIĞI: KEŞKE BU KAZADA BEN DE ÖLSEYDİM, HER TÜRLÜ CEZAYA RAZIYIM, SUÇSUZUM!
Okunan iddianamede, davanın 2 numaralı sanığı şirket genel müdürü 'nun soruşturma safhasında alınan ifadesinde ise "yönetim kurulu üyesi olduğu ve kurulda yetki devri yapıldığı" iddialarını kabul etmediğini ancak genel müdür olarak sorumluluklara sahip bulunduğunu dile getirdiği okundu.
Doğru, bununla birlikte söz konusu kazanın öngörülemeyen bir kaza olduğunu, eğer öngörülebilir olsaydı mutlaka gerekli güvenlik önlemlerini alacağını beyan etiği ifadesinde, şu savunmaya yer verdi:
"Ben bu işletmede 25 yıldan beriHavzasında çalışıyorum. ölenlerin çoğunu tanıyorum. Hepsi benim canımdan çok sevdiğim çalışanlarımdı. Böyle bir elim kaza yaşadık ve çok üzgünüm. Bu üzüntümü tarif edemem. Keşke bu kazada ben de ölseydim. Bu olaydan dolayı vicdani olarak bana gelebilecek her türlü cezaya razıyım. Burada kesinlikle kendimi kurtarmak adına savunma yapmıyorum. Ben vicdan muhasebesi içerisindeyim. Bu olayda bir kusurum olduğunu düşünmüyorum. Ve suçsuzum. üzerime isnat edilen suçlamaları kabul etmiyorum. Savunma ve beyanlarım şu aşamada bundan ibarettir."
DİĞER SANIKLAR DA "İHMAL YOK" DEDİ!
Tutuklu diğer sanıklar işletme müdürü , mühendis Ertan Ersoy, vardiya amirleri, , MehmetÇelik ve İsmail Adalı'nın da iddianamede yer alan savcılık ifadelerinde, kazanın oluşumuna ilişkin ihmallerinin söz konusu olmadığını savundular.
- BUGÜN GÖRÜLEN DURUŞMADAN DETAYLAR -
'nınİlçesi'nde 301 madencinin hayatını kaybettiği faciayla ilgili 8'i tutuklu 45 sanıklı dava, olaylı geçen ilk duruşmanın ardından bir gün aradan sonra yeniden başladı. 8 tutuklu, güvenlik gerekçesiyle, farklı güzergahtan, gece yarısı ilçeye getirildi. Ayrıca tutuklular için spor salonunun arkasına özel demir nezarethane de yapıldığı öğrenildi. Bu arada geçen duruşmanın aksine ölen işçilerin birinci derece yakınları, kimliklerini gösterip içeriye girdi, ilk günkü gerginlikler de yaşanmadı. Duruşma salonunda da kargaşa yoktu ancak hıçkırık ve ağlama sesleri vardı. Sanıklar, sanık avukatları, mağdur avukatları isimlerini söyledi. Ardından duruşmaya katılan acılı aileler, ölen yakınlarının ve kendilerinin isimleri ile yakınlık derecelerini söyledi. Çok sayıdayakını, ölen işçilerin adını söylerken ağladı. Duruşmada, ölen işçilerden 'ın eşi, "Eşim 3 günlüktü, 3 günlük" diye bağırdı.
İLK KEZ YÜZ YÜZE
davasının duruşmasına 3 aşamalı güvenlik aramasından geçirilerek alınan aileler, ilk kez tutuklu sanıklarla yüz yüze geldi. , sanıkların etrafında çember oluşturdu.
