Rektör Özkan'dan yeni dönemde 'liyakat' vurgusu
Akdeniz Üniversitesi'nin yeni Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, en büyük sorun olarak liyakatı göstererek, "Hele şu korona günlerinde sağlığın ne kadar kıymetli olduğunu gördük. Hep 'aşı', 'aşı neden buradan, Türkiye'den çıkmıyor' diyoruz. Çünkü yeterince liyakatlı davranmıyoruz ve çalışan ve çalışmayanları ayırt etmiyoruz" dedi.
Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, ilk basın toplantısını AÜ Sosyal Tesisleri kır bahçesinde gerçekleştirdi. Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Murat Turhan ve Prof. Dr. Cengiz Toker'in de katıldığı toplantıda Rektör Prof. Dr. Özlenen Özkan, yeni yönetimin vizyonu ve projeleriyle ile Covid-19 salgınıyla ilgili açıklamalarda bulundu. FIRTINALI BİR DÖNEM
Korona illetiyle beraber zor bir dönemde göreve geldiklerini belirten Prof. Dr. Özkan, hem sağlığı hem ekonomiyi hem de eğitimi çok yakından etkilediğini söyleyerek, "Biz de bu üçünün olduğu bir kurumu yönetiyoruz. Fırtınalı bir dönemde bu göreve geldik ve inşallah bu fırtınalı dönemde gemiyi güzel idare edebilmek istiyoruz ve güzel bir limana da yolun sonunda ulaşırız. Burası çok güzel, büyük ve özel fonksiyonları olan bir kurum. Bu anlamda iyi yönetmek önemli ve iyi yönetince ürünlerin de ortaya çıkacağını düşünüyorum" dedi. EN ÖNEMLİ SORUN LİYAKAT
Bu tür kurumlardaki en büyük sorunun liyakat olduğunu kaydeden Rektör Prof. Dr. Özkan, en büyük amacının liyakata daha uygun şekildeki akademisyenlerle çalışmak olduğunu söyledi. Prof. Dr. Özkan, "Çünkü bu kurumda herkesin hakkı var. 70 bin öğrencimiz, 3 bin akademisyenimiz ve çok fazla personelimiz ve buradan sağlık hizmeti alan çok insan var. Hepsine karşı bir borcumuz olduğunu ve bu anlamda liyakatın çok önemli olduğunu düşünüyorum. Hele şu korona günlerinde sağlığın ne kadar kıymetli olduğunu gördük. Hep 'aşı', 'aşı neden buradan, Türkiye'den çıkmıyor' diyoruz. Çünkü yeterince liyakatlı davranmıyoruz ve çalışan ve çalışmayanları ayırt etmiyoruz" diye konuştu.
'BELKİ AŞIYI BULACAĞIZ'
Üniversitede liyakat sistemini oturtmaya çalıştığını anlatan Rektör Prof. Dr. Özkan, "Eğer böyle olursa Antalya olarak teknolojik, eğitim ve sağlıkta çok ileriye gideceğiz. Belki aşıyı bulacağız. Bir marka olmayı istiyorum. Eğer biz marka olursak, marka yetiştirebiliriz ve tek bir marka bile bütün ülkeye yeter. Liyakata önem verilemediği için belki de bazı sebeplerden bir marka oluşturamadık. İnşallah çalışan ve çalışmayanı ayırt ederek, iş huzur ve barışını sağlayarak en büyük amacım bunları ortaya çıkarmak. Peygamberimiz bile söylemiş, 'İşi ehline verin' diye. En önemli şey bence işini en iyi yapana vermek ve bu konuda bazı projelerimiz var" şeklinde konuştu.
TURİZM VE TARIM PROJELERİ
Bir tarım ve turizm şehri olan Antalya'nın çok öne çıkan tarım ve turizm projeleri olmadığını dile getiren Rektör Özkan, "Buradaki en önemli çıkış noktalarımızdan bir tanesi bu. Özellikle covid döneminde turizm nasıl olması gerektiğiyle ilgili arkadaşlarım bir yazılım yapmaya başladı ve beni çok mutlu etti. Tarımda bir rektör yardımcımız ziraat fakültesinden ve onunla beraber yürüttüğümüz bazı projeler var. Tarımda, tohum kalitesi çok önemli. Topraksız, havasız, susuz tarımı ilerletmek gerekiyor belki de. Tarımla ilgili de güzel projelerimiz olacak en kısa zamanda" dedi. HASTANEDE OTOPARK SORUNU
Üniversite hastanesinin çok ciddi bir otopark sorunu olduğundan bahseden Rektör Prof. Dr. Özkan, şunları söyledi:
"İnsanlar bu sorun nedeniyle hastaneye gelmek istemiyor neredeyse. Bizim en acil çözmek istediğimiz bir konu da otopark. Bunu çözebilirsek hem görüntü çok daha güzel olacak hem de insanlar daha mutlu olacaklar. Bunun için tabi bazı maddi zorlukları aşmamız gerekiyor. Bu yönde çalışmalarımız mevcut."
