TTB Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy, hakkında 4 yıl önce çıkarılan yakalama kararı gerekçe gösterilerek Ankara’da otel odasında saat 04.00’te gözaltına alındı. 3 bakanın devreye girmesi üzerine nöbetçi mahkemede ifade veren Gürsoy, 7 saat sonra serbest bırakıldı. Gürsoy, 2000’den beri kendisine tebligatın ulaşmadığını belirterek, "Bu bir hukuk devleti skandalıdır" dedi.
TTB BAŞKANI İŞTE BÖYLE SERBEST BIRAKILDI
TÜRK Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy, hakkında 4 yıl önce çıkarılan bir yakalama kararı olduğu gerekçesiyle Ankara’da kaldığı otelde sabaha karşı 04.00 sıralarında gözaltına alındı. Gürsoy, 3 bakanın devreye girmesinin adından çıkarıldığı nöbetçi mahkemede ifade verip, serbest bırakıldı. TTB, olayın İstanbul’da Vali ve Emniyet Müdürü hakkında suç duyurusunda bulunmalarının hemen arkasından meydana gelmesine dikkat çekti.
4 yıl önceki yakala emri
TTB’nin genel kuruluna katılmak üzere önceki gün Ankara’ya gelen Gürsoy, Tandoğan’da bulunan İçkale Oteli’ne yerleşti. Gürsoy’un kapısını sabaha karşı 04.00 sıralarında çalan polisler, hakkında İstanbul Beyoğlu 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 4 yıl önce çıkardığı ’yakalama emri’ bulunduğunu, bu yüzden gözaltına alınacağını söylediler. Polisler, 2000’de görev yaptığı bir kültür sanat derneğine ait derginin ön ödemelerinde yaşanan sorun nedeniyle, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturmada ifadesine başvurulmak üzere bu kararın alındığı bilgisini verdiler. Televizyonlarda programlara katılan, bakanlar ve cumhurbaşkanlarıyla görüşmeler yapan Gürsoy, böyle bir karardan haberi olmadığını söyledi. Polisler, Gürsoy’u karakola getirdikten sonra sağlık kontrolünden geçirmek üzere Keçiören Adli Tıp Kurumu’na götürdü. Gürsoy daha sonra Ankara Emniyet Müdürlüğü İnfaz Büro Amirliği’ne götürüldü.
3 bakan devreye girdi
Olayın duyulması üzerine, İçişleri Bakanı Beşir Atalay, emniyet yetkililerini arayarak bilgi aldı. Atalay’ın ardından, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin ile Sağlık Bakanı Recep Akdağ da hem TTB hem de emniyet yetkilileriyle görüştü. Polisteki işlemleri yaklaşık 7 saat süren Gürsoy, Ankara Adliyesi’ne sevk edildi. Nöbetçi 11. Sulh Ceza Mahkemesi’nde hákim karşısına çıkan Gürsoy, ifadesi alındıktan sonra hakkındaki ’tutuklama kararı’ kaldırılarak serbest bırakıldı.
Hukuk devleti skandalı
Adliye çıkışında açıklama yapan Gürsoy, 2000’den itibaren kendisine herhangi bir tebligatın ulaşmadığını belirterek, şunları söyledi: "2004’ten beri de beni bir türlü adresimde bulamıyorlar. Ne hikmetse. O sıralarda İstanbul Tabip Odası Başkanı’yım. 2 yıldan beri Türk Tabipleri Birliği Başkanı’yım. Türkiye’de, demokrasinin profilini gösteren bir tablo yaşandı. Geçtiğimiz günlerde yaşanan şiddet eyleminin başka bir planda tekrarından ibaret bu. Olayın bütününe baktığınız zaman, bu bir hukuk devleti skandalıdır."
Hakkında gıyabi tutuklama kararının çıkartıldığını, ancak kendisine herhangi bir tebligat yapılmadığını söyleyen Gürsoy, dava dosyasının, avukatların özel gayretleri ile İstanbul’dan getirtilebildiğini anlattı. Gürsoy, "Bu geceyi, belki birkaç geceyi, nezarette belki de cezaevinde geçirme olasılığı da vardı" dedi.
