Katolik aleminin ruhani lideri Papa Franciscus, Sultanahmet Camisi'nin ardından Ayasofya Müzesi'ni ziyaret etti.
Papa Franciscus ve beraberindeki heyet, Sultanahmet Camisi ziyaretinin ardından araçlarıyla Ayasofya Müzesi'ne geçti. Franciscus ve beraberindeki heyet, müzenin ana giriş kapısında, Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Haluk Dursun, Ayasofya Müzesi Müdürü Hayrullah Cengiz ve diğer ilgililer tarafından karşılandı.
Cengiz, Papa Franciscus'a, Ayasofya Müzesi'nin yapılışına, tarihine ve Türk dönemine ilişkin bilgi verdi.
Müzenin avlusunda bulunan 18. yüzyılın ortalarında yapılan altın varaklı şadırvanı gösteren Cengiz, bunun, Türkiye'nin en ihtişamlı şadırvanı olduğunu vurguladı. Papa Franciscus'a, avludaki sıbyan mektebine ilişkin bilgi veren Cengiz, buranın okul öncesi eğitim için kullanıldığını söyledi.
Ayasofya Müzesi'nin iki minaresinin Osmanlı döneminin en büyük mimarı Mimar Sinan tarafından yapıldığını dile getiren Cengiz, daha sonra Teodos dönemine ait antik bazilikayı anlattı.
Sultanahmet Meydanı'nın büyük mabetlerin bulunduğunu aktaran Cengiz, ilk yapılan kilisenin 404'teki isyanda yandığını, ikinci kilisenin ise 415 yılında açıldığını belirtti. İkinci kilisenin kalıntılarına ilişkin Papa Franciscus'a bilgi veren Cengiz, bu kilisenin de 532'de şehirde meydana gelen bir yangında kullanılamaz hale geldiğini ifade etti. Mevcut Ayasofya'nın üçüncü kez inşa edilen yapı olduğunu dile getiren Cengiz, müzenin yedi tepeli İstanbul'un birinci tepesinde bulunduğunu aktardı.
İmparator Kapısı'ndan giriş
Avludan müzeye giriş yapan heyete Cengiz, İstanbul'un deprem bölgesinde olduğunu ve Ayasofya'nın da bu depremlerden etkilendiğini anlattı. Mozaikleri gösteren Cengiz, "Orijinal kalan en eski mozaiklerimiz bunlardır. Ayasofya içinde 8 figürlü mozaik vardır. Bunların biri ortada Hz. İsa, solda Hz. Meryem, sağda Cebrail'in olduğu mozaiktir" dedi.
Papa Franciscus ve beraberindeki heyet, daha sonra 6. yüzyıla tarihlenen, 7 metre boyu ile Ayasofya'nın en büyük kapısı olan İmparator Kapısı'ndan ana mekana geçti.
Cengiz bu sırada Ayasofya'nın bir protokol kilisesi olduğunu hatırlatıp, içerideki protokol işaretlerine ilişkin bilgi verildi.
Hayrullah Cengiz, Ayasofya'yı yaptıran Roma İmparatoru Justinianos'un bu kapıdan içeriye girdiğini ve "Tanrım sana şükürler olsun bana böyle bir mabet yaptırdığın için" dediğini aktardı.
Ana mekanı örten, zeminden yüksekliği 55,6 metre, çapı kuzey-güney doğrultusunda 31,87 metre, doğu-batı doğrultusunda 30,86 metre olan kubbesini anlatan Cengiz, buraya Doğu Roma imparatorları kadar Osmanlı padişahlarının da özen gösterdiğini vurguladı.
Cengiz, depremlerde Ayasofya'nın zarar gördüğünü, özellikle 6, 9, 10 ve 14. yüzyıllardaki depremlerin yapıya büyük hasar verdiğine işaret ederek, Roma imparatorlarının bu hasarlarda gerekli onarımları yaptığını, Osmanlı padişahlarının da başta Fatih Sultan Mehmed olmak üzere yapıyı restorasyondan geçirdiklerini anlattı.