İKİNCİ KEZ HAKİM KARŞISINDALAR
'da geçen 13 Mayıs'ta meydana gelen maden facİasında, hayatını kaybeden 301 işçinin ölümünde kusurları bulunduğu için haklarında "olası kastla öldürme", "neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama", "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümü ile birlikte birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma" suçundan dava açılan 8'i tutuklu 45 sanık, bir günlük aranın ardından özel olarak hazırlanmış kültür merkezinde ikinci kez hakim karşısına çıktı. Bu kez geçen duruşmada, SEGBİS (Ses ve görüntü bilişim sistemi) ile ifade verecekleri için tepkilere neden olan ve getirilmelerine karar verilen tutuklu sanıklar,İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, maden mühendisleri , , Ertan Ersoy;İşletmeleri A.Ş. Genel Müdürü , İşletme Müdür Yardımcısı İsmail Adalı, İşletme Müdürü , Emniyet Teknikeri MehmetÇelik de hazır bulundu.
GÜVENLİK GEREKÇESİYLE GECE YARISI YOLA ÇIKTILAR, GÜZERGAHI DA DEĞİŞTİRDİLER
Tutuklu sanıklar, yattıkları Şakran Cezaevi'nden güvenlik gerekçesiyle gece yarısı alınıp yola çıkartıldı. Ayrıca daha yakın güzergah olanüzerinden değil, , , üzerinden 'a getirildi. Tutuklu sanıklar, polisin ve jandarmanın yoğun güvenlik önlemleri altında sabaha karşı spor salonuna alındı. Sanıklar burada kendileri için özel yaptırılan demir nezarethaneye konuldu.
CHP'Lİ VEKİLLER DE GELDİ
Duruşmaya CHP milletvekilleri , , , , ,vede geldi.
TÜM BİRİNCİ DERECE YAKINLAR İÇERİYE ALINDI
Bunun yanı sıra duruşma öncesinde geçen duruşmada yaşanan tartışmalar da yaşanmadı. Bu kez ölen işçilerin birinci derece tüm yakınları, kimliklerini gösterdikten sonra içeriye alındı. Ancak bu kez ailelerin geçen seferki gibi toplu olarak değil bireysel olarak da geldikleri gözlendi.
Mağdur avukatlarındanGenel Başkanı Selçuk Kozağaçlı, "Tutuklu sanıkların hazır olduğu, olağan yargılanmaya başlanmasını bekliyoruz" derken mağdur avukatlarındanda, "Hem tutuklu sanıklar hem de kamu görevlileriyle ilgili taleplerimiz olumlu değerlendirildi. Pazartesi yaşanan olayların tekrarlanacağını, bir sorun çıkacağını sanmıyorum" diye konuştu.
POLİSTEN YOĞUN GÜVENLİK ÖNLEMİ
ekipleri, olası olayların önüne geçmek için güvenlik önlemlerini de arttırdı. Hem duruşmanın yapılacağı kültür merkezinin çevresinde hem de duruşma salonunun içerisinde,vesayısı arttırıldı. Sanıklarla izleyeciler arasına iki sıra çevik kuvvet polisi etten duvar ördü. Aynı önlem sanık avukatları için de alındı. Bu arada geçen duruşmada izleyenler salona sığmazken bu duruşmaya katılımın az olduğu da dikkat çekti. Bazı ailelerin avukatların uyarısı üzerine duruşmaya gelmediği belirtildi.
İÇERİYE ELEKTRONİK CİHAZ ALINMADI
davasının ilk duruşmasında, yaşanan tartışmalarla ilgili içeriden çok sayıda görüntünün sosyal medyaya sızması üzerine bu kez polisin bu yöndeki önlemleri de artırıldı. Özellikle basın mensuplarının, içeriye dizüstü bilgisayar, cep telefonu ve tabletlerini sokmalarına izin verilmedi.
GERGİN ANLAR
noktasından geçerek salona girmek isteyen bazı üst yöneticileri ile arasında gergin anlar yaşandı. İtişme ve tartışmaların yaşandığı olay sonrası polisler, yöneticileri içeri aldı.
