Sezgi Kırıt'ın Öldürülmesi Davası

Antalya'da 16 yaşındaki Sezgi Kırıt'ın, 2009'da cinsel istismara uğrayarak öldürülmesiyle ilgili davanın görülmesine devam edildi.

Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada tutuklu sanıklar Mehmet Mutlu Kurtlar, Osman Küçük ve Emine Karpi ile maktulün annesi Hanife, babası Sinan ve kız kardeşi Sevgi Kırıt hazır bulundu.

Duruşmayı müşteki avukatı Sibel Önder'in yanı sıra Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM), Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu ve Antalya Barosu Çocuk Hakları Merkezi avukatları başta olmak üzere birçok sivil toplum kuruluşu yetkilisi izledi.

Mahkeme Başkanı Tuncay Özmen, tanıklar İbrahim Gökçe, Taner Altuntaş ve Latif Biçer'in talimatla alınan ifadelerini okudu.

Duruşmada söz alan KADEM avukatı Pınar Kandemir Hacıbektaşoğlu, şahit kamu görevlilerinin anlatımlarına göre maktule uyuşturucu verildiğini ve gece boyunca cinsel istismara maruz kaldığını savundu.

Şahitlerin anlatımlarından o dönemde gerek adli tıp gerekse de emniyet görevlilerinin soruşturmaya gerekli özeni göstermediğini ileri süren Hacıbektaşoğlu, "Soruşturmaların gerekli ve tam özen içinde yapılmamış oluşundan dolayı değişik mecralara çekilmiştir ancak son şahit anlatımları ve talimat cevapları az önce de vurguladığımız iddiaların doğru, gerçek ve hayatın olağan akışına uygun olduğunu ispatlamıştır." diye konuştu.

İzmir Barosunu temsilen avukat Seda Banu Akyüz de sanıklar hakkındaki şikayetlerin devam ettiğini belirterek, olayın gerçekleştiği dönemde görevlerini yapmayan ve mevcut şekilde rapor hazırlayan adli tıp kurumu görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını anlattı.

Müdahil avukatı Sibel Öner de adli tıp raporlarında darbeye, şiddete yönelik delillerin tespit edildiğini savunarak, 15 yaşındaki bir kişinin gece boyunca cinsel istismara uğradığını ve işkenceye maruz kaldığını iddia etti.

Sanıklardan Mehmet Mutlu Kurtlar'ın uyuşturucudan birçok sabıkası olduğunu belirten Öner, "Adli sicil kaydı incelendiğinde, sanık Mehmet'in adli vakalardan nasıl kurtulacağını bilen bir kişilikte olduğunu göstermektedir. Emine Karpi, evde yaşanan cinsel saldırı ve işkence olayına sessiz kalmıştır. Sezgi öldüğünde ise araba kiralanmış, bavul ayarlanmış ve ceset arı kovanlarının içine atılmış. Bunlar, insan olan hiç kimsenin yapacağı bir hareket değildir." ifadelerini kullandı.

Savcı, sanıkların beraatini istedi

Savunmalardan sonra esas hakkındaki mütalaasını açıklayan savcı Sezer Binay, üzerilerine atılı, ölüme neden olacak şekilde çocuğun cinsel istismarı suçundan cezalandırılmalarına yeterli delil elde edilemediğinden sanıkların beraatini istedi.

Bunun üzerine söz alan maktulün ablası Sevgi Kırıt, doğal ölümü işaret eden bir rapor olmadığını, kardeşinin cinsel saldırıya uğradığını ileri sürerek, iddia makamının mütalaasının kabul edilemez olduğunu savundu.

Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluğuna karar vererek duruşmayı erteledi.

Beraat talebine tepki

Duruşmanın ardından aralarında avukatların da bulunduğu kadın derneklerinin temsilcileri, adliye bahçesinde "Sezgi için adalet" yazılı pankart açtı.

Gazetecilere açıklama yapan avukat Sibel Önder, sanıkların Sezgi Kırıt'a cinsel saldırıda bulunarak, işkence yaptığını öne sürdü.

Adli tıp raporuna göre, Kırıt'ın vücudunda birden çok erkeğin DNA'sına rastlandığını belirten Önder, "Dosyadaki mevcut delile rağmen mahkeme savcısı, sanıkların beraatine yönelik görüşünü bildirmiştir. Savcı, ilk duruşmada da sanıkların tahliyesini istemişti ama mahkeme heyeti sanıklarını tutuklanmalarına karar vermişti." ifadelerini kullandı.

Önder, 15 yaşındaki Sezgi'nin hunharca öldürüldüğünü savunarak, beraat istenmesi nedeniyle çok üzgün olduğunu söyledi.

KADEM avukatı Hacıbektaşoğlu da savcının talebinin kabul edilemez olduğunu söyleyerek, sanıkların beraat etmemeleri için hukuki mücadeleyi vereceklerini kaydetti.

Bu arada, adliye polisi avukatların açıklama yapmasına engel oldu.

Antalya'da Ağustos 2009'da evden ayrıldıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan 16 yaşındaki Sezgi Kırıt'ın cesedi, Isparta'nın Gönen ilçesine bağlı Koçtepe köyünde tanınamaz halde bulunmuştu. Olayla ilgili biri kadın 3 kişi gözaltına alınmıştı.