"Kubbe havada uçuyor gibi"
Papa Franciscus, ana mekanı örten kubbedeki yazıyı uzun süre inceleyerek, yazının ne ifade ettiğini sordu.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Haluk Dursun da kubbede Kur'an-ı Kerim'deki Nur Suresi'nin 35. ayetinin yazılı olduğunu belirterek, "Allah'ın yeryüzünün ve göklerin nuru olduğu" şeklinde ifadeler yer aldığını söyledi.
"Evet doğrudur, çok güzel" şeklinde cevap veren Papa Franciscus, kubbenin havada uçuyor gibi durduğunu belirtti.
Papa Franciscus, ayetin kendisine Fransızca aktarılmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
"Hepsi bir arada yer almaktadır"
Ayasofya Müzesi Müdürü Hayrullah Cengiz, daha sonra Papa Franciscus ve beraberindekileri, "Benim her zaman ziyaretçilerimi zevkle kabul ettiğim ve anlattığım mekanlardan birisi de bu mihrap ya da apsistir" diyerek, mihrabın önüne getirdi.
Cengiz, "Burada yukarıda Hz. Meryem ve kucağında çocuk İsa, sağ tarafta Arapça Allah, sol tarafta Peygamberimizin ismi Hz. Muhammed, hepsi beraber bir arada yer almaktadır" dedi.
Ana mekanın duvarlarında asılı olan, Sultan Abdülmecid (1839-1861) döneminde hattat Kadıasker Mustafa İzzet Efendi tarafından yazılan büyük yuvarlak hat levhaları hakkında bilgi veren Cengiz, bunların, "dünyanın en büyük hat levhaları" olduğuna dikkati çekti. Cengiz, bu hat levhalarının daha sonra birçok camiye örnek teşkil ettiğini dile getirdi.
Osmanlı imparatorlarının bilhassa cuma günleri ve kutsal gecelerde burada namaz kıldığını anlatan Cengiz, "Osmanlı padişahları çocuk yaştan itibaren bir meslek edinmeleri için eğitim alırdı. Padişahların birçoğu buraya bir şey bırakmaktan, emanet etmekten büyük hoşnutluk duymuşlardır" bilgisini verdi.
Papa Franciscus özel defteri imzaladı
Ayasofya Müzesi Müdürü Hayrullah Cengiz, heyete Roma imparatorlarının taç giyme törenlerinin yapıldığı alanı da gezdirdi. 7. yüzyıldan 15. yüzyıla kadar Roma imparatorlarının burada taç giydiğini aktaran Cengiz, burada 18 farklı taç bulunduğunu ve hepsinin Ayasofya'da kullanılan taçlar olduğunu söyledi.
Cengiz, yapıdaki en önemli Osmanlı eklentilerinden birisi Sultan I. Mahmud tarafından 1739'da yaptırılan kütüphane hakkında da bilgi verdi.
Papa Franciscus, Ayasofya Müzesi ziyaretinde, özel defterini de imzaladı.
Papa'dan çay yorumu
Ayasofya Müzesi Müdürü Hayrullah Cengiz, günün anısına Papa Franciscus'a iki tarihi kitabın tıpkıbasımını hediye etti.
Bunlardan biri, MS 1. yüzyılda Yunan hekim ve bitki bilimci Dioscorides'in, bitkilerin tedavi amaçlı kullanılmasıyla ilgili kırk yıllık tecrübesini topladığı, 9. yüzyılda da İstefan Basil tarafından Arapça'ya çevrilen "De Materia Medica/Kitabü'l Haşaiş fit't-tıb" tıpkıbasımı. Dünya kütüphanelerinde 17 adet Arapça elyazması bulunan eserin nüshalarından 5'i İstanbul'da bulunuyor.
Kitabı inceleyen Papa Franciscus, çayın çok faydalı olduğunu ve onun için de çok içildiğini söyledi.