DURUŞMA SAAT 10.00'DA BAŞLADI
Salonda yoğun güvenlik önlemleri altında duruşma başladı. Tutuklu 8 sanık, kordonu altında salonda ayrılan bölüme alındı.ekibi, sanıkların etrafında çember oluşturarak, güvenliklerini sağladı. Duruşma salonundaki sanıklar ile müşteki ve mağdurların bulunduğu oturma grupları arasındaki iki sıraya ise çevik kuvvet ekibi yerleştirildi. 400 kişilik salonun orta kısmı müşteki ve mağdurlara ayrılırken, sağ kısma basın mensupları ve izleyiciler, sol kısma ise avukatlar oturtuldu.
TAKIM ELBİSEYLE GELDİLER
Duruşmaya 8 tutuklu, 19 tutuksuz sanık katıldı. Tutuklu sanıklar Can Gürkan ve 'nun takım elbise, kravatlı olduğu görüldü.
Duruşma başlamadan önce mahkeme başkanı salonda uyulması gereken kuralları hatırlattı.
AVUKATLARIN 'BİZ ÇIKALIM, AİLELER GİRSİN' TALEBİ REDDEDİLDİ
Daha sonra söz alan müşteki avukatları, salon dışında bazı madencilerin yakınlarının kaldığını belirterek, bu kişilerin içeri alınmasını, kendilerinin duruşmayı ayakta takip edebileceğini söyledi.
Mahkeme başkanı, salona giremeyenlere bir sonraki duruşmalarda öncelik verileceğini ifade ederek, bu talebi reddetti. Bunun üzerine avukatlar, kendilerinin salon dışına çıkabileceğini, yerlerine ailelerin alınmasını önerdi. Mahkeme başkanı, bu talebi de karışıklık yaşanacağı gerekçesiyle kabul etmedi.
EN ACI YOKLAMA!
Davanın bugünkü duruşmasında ilk olarak sanıklar, sanık avukatları, mağdur avukatları isimlerini söyledi. Ardından duruşmaya katılan acılı aileler, ölen yakınlarının ve kendilerinin isimleri ile yakınlık derecelerini söyledi. Çok sayıdayakını, ölen işçilerin adını söylerken ağladı. Bu sırada biryakını kadın bayıldı. Hakim içeriye sağlık görevlilerini çağırdı.
(Duruşma salonunda fenalaşan bir madenci yakını sedye ile ambulansa taşındı.)
yakınları, mahkeme başkanı Aytaç Ballı'nın duruşma öncesinde, söz verilmeden kesinlikle kimsenin konuşmayacağı, konuşanın dışarı çıkarılacağı uyarısını, bu yoklama sırasında deldi. Biryakını içeriye neden su ile giremediklerini sorunca, hakim "güvenlik gerekçesiyle" dedi.
DURUŞMAYI BÖLEN ÇIĞLIK: EŞİM 3 GÜNLÜKTÜ
Duruşmada, ölen işçilerden 'ın eşi, "Eşim 3 günlüktü, 3 günlük" diye bağırdı. Bu sırada oğlunun adını söyleyen bir başka anne "Ben yavruma doyamadım, kuzuma doyamadım" diyerek gözyaşı döktü. Ölen yakınlarının adlarını söyleyen yakınlarından bazıları "Canımız çok yanıyor", "İki işçinin yakınıyım. İki şehit verdim", "37 günlük evladım yetim kaldı", "Benim kocam çocuğunu göremedi", "Benim çocuğum yandı onlar da yansın" dedi.
Ölen işçilerden Uğur Çolak'ın babası, sanıklara doğru bakarak, "Bunun hesabını hem bizim, hem de Allah'ın önünde veremezsiniz" diye bağırdı. Bir başka anne "Biz nasıl ağladıysak onlar da ağlasın" diye konuştu.
