Muğla'nın Bodrum İlçesi'nde, geçen yıl mayıs ayında 5 Rus rehberin ölümüne neden olan ve sahte içki imal ettikleri iddia edilen 8 kişinin ilk duruşması bugün Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı. Tutuklu yargılanan 8 kişiden 1'i tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı, 7 kişinin de tutuklu yargılanmasına devam edilmesine karar verildi.
Bodrum'da 26 Mayıs 2011 tarihinde çıktıkları yat gezisinde içtikleri içkiden zehirlenen Rus rehberler Maria Shalyapina (28), Zalyaeva Auilia (20), Alexandr Zhbckov (23), Marina Sevelyova (28) ile Victoria Nikolaeva (22) yaşamını kaybetti. 5 Rus rehberin ölümüne neden oldukları iddia edilen ve haklarında müebbet hapis cezası istenen, içkilerin dağıtımını yapan Naz Gıda Limited Şirketi yöneticisi Sakıp Demirkol, yeğeni ve şirketin dağıtıcıları Tolga Depeharman ile Ender Salman, geziyi düzenleyen Orkan Denizciliğin sahipleri Önder Kabakçı ve Fatih Kabakçı, barmen Seyithan Siyi, teknenin kaptanı Serkan Sakallı ve sahte içkiyi ithal eden şirketin yöneticisi İlker Atacan'ın ilk duruşması bugün Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
Duruşmada müşteki Anna Zimina, Kenan Mehernemov, Zorina Anna, Alina Shangareeva, Anastasi Eremkina, Ekatarina Malakhova, Regina Kerimova, Anestasi Smolina, Zhanna Steklova ve Elena Zubakova'nın avukatları Süeda Tugay, Rıza Bengi ile Ruhitten Kader hazır bulundu. Duruşmada sanıkları Av. Bülent Şengün, Hüseyin Cengiz, Rıfat Nadir Uysal ve Fahri Yılmaz savundu. Denizli'de yaşamını bir hafta sonra yitiren 25 yaşındaki elektrik mühendisi Aleksandır Zhbckov'un ağabeyi 32 yaşındaki Mikhail Zhbckov, sanıkların yaklaşık 20 yakını, ölenlerin yakınları ile 4 Rus gazeteci de duruşmayı izledi.
Tolga Depeharman'ın annesi, Sakıp Demirkol'un ablası Sevim Demirkoy (54) duruşma öncesi yaptığı açıklamada, "Biz şirket olarak sahte içki satmayız. İçki sattığımız tesisler arasında onlarca beş yıldızlı turistik tesisler ve eğlence mekanları var. Bugüne kadar böyle bir olay yaşamadık. Bu işi kim yaptıysa bulunsun istiyoruz. Oğlum ve kardeşim 9 aydır boş yere tutuklu hapis yatıyorlar" dedi.
TATİLE GÖNDERDİM CENAZESİ GELDİ
Duruşma öncesi DHA muhabirine açıklama yapan ve Moskova'da yaşayan makine mühendisi Aleksandır Zhbckov ise kardeşinin ölümünü bir cinayet olarak değerlendirdiğini söyledi. Zhbckov, "Kardeşim Türkiye'yi çok seviyordu, kız arkadaşı ile birlikte geldiği tatilde viskinin içine zehir koyanlar tarafından öldürüldü. Hem öfke hemde üzüntüyü bir arada hissediyoruz. Başka ne diyebilirim ki. Muhakkakki bu bir cinayet. Çünkü birileri zehir kattı şişelere. Metanolün bir zehir olduğu herkes tarafından biliniyor. ve siz bunu bilinçli olarak bir viski şişesine koyarsanız birini öldüreceğinizi biliyorsunuzdur. En iyi kararı Türk adaletinin vereceğine inanıyoruz. Bu ürünleri satın alan insanlar böyle sonuçların doğacağını biliyorlar mıydı. Yoksa, sadece en ucuz ürünü en ekonomik şekillerle alıp böyle sonuçların doğup doğmayacağının farkında mıydılar. Bunlar araştırılmalı. Böyle olayların Türkiye'de ilk defa olmadığını da öğrendim. Bu şekilde eğlence işleriyle uğraşan ve bu tür alkolleri satan insanlar benim tahminimce bunu tamamıyla ekonomik kar ile yapıyorlar. Bu gibi üzücü olayların sonucunda da cezalandırılmalarını istiyorum" dedi.
