Sandalye Üzerinde Namaz Kılmak Caiz Değil

İlahiyatçı Yazar Osman Ünlü, son zamanlarda camilerde oturarak namaz kılma oranının artmasına ilişkin Diyanet İşleri Başkanlığı'nın "engeliler bile zorunlu olmadıkça oturarak namaz kılmasın" açıklamasıyla ilgili değerlendirmede bulundu. İlahiyatçı yazar Ünlü, "Peygamber Efendimiz namaz kılmak isteyenin önüne yumuşak sonra sert bir şey koymasına müdahale ettikleri bütün kitaplarda, fıkıh kitaplarında zikredilmiştir. Demek ki sandalye üzerinde veya divan üzerinde oturup ayakları sarkıtarak namaz kılmak dinimizde ibadet olarak caiz değil" dedi.

Osman Ünlü, "Peygamber efendimiz zamanında tatbikatı var. Mesela bütün kitaplarda yazıyor. Peygamber efendimiz zamanında bir kimse geliyor ayakta duramıyor ayakta duramayacağı için secdeye gidemiyor önüne bir şey getirmiş. Yumuşak bir yastık koymuş onun üstüne secde ederek namaz kılıyor. Peygamber efendimiz onun bu şekilde böyle namaz kıldığını görünce onu kaldırıyor. Ha diyor demek ki sert bir şey koymak lazım. Sert bir şey koyuyor o zat. Resullallah Efendimiz bunun üzerine onu da çekiyor. Peki diyor en son, ben aynı şekilde ben neyin üzerinde secde edeceğim ki. Eğilemiyor. Ne yapmam lazım diyor. O zaman peygamber efendimiz buyuruyorlar ki, Ayakta duramıyorsan otur. Oturma şekli kitaplarda anlatılmış diz üstü oturabiliyorsan diz üstü oturuyorsun. veya bağdaş kuruyorsun. Onu da yapamıyorsan ayaklarını kıble istikametine doğru aynı şekilde uzatıyorsun. Peki rüku ve secdesi ne yapacak. İşte Peygamber Efendimiz onu da bildiriyor. Rüku için biraz eğilirsin secde için ondan biraz daha aşağı eğilirsin. Dolayısıyla dinin sahibi olan Muhammed aleyhüsselam bir kimse hasta ise ayakta duramıyor ise felçliyse, ayak engeli varsa bunların nasıl namaz kılabileceğini peygamber efendimiz bildirmiş" ifadesinde bulundu.

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın gazetelere, televizyonlara intikal eden beyanatlarını okuduklarını belirten Ünlü, "Diyanetin söylediği, dinimizin bildirmiş olduğu kitaplara uygun olarak bildirilen hükümdür. Diyanet İşleri Başkanlığı da ilan etti. Doğrusu o şekildedir. Çünkü İslamiyet'te yapılan

ibadetlerin şekilleri ve uygulanış durumları Peygamber Efendimiz tarafından bildirilmiş. Bunların üzerine daha sonra gelip de herhangi bir kimsenin yorum yapmaya, şöyle olsun böyle olsun demeye hakkı söz konusu değil" şeklinde konuştu.

Tekerlekli sandalyeye mahkum olanlar içinde konuya açıklık getiren Ünlü şunları söyledi:

"Böyle durumda olanlar için de aynı şekilde kitapta o bilgi verilmiş. Zaruri veyahut da ihtiyaç durumu usulü devreye girmektedir. Yani onun herhangi bir yanında yardımcı yokken yere indirilmesi kaldırılması mümkün değilse o zaman aynı şekilde namazı o şekilde kılabilir. Yani netice olarak dinimizde ayakları sandalyeye oturarak, sarkıtarak kılma söz konusu değil." - İSTANBUL