Dosyalar böyle saklanır
Gürsoy, "Bu olayın zamanlamasını 1 Mayıs kutlamalarına ilişkin yaptığınız açıklamalara mı dayandırıyorsunuz?" sorusuna ise şu yanıtı verdi: "Bunu iddia etmek mümkün değil şu anda. Ama Türkiye’de bu tip işlerin içinde olan herkes bilir ki, böyle konularla uğraşan insanlar hakkında böyle hiçbir sonuç getirmeyecek dosyalar, gerektiği zaman kullanılmak için bir tarafta saklanır."
Valilik: Polise gece bilgisi
Gürsoy, 04.00’te gözaltına alınmasından Ankara Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz’ın haberinin olduğunu savundu. Gürsoy, Yılmaz’ın, Prof. Dr. Zafer Üskül’e, "Ben onlara sabah 07.00’de alın demiştim" bilgisini verdiğini söyledi. Valilikten yapılan açıklamada da, otellerde kalan vatandaşlara ait bilgilerin online sistemle kayda girdiği, aranan kaydı bulunan kişilerle ilgili bilgilerin de polis merkezlerine 02.00-04.00 saatleri arasında ulaştığı bildirildi.
TTB: Suç duyurusundan sonra bu olay anlamlı
TÜRK Tabipleri Birliği Merkez Konseyi tarafından, Konsey Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy’un gözaltına alınması kınandı. Açıklamada, şöyle denildi:
1 Mayıs günü İstanbul Şişli Etfal Hastanesinde emniyet kuvvetlerinin hastaların da bulunduğu ortamda gaz bombası kullanması üzerine İstanbul Valisi ve Emniyet Müdürü hakkında 2 Mayıs 2008 günü yapmış olduğumuz suç duyurusunu takiben böyle bir olayın yaşanmış olmasını anlamlı bulduğumuzu belirtiriz.
Ülkemizin en önemli meslek-demokratik kitle örgütlerinden olan TTB’nin Başkanı’na yönelik muameleyi kabul etmediğimizi, bizlere demokrasi utancını yaşatanlardan sorulacak hesabımızın olduğunun bilinmesini isteriz.
TTB, Gürsoy’a gözaltı ve 1 Mayıs olaylarını protesto için yarın İstanbul Valiliği önüne siyah çelenk bırakacak.
Tam bir ’demokrasi ayıbı’
Süleyman Çelebi (DİSK Genel Başkanı): Olay demokrasi ayıbı diye geçiştiremeyecek kadar düşündürücüdür. Muhalefetin sindirilmesine dönüşen geceyarısı operasyonları sınır tanımıyor.
Mehmet Soğancı (TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı): Tam bir demokrasi ayıbı. AKP’nin emek-meslek örgütlerine yönelik zorbaca darbe günlerini hatırlatır uygulamalarını protesto ediyoruz.
İsmail Hakkı Tombul(KESK Genel Başkanı): Benzerine darbe günlerinde rastlanır bir uygulamadır. Toplumsal muhalefete ve demokratik kamuoyuna gözdağı verme girişimidir.
Murat Karayalçın(SHP Genel Başkanı): Prof. Gürsoy’un gözaltına alınmasından büyük üzüntü duyduk. Sabah baskınlarını biliyoruz. Sevgili İlhan Selçuk da böyle götürülmüştü. Sabahın 4.5’unda Türkiye Cumhuriyeti ile yaşıt bir yazarımız gözaltına alınmıştı.
Önder İşleyen (ÖDP Genel Başkan Yardımcısı): 1 Mayıs’ın hemen ardından gelen böylesi bir gözaltı emek ve demokrasi güçlerine gözdağından başka bir şey değildir.
Son Dakika › Güncel › Otelde 04.00 Gözaltısı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?