Slovakya'daki AB Zirvesi

Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülkenin liderleri, Birlik'in geleceğini tartışmak üzere Slovakya'nın başkenti Bratislava'da buluştu.

AB Dönem Başkanı Slovakya'nın evsahipliğinde Bratislava Kalesi'nde toplanan AB Zirvesinde, İngiltere'nin referandumda aldığı AB'den ayrılma (Brexit) kararı sonrası AB projesinin geleceği, sığınmacı krizi, Ukrayna, ekonomi ve terörle mücadele konuları ele alınıyor.

Zirveye İngiltere hariç 27 üye ülke liderinin yanı sıra AB Konseyi Başkanı Donald Tusk ve AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker katılıyor.

Geniş güvenlik önlemlerinin alındığı zirveyi 79 ülkeden bin 300'ün üzerinde gazeteci takip ediyor.

Referandumda AB'den ayrılmayı onaylayan İngiltere zirveye davet edilmezken, AB liderler zirvesi 2010 yılından bu yana ilk kez Brüksel dışında yapılıyor.

AB projesinin hangi yöne gideceğinin tartışılacağı zirvede bir yol haritası çıkarılması hedefleniyor.

Almanya Başbakanı Angela Merkel, zirveye gelişinde yaptığı açıklamada, iç ve dış güvenlik, terörizmle mücadele, savunma alanında işbirliği, ekonomik büyüme, istihdam ve gençler için imkanların geliştirilmesi konularını ele alacaklarını söyledi.

Zirvede, AB'nin dış sınırlarının korunması ve göç krizinin asıl nedenlerine çözüm konularının da ağırlıklı yer tutacağını vurgulayan Merkel, tüm bu alanlarda görüş birliği sağlamayı, somut adımlarla ilerleme kaydetmeyi hedeflediklerini kaydetti.

Merkel, "Avrupa'nın sorunlarını tek bir zirveyle hemen çözmemiz beklenmemeli, kritik bir dönemdeyiz." dedi. Bratislava Zirvesi'ndeki gündem maddeleri üzerinde, gelecek yıl mart ayında Roma'da yapılacak AB zirvesine kadar çalışmayı sürdüreceklerini belirten Merkel, "Birlikte çalışmak istiyoruz, Avrupa'daki mevcut sorunları çözmek istiyoruz. Umarım Bratislava bunun bir göstergesi olacak." ifadelerini kullandı.

"Birliğin devam etmesine ihtiyacımız var"-

Lüksemburg Başbakanı Xavier Bettel, aile içerisinde tartışılması gereken bazı problemler bulunduğunu ve bunları ele alacaklarını ifade etti. Bettel, Macaristan'ın AB'den çıkarılmasına ilişkin tartışmalara ise AB değerlerine vurgu yaparak cevap verdi.

Slovakya Başbakanı Robert Fico, zirvede başarılı bir tartışma olmasını umduğunu belirterek, "Burada dürüst bir tartışma olacak, birlik içerisinde olduğumuzu göstermek istiyoruz. Birliğin devam etmesine ihtiyacımız var." dedi.

"Şu anda gidilen yanlış yöndür"

Slovakya Dışişleri Bakanı Miroslav Lajcak, zirvede AB projesinin geleceğini tartışılacağını ve enteresan düşünceler bulunduğunu söyledi. Lajcak, "Bratislava Zirvesi, gelecekteki politikalarımız için bir başlangıç süreci olacak. Sorunları tanımlayacağız. Birliğin halklar için daha çekici olmasını istiyoruz." şeklinde konuştu.

Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras ise Avrupa'nın yeni bir vizyona ihtiyacı olduğunu belirterek, "Bizim, ekonomik büyüme, istihdam ve refahı olan sosyal bir Avrupa'ya ihtiyacımız var." dedi. AB'nin sığınmacı sorununu insani yollarla çözmeye ihtiyacı bulunduğunu kaydeden Çipras, "Her halükarda Avrupa'nın yapmaması gereken şey, halen şu anda gidilen yanlış yöndür." ifadelerini kullandı.

