Prof. Dr. Bostan: "İstanbul'un fethinde donanmanın ehemmiyeti göz ardı edilmemelidir"

İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İdris Bostan, Fatih Sultan Mehmet'in bir devletin güçlü olması için sadece karada değil denizlere de hakim olması gerektiğini bilen bir sultan olduğunu belirtti.

Prof. Dr. Bostan, Edirne'de düzenlenen Fatih ve Dönemi Arama Konferansı'nda yaptığı "Fatih Sultan Mehmet ve Deniz Politikaları" adlı konuşmasında, Fatih Sultan Mehmet'in ülke topraklarını korumak ve uzak denizlerde hakimiyet kurmanın güçlü bir donanmayla olacağını bildiğini ve Osmanlı donanmasını güçlü hale getirdiğini söyledi.

Fatih dönemiyle birlikte denizlerde önemli başarılar elde edilmeye başlandığını belirten Bostan, "Fatih'i karaların sultanı olarak gördüğümüz gibi, denizlerinde hakanı unvanı taşıdığını söyleyebiliriz." dedi.

Bostan, Fatih Sultan Mehmet'in deniz gücüne önem verdiğini ve İstanbul'un fethi öncesi güçlü bir donanma inşa ettirdiğini dile getirdi.

-"Güçlü donanmanın önemi biliniyordu"

İstanbul'un fethinin kara ve deniz birliklerinin iki koldan yaptığı girişimler sayesinde olduğunu anlatan Bostan, şunları kaydetti:

"Fatih, bir devletinin yıldızının sönmemesi için sadece karada değil, denizlerde de hükümran olması gerektiğini anlamıştı. Bu sebeple çok sayıda gemi inşa ettirme emri vermişti. Fatih, İstanbul'un fethi öncesinde Edirne'de savaş hazırlıklarını yaparken Gelibolu'daki tersanede güçlü bir donanma kurulması emrini vermişti.

1453 ilkbaharına kadar 350-400 irili ufaklı gemi inşa edildi. İstanbul'un fethi için karadan son yürüyüşler yapılırken, denizden de Haliç üzerinden askerler surlardan içeriye girdiler. İstanbul'un fethinde donanmanın ehemmiyeti göz ardı edilmemelidir."

Prof. Dr. Bostan, Fatih'in fetihten sonra donanmayı güçlendirilmesi için Gelibolu'ya gönderdiğini ve denizlerdeki hakimiyet için planlar yaptığını söyledi.

Fatih döneminde denizlerde aktif bir politika izlendiğini belirten Bostan, "Fatih'in, Karadeniz politikaları ve İstanbul'u koruma politikası, yine Çanakkale Boğazı üzerinden Ege'de kontrol sağlamak gibi bir hedefi vardı. Boğaz önü adaları başta olmak üzere İstanbul'un fethinden sonra ilk iş olarak bu adalara yönelindi. Bunun sebebi de İstanbul'un güvenliğini sağlamaktı." diye konuştu.