SAĞLIK TURİZMİ PROFESYONELCE YAPILMIYOR
Antalya'nın sağlık turizmi için çok mükemmel bir lokasyon olduğu ama hala yerini çok bulmadığını söyleyen Prof. Dr. Özkan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Profesyonelce yapılmıyor. Gelen turist düşerse sadece bunun tedavisini yapıyoruz ama organ nakli, onkolojik cerrahi için özellikle buraya çekmemiz gerekiyor. Antalya hem turizm hem de sağlık altyapı ve akademisyenleri açısından çok zengin bir bölge. Direk uçuşlar mevcut. Bununla ilgili de bazı projelerimiz var. Sağlık turizmiyle ilgili olması gereken yerde değil. Sağlık turizmi yaparsak bir kişinin bize bırakacağı 10-20 bin dolardan bahsediyoruz. Bir tur geldiğinde o kadar bile para bırakmıyor. Hem esnafı da çok mutlu çok edecek."
HAYVAN LABORATUARI
Üniversitede bir hayvan laboratuarı olduğunu ama altyapısının güçlendirilmesi gerektiğini kaydeden Prof. Dr. Özlenen Özkan, 'Niçin hayvanlar üzerinden deneyler yapılıyor' diye eleştiriler aldığını da belirterek, "Evet bende hayvanları çok seviyorum ancak hala hücreler üzerinde yapılan deneyler insanı tatmin edemiyor maalesef. O yüzden hayvanlarla gitmek durumundayız. Bende bunu çok istemiyorum ama bu covid aşısı yine hayvanlara uygulanıyor. Hatta insan aşamasına geçildiği zaman bile gönüllü insanlar üzerinde denendikten sonra topluma uygulanıyor. O açıdan hayvan laboratuarı çok önemli. Aşı, ilaç keza ameliyatla ilgili teknik gelişmelerde çok önemli ve laboratuar olmazsa olmazımız. Çok güzel bir hayvan laboratuarına ilk gün itibarıyla başladık ve dalında yıldız insanları getirerek çok güzel bir kompleks haline getirmek için yola çıktık" diye konuştu. MELTEM KAPISI YENİDEN AÇILDI
Sosyal medya, üniversitenin Antalya ile ilişkileri, kadın sorunları, ilaç ve aşı çalışmaları gibi birçok konuda projeleri olduğunu ve vücut buldukça paylaşılacağını anlatan Rektör Prof. Dr. Özkan, Meltem kapısının yeniden açıldığını duyurdu. Prof. Dr. Özkan, "Çok güzel bir kapımız yapıldı ancak aktivite edilmedi. Bunun sıkıntılarını yaşadı özellikle Meltem'de oturan öğretim üyelerimiz, personelimiz ve öğrencilerimiz. O anlamda açılması gerektiğini düşünüyorum ben. Bazı sıkıntılar olmuş o açıdan kapatılmış ama biz onları bertaraf etmek için uğraşacağız ve açtık. Çok da mutlu insanlar aslına bakarsanız. Personel için açıldı tabi ki o kapı. Antalya için değil. Sadece personel için ve o anlamda iyi tepkiler aldık" dedi. ÖMER ÖZKAN BEBEK EVİNE GÖNDERİLİYOR
Prof. Dr. Özlenen Özkan, rahmi olmadığı için hamile kalamayan, eşi Prof. Dr. Ömer Özkan ile birlikte 2011'de kadavradan rahim nakli yaptıkları Derya Sert'in 10 yıl sonra dünyaya getirdiği 'Ömer Özkan' bebek ve annesinin sağlık durumuyla ilgili de bilgi verdi. Ömer Özkan ismi verilen bebeğin gayet iyi olduğunu belirten Prof. Dr. Özkan, şunları söyledi:
"Sanıyorum bir hafta içerisinde eve göndermeyi planlıyoruz artık. Onlarda evlerini özlediler hem Derya, hem Mustafa kendi yuvalarına dönmek istiyorlar doğal olarak. Birkaç ufak tefek tetkikleri kaldı onları da bitirdikten sonra sağlıcakla evlerine göndermeyi planlıyoruz. İnşallah göndermeden öncede tekrar son bir kez hep beraber sizinle paylaşırız. Onların o güzel aile tablosunu sizinde görmenizi çok istiyorum açıkçası. İnşallah en kısa zamanda güzel bir haber veririz bu korona günlerinde."
YOĞUN BAKIMLAR DOLDU, YENİ YOĞUN BAKIM TALEBİ
Toplantıda Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Turhan, üniversite hastanesinde Covid-19 vakalarıyla ilgili daha hızlı bir süreç ve daha fazla hasta başvurusu olduğunu açıkladı. Salgının ilk dönemine göre daha fazla pozitif hasta çıktığını da kaydeden Prof. Dr. Turhan, "Bunun için üç tane yoğun bakım ayırdık ve bu yoğun bakımlarımız tamamen dolu. Yeni bir yoğun bakım ayırma konusunda da sağlık müdürlüğüyle çalışma içerisindeyiz. Hasta sayımız covid salgının başlangıcından bu yana oldukça daha fazla. Ayrıca Covid'le birlikte yeni bir yönerge başlattık. Normal hastaların sağlık işlerinin yapılmasını sağlamak için Covid ve Covid dışı hastaları tamamen birbirinden ayırma çabası içindeyiz. Birbirinden izole etme çabasındayız ve bitirmek üzereyiz" dedi.
Son Dakika › Güncel › Rektör Özkan'dan yeni dönemde 'liyakat' vurgusu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?