Sinema tarihçisi Agah Özgüç, son yolculuğuna uğurlandı

Dün hayatını kaybeden sinema tarihçisi ve gazeteci yazar Agah Özgüç, son yolculuğuna uğurlandı.

Şakirin Camii'nde ikindi vaktini müteakip kılınan cenaze namazına, Özgüç'ün ailesinin yanı sıra kültür sanat dünyasından çok sayıda isim katıldı.

Agah Özgüç'ün kızı Cansel Özgüç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, babasını kaybetmenin üzüntüsünü derinden hissettiğini belirterek, yaşlılığına rağmen vefatının ani olduğunu söyledi.

Cansel Özgüç, babasının Türk sinemasına ait çok önemli bir arşive sahip olduğuna işaret ederek, "Son dört senedir çok yakındık birbirimize. Her gün görüşüyorduk. Türk sineması çok önemli bir değerini kaybetti. Çünkü herkes bir belge lazım olduğunda ona soruyordu. O da severek yardımcı oluyordu. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun." dedi.

"Her zaman tatlı dili ve güler yüzüyle karşılardı bizi"

Yeşilçam oyuncularından Yavuz Karakaş da Agah Özgüç'ün kendisine sinemada çok yardım ettiğini dile getirerek, "Her zaman tatlı dili ve güler yüzüyle karşılardı bizi. Ses dergisinde benimle yaptığı röportajları yayınladı. Çok güzel bir arkadaşımızdı. Nur içinde yatsın, mekanı cennet olsun." ifadelerini kullandı.

Karakaş, Özgüç'ün Türk sinemasının ve Yeşilçam'ın tarihi yazdığını ve çok büyük bir arşiv topladığını aktararak, kendisi gibi Yeşilçam'a emek vermiş oyuncuların varlığını Agah Özgüç'e borçlu olduğunu söyledi.

Sinema yazarı Kerem Akça ise Agah Özgüç'ün Türk sinemasına önemli bir imza bıraktığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Türk sinemasının kütüphanesini oluşturdu. Her şeyin dijitale döndüğü ortamda o yazılı olarak sinemanın arşivini tuttu. Yazdıkları ve yaptıklarıyla sinema yazarlarına yol gösterdi. Bundan sonra da göstermeyi sürdürecek. Umarım onun bize bıraktığı mirası daha da ilerilere devam ettirme olanağı buluruz. Öyle bir umudumuz var."

Özgüç'ün cenazesi, kılınan cenaze namazının ardından Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa verildi.

Agah Nedim Özgüç

İstanbul'da 1932'de dünyaya gelen Özgüç, Yeşilköy Pansiyonlu İlkokulu ve Haydarpaşa Lisesi'nde eğitim aldı.

Özgüç, 1950'li yıllarda "Yelken", "Petek", "Şairler Yaprağı", "Türk Sanatı" ve "Salkım" gibi birçok edebiyat dergisine şiirler, denemeler yazdı. 1961'de ise profesyonel anlamda gazeteciliğe başladı.

"Artist", "Sinema", "Ses" ve "Perde" gibi dönemin sinema magazin dergilerinde ağırlıklı olarak çalışan Özgüç, sinema alanında ise "7 Gün", "Video Haber", "Gelişim Sinema", "Beyaz Perde", "Cumhuriyet Dergi", "Antrakt", "Sinema", "Albüm" ve "Öküz" gibi dergilere yazdı.

Birçok yayın kuruluşuna özel arşivinden görsel malzeme katkısında bulunan Agah Özgüç, sinema belgesellerinde de danışmanlık yaptı ve 12 sayı çıkan "Sinema 65" dergisini yönetti.

Türk sinemasına katkıları nedeniyle 1992'de Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi tarafından "Altın Artemis Ödülü" verilen ilk sinema yazarı olan Özgüç, 1992- 1993'te Ankara Sanat Kurumu'nun sinema ödülünü aldı.

Özgüç, 1999'da ise 2. Ankara Uluslararası Film Festivali'nde "Aziz Nesin Emek Ödülü"ne değer görüldü. 2000 yılında da Sinema Yazarları Derneğince Emek Ödülü takdim edildi.

Sinema alanında birçok eser de kaleme alan Agah Özgüç'ün kitaplarından bazıları şöyle:

"Türk Filmleri Sözlüğü", "Türk Sineması Sansür Dosyası", "Arkadaşım Yılmaz Güney", "Peçete Kağıtlarındaki Anılar", "Türk Sinemasında On Kadın", "Bütün Filmleriyle Yılmaz Güney", "Türk Sinemasında İlkler", "Bir Sinema Günlüğünden Aykırı Notlar", "80'inci Yılında Türk Sineması", "Türk Sinemasında Cinayetler ve İntiharlar Dosyası", "Türk Film Yönetmenleri Sözlüğü", "100 Filmde Başlangıcından Günümüze Türk Sineması", "Türk Film Yapımcıları Sözlüğü."