MÜEBBET HAPİSLERİ İSTENİYOR
Yaklaşık 5 saat süren ve Muğla Cumhuriyet Savcısı tarafından hazırlanan iddianamede, sanıkların TCK'nın 81'nci maddesine göre 'Olası kasıtla adam öldürmek' suçundan müebbet hapisleri istendi. Mahkemede sanıklardan İlker Atacan'ın sahte içkileri ürettiği, bu içkileri de Ankara'da sahte faturalarla, 'Yakup Kuşçu' sahte ismi ile 'Birlik Gıda' tarafından dağıtımının yapıldığı ifade edildi. Yine, iddianamede 'Orkan-5' adlı geminin sahipleri Önder ve Fatih Kabakçı'nın geziden önce 52 şişe 'Mister Burdon' marka viski ve 144 şişe 'Eagle Blow' marka cin ve Votka aldıkları, ancak olaydan sonra gemideki Mister Burdon'ların sahte olduğu bilindiği için atıldığı belirtildi. İddianamede ayrıca, sahte içkileri üreten İlker Atacan'ın TAPDK'dan 300 bin adet bandrol aldığı, ancak sadece 6 bin şişe 'Mister Burdon' viski ile 6 bin 'Mister Burdon' votka ithal ettiği ifade edildi. Atacan'ın kalan 288 bin orjinal bandrolü ise merdiven altı ürettiği sahte içkilerde kullandığı ve Türkiye'nin çeşitli bölgelerine gönderdiği de belirtildi. Sahte içkileri satın alan Ankara'daki dağıtıcı firmanın sahte fatura kullandığının da yer aldığı iddianamede, gezi şirketinin diğer gemisi Star Craft'ta da 52 şişe Mister Burdon marka sahte Votka da tespit edildi. Sahte votkaların da 70 cl'lik şişelerde olmasına rağmen üstündeki etiketlerde 35 cl yazdığı da ifade edildi.
31 ŞİŞE MİSTER BURDON SAHTE İÇKİ ORTADA YOK
Mahkeme heyetinin 31 şişe Mister Burdon isimli sahte votka ortada bulunmadığını ancak kayıtlarda görüldüğünü belirtmesi üzerine savunma yapan 'Orkan 5' teknesinin sahibi turizmci Önder Kabakçı, "Tam 16 yıldır turizmde en kaliteli hizmeti veriyoruz. Teknemizde yapılan aramada ele geçirilen 58 çeşit üründen yapılan analizlerden öldürücü tahlil sonuçlarına rastlanmadı. Bizim aldığımız tüm içkiler belgeli ve bandrollü, aldığımız şirket belli. Faturaları var. Teknede yapılan aramalarda tüm şişeler kayıda geçirildi. Ama 31 şişenin nerede olduğunu ben bilmiyorum. Kişi başı 25 dolara tura çıkardığımız turistlere kaçak veya sahte içki satışı yapmadık" dedi.
Sanıkların tamamı suçlamaları kabul etmezken, içkilerin Orkan 5 teknesine satışını yapan Naz Şirketi'nin yöneticisi Sakıp Demirkol kendisinin alım satım işleri ile ilgilenmediğini yeğenlerinin bu işle uğraştığını, belirtirken içkileri ithal ettiği iddia edilen şirketin yöneticisi İlker Atacan ise "Ben kağıt üzerinde yöneticiyim. Bu içki işinden anlamam. Benim üzerime şirket kurdular ve Bodrum emniyetinde bu nedenle baskı ve zorlamayla ifade verdim. Şimdi o ifademi kabul etmiyorum, ben suçsuzum bana şirket kurdurup, adıma 360 bin bandrol almışlar. Bunları ne yaptıklarını ne ithal ettiklerini bilmiyorum" dedi.
Sanık avukatlarından Emin Hidayet mahkeme heyetine, "Teknede satılan içkilerden hayatını kaybedenlerin dışında bu olayın öncesinde başka ölen ve hastaneye giden olmamıştır. Teknede yapılan aramada ele geçirilen 58 çeşit içkide de yapılan gıda analizlerinde metil alkol oranı çok düşük seviyede çıkmıştır. Ölüme neden olabilecek bir seviyede değildir. Bu nedenle hayatını kaybedenlerin bu içkiler nedeniyle ölmediği kanatiindeyiz. Ne yazık ki bugün burada neredeyse satılan içkileri savunur hale geldik" dedi.
Ölen üç ve yaralanan 9 Rus rehberin avukatlığını yapan Antalya Barosu avukatı Süeda Tugay ise duruşma sonunda yaptığı açıklamada, "Gördüğünüz gibi duruşmada herkes suçu birbirine atıyor, içkiyi satan satın alana, satın alana satana ve böyle sürüp gidiyor. Biz ne olursa olsun bu ölen 5 kişinin hayatına kast eden insanların bir daha bu şekilde insanların hayatına kast edemeyecek şekilde cezalandırılmalarını istiyoruz" dedi. Yaklaşık 5 saat süren duruşma sonunda olay tarihinden 4 gün önce teknede barmen olarak işe başlayan Seyithan Siyi'nin (27) tutuksuz olarak yargılanması için tahliyesine geri kalan 7 kişinin ise eksik belgelerin giderilmesi ile atılı suç vasfı, meydana gelen neticenin ağırlığı, yasada öngörülen ceza miktarı ve delil durumu nazara alınarak tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verildi. Duruşma 2 Mayıs tarihine ertelendi.
-------------- KUTU 1 --------------
5 RUS REHBER HAYATINI KAYBETMİŞTİ
Rus rehberler, 26 Mayıs gecesi yaklaşık 120 kişilik bir grup ile tekne gezisine çıkmış, ertesi gün 30 rehber mide bulantısı, kusma belirtileri ile ambulanslarla Bodrum Devlet Hastanesi'ne getirilerek tedaviye alınmıştı. Rehberlerden Maria Shalyapina (28), Zalyaeva Auilia (20), Alexandr Zhbckov (23), Marina Sevelyova (28) ile Victoria Nikolaeva (22), Antalya, Denizli ve Rusya'daki hastanelerde yaşamını yitirmişti. - Muğla
Son Dakika › Güncel › Rus Rehberlere Sahte İçki Verenlerin İlk Duruşması Görüldü - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?