"Türkiye bugüne kadar yükümlülüklerini yerine getirdi"

Avusturya Başbakanı Christian Kern ise güvenlik, göç krizi ve AB'nin dış sınırlarının korunması konularının ele alınacağını belirterek, kaçak göçle mücadele için Bulgaristan-Türkiye sınırında güvenliğin takviyesi amacıyla AB ülkelerinin Bulgaristan'a daha fazla destek sağlaması önerisinin konuşulacağını kaydetti.

Kern, AB-Türkiye mutabakatının geleceğiyle ilgili sorular üzerine, AB'nin her ihtimale hazırlıklı olması gerektiğini savunarak, "Türkiye bugüne kadar yükümlülüklerini yerine getirdi. Bunun gelecekte de böyle olacağını tahmin ediyorum. Ama bunun bir garantisi yok. AB kesinlikle hazırlıksız yakalanmamalı." ifadelerini kullandı.

"Ulus devletler kabul edemez"

Macaristan Başbakanı Viktor Orban ise zorunlu kota, egemen ülkelerin kararları ve istekleri konusunda hukuki hilelere başvurulmaması gerektiğini ifade etti.

AB liderlerinin kota konusunda verdiği kararın Avrupa Parlamentosu (AP) ve AB Konseyi tarafından değiştirildiği iddia eden Orban, "Kota konusunda devlet ve başbakanlar gönüllük esasına dayanan kotayı seçtiler. Ama AP ve AB Konseyi birlikte hareket ederek zorunlu kotaya değiştirdi. Bunun bir daha yapılmamasını istedim çünkü bunu ulus devletler kabul edemez." ifadelerini kullandı.

AP Başkanı Martin Schulz ise düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Schulz, üye ülkeler istediği müddetçe AB'nin güçlü bir birlik olabiliceğini ifade etti. Her şeyin eleştirilmesiyle problemlerin çözülemeyeceğini savunan Schulz, sığınmacılara yardıma ihtiyaç duyduğunu kaydetti.

-"Sığınmacı sorunu referandumla çözülmez"-

Macaristan Başbakanı Viktor Orban ile görüştüklerini anlatan Schulz, iyimser olduğunu söyledi. Sığınmacı sorununu çözmek için AB kurumlarının aldığı karar ve inisiyatiflerin bulunduğunu hatırlatan Schultz, sığınmacıların üye ülkelere zorunlu kota sistemine göre dağıtımının kural olduğunu ancak gönüllülük esasına dayalı önlemlerin de olabileceğini ifade etti.

Bir gazetecinin Macaristan'n AB'nin kota sistemini referanduma götüreceğini hatırlatması üzerine Schulz, "Sığınmacı sorunu referandumla çözülmez. Sığınmacılar geliyor ve biz bu problemi çözmek zorundayız. Ben referandumun problemleri çözebileceğine inanmıyorum." dedi.

Litvanya Cumhurbaşkanı Dalia Grybauskaite, güncel sorunların dikte ettiği küresel tehditler bulunduğunu ve bu tehditlere karşı çözüm bulmaktan başka seçeneklerinin olmadığını kaydetti. İsveç Başbakanı Stefan Löfven ise "Bizim güçlü bir AB'ye ihtiyacımız var." ifadesini kullandı.

Romanya Cumhurbaşkanı Klaus Iohannis ise ülkesinin Schengen'e girmek için gerekli şartları yerine getirdiğini söyledi. Iohannis, "Romanya, Schengen'e girmek için gerekli şartları yerine getrdi. Göçmelerle baş edebileceğimizi kanıtladık. Ekonomik olarak da hazır durumdayız." ifadelerini kullandı.

Zirvenin ardından AB Dönem Başkanı ve Slovakya Başbakanı Robert Fico ile AB Konseyi Başkanı Donald Tusk ortak basın toplantısı düzenleyecek.