Siyasal İletişimci Gözüyle "Gezi" ve "17 Aralık"

HÜSEYİN YEŞİLKAVAK - Siyasal iletişim alanında bilimsel çalışmalarıyla tanınan Prof. Dr. Ferruh Uztuğ, "Siyasal iletişim açısından Başbakan Erdoğan, Gezi olaylarının ardından kendini korumayı ve seçmenini tutmayı başardı gibi görünüyor. Başbakan Erdoğan, 17 Aralık'tan sonra da aynı taktiklerle aynı savunma mekanizmasıyla davranıyor. Yine seçmenini tutabileceğini düşünüyorum" dedi.

Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi Reklamcılık Halkla İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Uztuğ, "Gezi Parkı odaklı gelişmeler" ve "İstanbul merkezli operasyon"a ilişkin yaklaşımlarını, "siyasal iletişimci" gözüyle AA muhabirine değerlendirdi.

Erdoğan'ın, Gezi olaylarının ardından süreci doğru yönettiğini ve "17 Aralık"tan sonra da aynı tavırla devam ettiğini belirten Uztuğ, konuyla ilgili etraflıca gözlem ve değerlendirmeler yapmak gerektiğini bildirdi.

Uztuğ, Türkiye'nin, Gezi olayları ve İstanbul merkezli operasyon dolayısıyla 30 Mart'ta son yılların en kritik seçimlerinden birini yaşayacağını dile getirdi.

Seçmenlerin, "kriz davranışı" gösterebileceğini tahmin ettiğini belirten Uztuğ, şöyle konuştu:

"Burada muhalefet, bunu yerel seçimden çok mevcut iktidara yönelik bir sınav haline getirmeye çalışacaktır. Seçmenin ise bunu nasıl değerlendireceğini öngörmek biraz kehanet olur ama burada ancak sezgilerle konuşmak mümkün. Sezgilerime sığınarak bir şey söylemek istemem. Gördüğüm; buradan mevcut iktidarın sanıldığı kadar yıpranmayacağı ancak bunu bugün itibarıyla konuşuyorum."

Yerel seçimler öncesi seçmenin de işinin çok zor olduğuna dikkati çeken Uztuğ, onların her zamanki gibi sağduyu ile hareket ederek olayları süzeceğini ifade etti.

"Siyasal açıdan ve sandığı düşünen bir başbakan için doğruydu"

Ferruh Uztuğ, hükümetin, Gezi olaylarından sonraki süreç yönetimiyle ilgili şunları söyledi:

"Birazcık Başbakan kendisi açısından doğru yönetti ama ülkenin yönetilebilir kalmasını sağlama konusunda daha farklı yöntemler de izleyebilirlerdi. Hükümetin belli kanatlarında da bu tür çabaları gözlemledik ama 'Gezi'de belirgin olan, Başbakan Erdoğan'ın tavrıydı. Siyasal açıdan ve sandığı düşünen bir başbakan için doğruydu. Genel başkan olarak doğruydu ama bir başbakan olarak daha farklı yolları da benimseyebilirdi. Türkiye'nin sosyolojisi öyle görüldüğü gibi çok kolay algılanabilir bir sosyoloji değildir. Siyasal iletişim açısından Başbakan Erdoğan, Gezi olaylarının ardından kendini korumayı ve seçmenini tutmayı başardı gibi görünüyor."

Uztuğ, Erdoğan'ın, 17 Aralık'taki İstanbul merkezli operasyon sonrası da Gezi Parkı odaklı gelişmelerin ardından olduğu gibi tavırlar sergilediğini anlattı.

Bir aşınmanın söz konusu olduğunu savunan Uztuğ, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Başbakan Erdoğan, 17 Aralık'tan sonra da aynı taktiklerle aynı savunma mekanizmasıyla davranıyor. Yine seçmenini tutabileceğini düşünüyorum. Bu süreci de birazcık fazla kullanmasından dolayı bir aşınma olduğunu sosyolojik anlamda düşünüyorum. Gezi sürecinde belki mevcut iktidarın içindeki başka aktörlerin Başbakan Erdoğan'ı yalnız bırakmayarak farklı sesleri de dile getirmesi çok önemliydi ama onlar çok geride kalıyor. Dolasıyla sadece Başbakan Erdoğan'ın söyledikleri ya da yaptıklarıyla olayları yorumluyoruz. Bunun seçime doğrudan etkisi olur mu? 17 Aralık olmasaydı bunu rahatlıkla söylerdim ama 17 Aralık, Gezi'nin etkilerini başka bir boyuta taşıdı. Dolayısıyla kestirimsel olarak 'Evet şunu yaptı, bunu yaptı' demek için elimizde yeterince veri yok. Türkiye'de çok kalabalık ve tercihini iyi gizleyen bir seçmenimiz var. Görüntüde öyle konuşup ama sandığa gittiğinde farklı davranabilen bir seçmenimiz var. Dolayısıyla mevcut iktidarın söylemi aşınmıştır, yorulmuştur ama iş yapmayacak manasına gelmiyor." - Bursa