Şanlıurfa'da "Mesleki Eğitim Sektör İşbirliği" Toplantısı

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Müsteşar Yardımcısı Ercan Demirci, "Mesleki eğitimi, eğitimin bütün departmanlarının lokomotifi kılabilmek için büyük seferberlik içindeyiz." dedi.

Demirci, bir otelin toplantı salonunda düzenlenen "Mesleki ve Teknik Eğitim Sektör İşbirliği" toplantısında, "insanı insan yapan" vasıflardan birinin üretme kapasitesi olduğunu söyledi.

Ticaretin ayakta kalmasının yegane şartının nitelikli insan olduğuna işaret eden Demirci, "Nitelikli insanı yetiştirmek ve nitelikli ticareti geliştirmenin en önemli faktörü de eğitimdir. Eğitimi, hele de mesleki eğitimi sadece ve sadece okullara hapsetmek, aslında bedenleri okula hapsetmekten çok da öte değildir." diye konuştu.

Okulların sadece eğitimin bir departmanı olduğunu anlatan Demirci, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hele ki meselemiz mesleki eğitimse, okul, mesleki eğitimle alakalı bir farkındalık aracı olmanın ötesinde hiçbir şey değildir. Mesleki eğitim hayatın içinden, erbabından öğrenilir. Mesleki eğitimde çırak, usta, kalfa ilişkisi olmazsa olmazdır. Özellikle şehri, ülkeyi abat edebilmek hususunda mesleki eğitimin Türkiye'nin tek çıkış noktası olduğu kanaatindeyiz. Milli Eğitim Bakanlığı olarak mesleki eğitimi, eğitimin bütün departmanlarının lokomotifi kılabilmek için büyük seferberlik içindeyiz. Sektördeki sanayinin ve ticaretin içindeki paydaşlarımızla bu hususu ayağa kaldırmak azmindeyiz."

"Ehil iş gücü yetiştirme gayretindeyiz"

MEB Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürü Osman Nuri Gülay da sosyal ve ekonomik sektörlerin iş birliğiyle, ulusal ve uluslararası mesleki yeterliliğe ve değerlere, meslek ahlakına sahip, girişimci, üretken, ekonomiye değer katan ehil iş gücü yetiştirme gayretinde olduklarını söyledi.

Çıraklığın zorunlu eğitim kapsamına alınması ve bu sayede çırak sayısının artırılmasının küçük esnafı, ileride de büyük üreticiyi rahatlatacağına inandıklarını dile getiren Gülay, bununla ilgili çalışmayı ilgili birimlere gönderdiklerini belirtti.

Gülay, "Çırak öğrenci durumu Suriyeli çocuklarımız için de geçerli olacak. Yasa ve yönetmelikler onları da içine alacak şekilde olacak, çünkü onlara da meslek öğretmek zorundayız. Suriyeli çocukları Türkiye'de kalacak gibi kurgulamalıyız." ifadelerini kullandı.

Suriyelilerin mesleklerini Türkiye'de sürdürebilmesi için telafi eğitimleri verileceğini bildiren Gülay, şunları kaydetti:

"Suriyeli meslek sahiplerinin bir kaybı oluyordu. Suriye'de bir alanı bitirmişler ama burada denklik yapıldığında bir veya birkaç ders eksik oluyordu. Dolayısıyla kendi alanında çalışamıyor, bu, orada aldığı eğitimin boşa gitmesine neden oluyordu. Bunun için de kanunda telafi eğitimi getirdik. Tüm okullarımızda eksik dersler verilerek, onların da diplomaları verilecek. Bizim diplomalarla denkliklerini sağlayarak, aldıkları eğitimin boşa gitmemesini sağlamış oluruz."

Programa, Vali Yardımcısı Ufuk Akın, Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Çiftçi, İl Milli Eğitim Müdürü Metin İlci, Şanlıurfa Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Mehmet Şefik Bakay, Şanlıurfa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İsmail Demirkol, Harran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Taşaltın ile ilgililer katıldı.