Uzman Psikiyatrist Dr. Sümer Öztanrıöver, öğrencilerin haftasonu LYS'ye gireceğini hatırlatarak, "Sınav öncesi beden ihtiyaçlarınızı, yeme, içme ve eğlenmeyi gözardı etmeyin, çünkü kendinizi paralayarak ders çalışmak verimi düşürür, kaygıyı artırır" dedi.
Öztanrıöver, sınava çok az bir süre kala öğrencilerin başarılı olması için sınav kaygısından uzak olması gerektiğini belirtti. Haftasonu cumartesi ve pazar günü LYS'ye girecek ve iyi hazırlanmış birçok gercin başarısız olduğunu ya da çok az puan aldığını söyleyen Öztanrıöver, "Sınav kaygısı, profesyonel yardım gerektiren bir durumdur. Dershanelere, özel derslere harcanan zaman ve para, ne yazık ki en temel konuda ihmal edilmektedir. Bu durum, son model arabanızın her türlü bakımını yaptırıp, benzin almadan yola çıkmanıza benzer. O mükemmel araba, sizi yarı yolda bırakıverir" diye konuştu.
Uzman Psikiyatrist Dr. Sümer Öztanrıöver, sınavda başarılı olmanın çok kolay olduğuna dikkat çekerek öğrencilere şu önerilerde bulundu:
"Emeğinize değer verin, sonuca değil. Bedeninizin ihtiyaçlarını dinlenme, yeme ve eğlenmeyi göz ardı etmeyin. Kendini paralayarak çalışmak, hem ders çalışma verimini düşürür hem de sınav kaygısını artırır. Sınavın yaklaştığı şu günlerde öğrenciler hiçbir şey bilmiyormuş hissine kapılabilirler. Beynimiz tıpkı bir bilgisayarın yaptığı gibi, çağrışımlarla pencere açarak verilere ulaşır. Bütün tanıdıklarınızın isimlerini aynı anda hatırlayamazsınız. Tıpkı bunun gibi sınavda soruları gördüğünüzde yanıtlar da ortaya çıkacaktır. Beyninize güvenin. Mutlaka kazanmalıyım düşüncesi, sınav kaygısını besleyen en önemli unsurdur. Ailenin-çevrenin beklentilerini karşılayamamaktan duyulan korku, başkalarının ne diyeceğini düşünme, sınav kaygısını besler. Oysa siz bunu sorun yapmazsanız, hiç kimse yapmayacaktır. Sınava özveriyle hazırlananlar, kendinizi ödüllendirmek için sınavdan iyi bir sonuç almayı beklemeyin. Emeğinize değer verin ve kendinize teşekkür edin. Emeğinizi mutlaka ödüllendirin. Aslolan emektir, çünkü sonuç, bizim kontrolümüzde değildir. Emeğinizi ödüllendirdiğinizde bu yıl kazanamazsanız bile gelecek yıl yarışa önde başlayacaksınız. Hiç kimseyle kendinizi kıyaslamayın. Kendinizi sadece kendinizle kıyaslayın. Sınav sonucu, sizin değerinizi belirlemez. Kendinizi koşulsuz sevin ve değer verin. Sınav kaygısı, buğulu gözlüklerle net görmeye çalışmak gibidir. Sonuca odaklandığınız için sınav kaygısı yaşarsınız. Tek yapmanız gereken, akış deneyimini yaşamak. Bir film izlerken, eğlenceli bir oyun oynarken, bir kitap okurken kendinizi kaptırır, zamanın nasıl geçtiğini anlamazsınız. Tıpkı bunun gibi, performansınızı önemsemeden, sanki odanızda deneme sınavı çözüyormuşçasına kendinizi bırakın. Sorulardan korkmayın. Onlar, anahtarı sizde olan kilitlerdir. Yıllar sonra geriye baktığınızda bu deneyiminizi gülümseyerek hatırlayacaksınız. Aştığınız diğer zorlukların yanında bunlar size çok küçük gelecek. Her şeye rağmen sınav kaygısı ile tir tir titreyerek sınava girmişseniz, derhal bir uzmandan yardım alın ve gelecek sene emeğinizin boşa gitmesine izin vermeyin."
Dr. Öztanrıöver seçilecek bölümün de sınavda başarılı olmak için çok önemli olduğunu vurgulayarak, "Seçeceğiniz bölüm kendi ilgi alanlarınızla uyumlu olsun. Sevdiğiniz bir bölümü, başkalarının fikirlerine dayanarak parası az, iş bulamazsın gibi nedenlerden dolayı değiştirmeyin. Bunu yapanların bilinçaltı, sınavı kazanmalarına engel olabilir. Sizin bilinçaltınız, istemediğiniz bölümde okumamanız için sınavda hiç ummadığınız yanlışlar, kaydırmalar, basit hatalar yapmanıza yol açabilir. Örneğin kitapçığa doğru, cevap kağıdına yanlış şıkkı işaretlersiniz. Başkaları ne derse desin, severek okuduğunuz bir bölümde başarılı olma şansınız çok yüksektir. Yanlış seçimlerle doğru sonuçlara ulaşamazsınız" dedi. - ADANA
Son Dakika › Güncel › Sınav Öncesi Beden İhtiyaçlarını Giderin - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?