İZMİR Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü'nde görevli akademisyenlerden oluşan 12 kişilik ekip, 'İzmir dış körfezi' olarak tanımlanan Foça- Karaburun bölgesinde 'Piri Reis' gemisiyle sismik araştırma yaptı. Çalışmaya ilişkin bilgi veren Prof. Dr. Derman Dondurur, "Bizi şaşırtan şu oldu; oradaki aktif fay miktarı ve yoğunluğu gerçekten çok fazla. Bu çalışmanın sonuçları, çok sayıda yeni fayın varlığını ortaya çıkardı" dedi.
DEÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü'nde görevli akademisyenlerden oluşan 12 kişilik ekip, 'İzmir dış körfezi' olarak tanımlanan Foça-Karaburun bölgesinde TÜBİTAK destekli proje kapsamında sismik araştırma yaptı. 'Piri Reis' gemisiyle açılan akademisyenler, 1 hafta boyunca denizde veri topladı. DEÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Deniz Jeolojisi ve Jeofiziği Bölümü'nde görevli Prof. Dr. Derman Dondurur, "Bu proje için geçtiğimiz hafta içerisinde, 'Piri Reis' gemisiyle 12 kişilik ekiple bir sismik çalışma gerçekleştirdik. Bu çalışmada yaklaşık 1000 kilometre civarında sismik veri topladık. İlksel sonuçlar, gerçekten çok ilgi çekiciydi. 'İzmir dış körfezi'nin sığ yapısını, fay yapılarını biraz biliyoruz ama derin kısımlarla ilgili çok bilgimiz yoktu. Bizi şaşırtan şu oldu; oradaki aktif fay miktarı ve yoğunluğu gerçekten çok fazla. Bu çalışmanın sonuçları, çok sayıda yeni fayın varlığını ortaya çıkardı" diye konuştu.
Foça merkez üssü olan 27 Şubat tarihli depreme değinen Dondurur, "Çalışmayı tamamladıktan 2 gün sonra Foça açıklarında 4.1 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Büyük bir tesadüf. Bu depremin oluştuğu yer, bizim çalıştığımız alanın tam olarak içine denk geliyor. Depremin yeryüzünde, deniz tabanındaki iz düşümünü kesen 2 sismik hattımız var. Depremin oluştuğu fayı sismik kesitlerimizde görebiliyoruz. Aktif bir fay. İzmir, çok ciddi deprem riski altında olan bir bölge. Bunu asla unutmamamız gerekir. Karada olduğu kadar denizlerimizde de aktif faylarımız var. Karadaki fayları birebir analiz etme şansımız var ama denizde bu söz konusu olmuyor. İzmir'deki fay mekanizması, Kuzey Anadolu fayı ve Doğu Anadolu fayından farklılık gösteriyor. İzmir'de daha çok çöküntü alanlarının oluşturduğu normal faylar var. Bu faylar, biraz daha kısa. Boyları Kuzey Anadolu fayı gibi yüzlerce kilometre uzanmıyor. Dolayısıyla bu fayların oluşturduğu depremler, çok yıkıcı olmuyor. Genelde İzmir'de tarihsel gözlemlediğiniz depremler, 6-6.5 civarında ancak her zaman risk altındayız" diye konuştu.
Son Dakika › Güncel › Denizde yapılan sismik araştırmalarla İzmir dış körfezinde yeni fayların varlığı ortaya kondu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?