Patlama Olmasaydı Cep Telefonunda Bu Fotoğraf Olacaktı

Şanlıurfa'nın Suruç İlçesi'nde 32 kişinin yaşamını yitirdiği patlamada ağır yaralanan Dr. Çağla Seven'le el ele tutuşan ve tedavisi şu an İstanbul'da devam eden Gökçe Çetin'in, patlamadan dakikalar önce çektiği son fotoğraf ortaya çıktı. Çetin, son fotoğrafında kahvaltı masasında tanıştığı Antalyalılarla özçekim yaptı.

Gökçe Çetin'in patlamadan önce çektiği son fotoğraf, Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Felsefe Bölümü 3'üncü sınıf öğrencisi Merve Nur İşleyici'nin cep telefonunda duruyor. Kürt anne ve Türk babanın kızı olan Trabzon doğumlu İşleyici, öğrencilik yaptığı Isparta'da aynı zaman HDP'nin il yönetici ve Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu üyesi.

Merve Nur İşleyici, Antalya'daki arkadaşlarıyla birlikte patlamadan bir gün önce Suruç'a gitmek üzere yola çıktıklarını, yeni günün ilk ışıklarıyla birlikte Suruç'a, Amara Kültür Merkezi'ne ulaştıklarını, ilerleyen saatlerde diğer illerden gelenlerle birlikte kalabalıklaşan kültür merkezinde tarif edilemez bir mutluluğu yaşadıklarını anlattı. Gökçe Çetin'le kahvaltı masasında tanıştıklarını anlatan İşleyici, patlamadan yaklaşık yarım saat önce, saat 11.15 sıralarında Çetin ve Antalya'dan ekibe katılan diğer arkadaşlarıyla hatıra fotoğrafı çektiklerini söyledi.

Beraber çekilen fotoğraftan sonra basın açıklamasına geçtiklerini anlatan İşleyici, kendisinin patlamanın yaşandığı yerin arka tarafında olduğunu söyledi. İşleyici, o an yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Bir anda önümde bir ateş topu gördüm. Kulaklarım sağır oldu. Her yer bembeyazdı. O sırada bilincim kapanmış. Düşüp düşmediğimi, hiçbir şey hatırlamıyorum. Kendime gelmeye başladığımda ortalık yemyeşildi, büyük bir boşluk görüyordum. Kendimi havuzun olduğu taraftan koşarken buldum. Kulaklarım duymuyordu ama saçımın her telinde parçalanmış organlar, et parçaları vardı. Ellerime baktığımı hatırlıyorum, sonrasında bayılmışım."

Tekrar kendine geldiğinde birilerinin kendisini "Ses bombasıydı" diyerek sakinleştirmeye çalıştığını anlatan İşleyici, hastaneye yakın bir noktada saldırıdan sağ kurtulanların birbirini bulduğunu söyledi. Sonrasında kendilerine kapılarını açan Suruçluların evlerinde bir süre kaldıklarını belirten İşleyici, "Burada arkadaşlarım saçımı yıkadı. Yaklaşık yarım saat saç tellerimin içinden et parçalarını ayırmaya çalıştık" dedi.

İşleyici, böylesine bir saldırıyı Türkiye içinde beklemediklerini belirtirken, "Sınırda çeşitli problemlerle karşılaşabileceğimizi düşünmüştük. Hatta Kobani'ye gittiğimizde IŞİD tekrar saldırıya geçebilir diye de konuşuyorduk. Ama Türkiye'nin güvenli bir yer olmadığını gördük" dedi.

Merve Nur İşleyici, halen Suruç'ta yaşadıklarının gerçekliği konusunda kendisini sorguladığını belirterek, "Ölüm kelimesine bile hala alışamadım. Ama Suruç'un unutulmaması için patlamada üzerlerimizde bulunan kıyafetlerden oluşan bir müze kuracağız" dedi. - Antalya