Kitaplardan diğeri de Fatih Sultan Mehmed'in İstanbul'u fethinden sonra başlattığı ilmi çalışmaların bir örneği olan Ebu Zeyd El-Belhi'nin "Mesalihu'l-Ebdab ve'l-Enfüs" adlı eseri. Ruh ve beden, insan ve evren arasındaki birlikteliğe vurgu yapan ve psikolojik sağlığı içeren konuların bir araya toplandığı ilk kitap olma özelliğine sahip eserin bir nüshası "Şeyhu'l Hattatin" unvanıyla tanınan meşhur Hattat Şeyh Hamdullah tarafından Fatih Sultan Mehmed için bizzat kaleme alınmıştı.
Papa Franciscus da Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Haluk Dursun ile Ayasofya Müzesi Müdürü Hayrullah Cengiz'e, üzerinde resminin bulunduğu özel bastırılmış gümüş madalya verdi. Hediyenin, Franciscus'un ikinci yıl resmi madalyası olduğu öğrenildi.
Son alarak sunum mozaiğine ilişkin bilgi alan Papa Franciscus, MÖ 2. yüzyılda bronzdan yapılan Güzel Kapı'yı kullanarak müzeden ayrıldı.
Ezan eşliğinde ziyaret
Papa Franciscus'un Ayasofya Müzesi ziyareti sırasında Sultanahmet Camisi başta olmak üzere çevre camilerden okunan öğle ezanı duyulmaya başlandı. Papa Franciscus, 25 dakika süren müze ziyaretini ezan eşliğinde tamamladı.
Papa Franciscus'un Ayasofya Müzesi'nin mimarisinden çok etkilendiği ve ziyaretten çok memnun ayrıldığı öğrenildi.
Kısa bir süre Ayasofya Sıbyan Mektebi'nde istirahat eden Papa Franciscus, ilgililere teşekkür ederek Ayasofya Müzesi'nden ayrıldı.
Kedi yabancı basının ilgi odağı oldu
Papa Franciscus'un Ayasofya Müzesi ziyaretini Vatikan'dan gelen 14 kişilik gazeteci heyeti, TRT ve Anadolu Ajansı (AA) takip etti.
St. Antuan Kilisesi ve Bulgaristan'daki Katekümen Cemaati temsilcileri, vatandaşlar ve turistler, Papa Franciscus'a Ayasofya Müzesi'ne girişi sırasında sevgi gösterisinde bulundu.
Bu arada, Ayasofya Müzesi'nde yaşayan kedilerden biri ana mekana girince yabancı gazetecilerin ilgi odağı oldu. ABD Başkanı Barack Obama'nın Ayasofya Müzesi ziyaretinde sevdiği bir kedi popüler olmuştu.
Ayasofya Müzesi'ni 2006'da da Papa XVI. Benediktus ziyaret etmişti.
Papa Franciscus, Vatikan Temsilciliği'nde
Papa Franciscus, Sultanahmet Camisi ve Ayasofya Müzesi'ni ziyaretinin ardından Harbiye'deki Vatikan Temsilciliği'ne geçti.
Franciscus ve beraberindeki heyeti taşıyan konvoy, Gülhane Parkı'ndan geçerek Galata Köprüsü, Karaköy, Şişhane ve Taksim güzergahını kullandı. Konvoyun geçişi sırasında yollar trafiğe kapatıldı.
Vatikan Temsilciliği'nin önünde geniş güvenlik önlemi alındı. Temsilciliğe araç giriş çıkışına ve görüntü alınmasına izin verilmiyor.
İstanbul temasları
Papa Franciscus, 16.00'da Şişli'deki Saint Esprit (Kutsal Ruh) Katolik Kilisesi'ndeki ayine katılacak. Papa, Fener Rum Patrikhanesi'ni ziyaret edecek ve Patrik Bartholomeos ile özel bir görüşme yapacak. Papa Franciscus ve Patrik Bartholomeos, daha sonra Aya Yorgi Patrikhane Kilisesi'nde dua edecek.
Papa Franciscus, yarın tekrar Fener Rum Patrikhanesi'ne gidecek ve Bartholomeos ile ortak bir deklarasyona imza atacak, birlikte öğle yemeği yiyecek.
İstanbul'daki temaslarının ardından Papa Franciscus, akşam saatlerinde Türkiye'den ayrılacak. - İstanbul
Son Dakika › Güncel › Papa Franciscus'un Ayasofya Müzesi'ni Ziyareti - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?