"432 ÇOCUK 'BABA' DİYE KARA TOPRAĞA SARILIYOR"
Bu arada ölen işçilerden Muhammet Girgir'in eşi Derya Girgin, "Eşim çocuğunu göremedi. Devletten adalet istiyorum" diye konuştu. İşçilerden 'un eşi Selda Erol ise "432 çocuk baba diye kara toprağa sarılıyor. Adalet istiyoruz" dedi. Ölenlerden 'un eşi Hüsniye Coşkun da "Benim evladım var. Nasıl yaktınız onu, nasıl kıydınız. 28 yaşındaydı o" dedi.
KARGAŞA YOK, HIÇKIRIK SESLERİ VAR
Geçen duruşmada Mahkeme Başkanı'nın koyduğu kurallar çerçevesinde salonda bağırma ve kargaşa yok ancak hıçkırık ve ağlama sesleri var.
'GELİRİM YOK' DİYEN CAN GÜRKAN'A TEPKİ: ŞEREFSİZ
Yoklama bittikten sonra mahkeme başkanı Aytaç Ballı, iddianamenin kabul edildiğini hatırlatarak, tutuklu ve tutuksuz sanıkların kimlik tespitine geçti. 45 sanıklı davanın kimlik tespitine, davanın bir numaralı sanığı olanİşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan'dan başlandı. Can Gürkan'a aylık geliri sorulduğunda, "Şu anda yok" yanıtını verdi. Bu duruma aileler "Yalan söylüyor, var" diyerek tepki gösterdi. Ardından Genel Müdür 'ya geliri soruldu. O da aylık gelirinin 37 bin lira olduğunu söyledi. İşletme Müdürüde 12 bin lira aylık geliri bulunduğunu belirtti. Bu sırada ölen işçilerin yakınlarından bazılarının 'şerefsiz' diye bağırdığı duyuldu. Hakim de görevlilerden, bu tür sözler söyleyenlerin bunu tekrarlamaları durumunda dışarı çıkarılmasını istedi.
İDDİANAME OKUNDU, ARA VERİLDİ
Mahkeme salonuna gelenlerin içeriye çakmak, parfüm şişesi ve su şişesi ile girmesine izin verilmeyen duruşmada, kimlik tespitlerinin ardından iddianamenin okunmasına geçildi. Tutuklu sanıkların ifadelerinin bulunduğu iddianamenin okunmasının ardından bir saat ara verildi.
DURUŞMANIN SANIKLARI
Cezalandırılmaları istenen sanıklardan tutuklu olan ilk 8 kişi:
İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan;
maden mühendisleri , , Ertan Ersoy;
İşletmeleri A.Ş. Genel Müdürü ,
Maden Mühendisi, İşletme Müdür Yardımcısı İsmail Adalı,
İşletme Müdürü ,
emniyet teknikeri MehmetÇelik.
Tutuksuz yargılanan 37 kişi ise,
maden mühendisleri, , , Fuat ,
emniyet teknikerleri , , Necative ,, , , , Nazmicem Nesemioğulları,, , , , , , , , , , , , , Saltuk Alp Demir, , , , , , , Mehmet Avcı, , , , 'dan oluştu.
SANIKLAR HAKKINDA İSTENİLEN CEZALAR
Faciada sorumlulukları bulunduğu iddiasıyla bazı maden şirketi yöneticileri ve çalışanları hakkında açılan davada, tutuklu 8 sanık "olası kastla öldürme" suçundan 301 kez 20 yıldan 25 yıla, "neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama" suçundan da 162 kez 2 yıldan 6 yıla kadar hapisle yargılanıyor.
Tutuksuz 37 sanıktan 12′sinin "taksirle birden fazla kişinin ölümü ile birlikte birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmalarının istendiği davada, 25 tutuksuz sanık hakkında ise bu suçları "bilinçli taksirle" işledikleri gerekçesiyle aynı aralıktaki ceza süresinin, üçte birden yarısına kadar artırılarak uygulanması talep ediliyor.
Son Dakika › Güncel › Soma Davası'nın 1 Numaralı Sanığı Can Gürkan: En Çok Biz Mağdur Olduk - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Yorumlar (11)