DUYGU YENER - Kanser hastası çocukları Tahir'in şifa bulması umuduyla Türkiye'ye gelen Azeri çift, maddi imkansızlıklar nedeniyle tedaviyi devam ettirmekte güçlük çekiyor.
Nahçıvan'da yaşayan Sebuha ve Gültekin Javadov çiftinin 2,5 yaşındaki çocukları Tahir'e, henüz 4 aylıkken beyinden tüm vücuda mesaj taşıyan sinir sistemi kaynaklı nöroblastam kanseri teşhisi konuldu.
Aile, Nahçıvan'da hastalığa çare bulamayınca tedavi için Türkiye'ye gelmeye karar verdi.
Çocuklarının sağlığına kavuşması için tüm mal varlıklarını satmak zorunda kalan Javadov ailesi, yaklaşık 2 yıldır Türkiye ve Nahçıvan arasında mekik dokuyor.
Buradaki tedavi süreci Hacette Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde devam eden küçük Tahir'in ailesi, son dönemde maddi imkansızlıklar yaşamaya başladı.
Altındağ Belediyesi sahip çıktı
Tüm mallarını sattıkları için tekrar Nahçıvan'a dönemeyen aile, Ankara'da kaldıkları otelin parasını da ödeyemeyince dışarıda kaldı.
Ailenin imdadına ise Altındağ Belediyesi yetişti. Javadov ailesinin yaşadığı sıkıntıdan haberdar olan belediye yetkilileri, zor durumdaki hasta ve yakınlarını misafirhaneye yerleştirdi.
Aile, barınma sorununu çözmesine karşın bu kez de tedavi masraflarını karşılayamadığından hastaneye borçlandı.
Aldıkları borçlarla tedavi sürecini devam ettiren aile, sorunlarının tamamıyla çözümü için yetkililerin kendilerine yardım eli uzatmasını bekliyor.
"Doktorlar 'kemoterapi alamaz, yaşamaz' dedi"
Yaşadıklarını AA muhabirine anlatan baba Sebuhi Javadov, oğlu Tahir'in henüz 4 aylıkken karnında şişlik ortaya çıktığını, doktora götürdüklerinde yapılan tetkiklerde kanser teşhisi konulduğunu aktardı.
Nahçıvan'da onkoloji hastanesi bulunmadığını, tedavi için ilk olarak Erzurum'a, oradan da Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne geldiklerini anlatan Javadov, "Biyopsi yapıldı ve bir kür kemoterapiden sonra Azerbaycan'a döndüğümüzde durumu giderek kötüleşti." dedi.
Nahçıvan'da ayda 100 dolar maaşla çalıştığını ifade eden Javadov, tedavi için geldikleri Türkiye'de otel masrafları da dahil 30 bin liradan fazla para harcadıklarını söyledi.
Paraları bittikten sonra ülkelerini geri döndüklerini belirten Javadov, "Oradaki doktorlar 'kemoterapi alamaz, yaşamaz' dedi. Köyümüze geri döndükten bir süre sonra iyileştiğini zannettik. Yüzünde şişlik ortaya çıkınca Erzurum'a götürdük, orada yine onkoloji hastanesine gitmemiz gerektiğini söylediler. O zaman kemoterapi alabilseydi bitecekti. Ameliyat olması ve ışın tedavisi alması gerektiği söylendi. Paramız yok, köye de geri dönemiyoruz, herkese borçlandık. Elimizde ne var ne yok hepsini sattık, parasız kaldık." dedi.
Javadov, 21 günde bir Türkiye'ye geldiklerini ve bir haftadır hastanede olduklarını belirterek, hastaneye borçlandıklarını ve bunu ödeyecek durumlarının olmadığını söyledi.
Javadov, "Burada bulunduğumuz için maaş alamıyorum. Yardım ederlerse çok mutlu oluruz. Kurtulma şansı da var. Cumhurbaşkanından, Sağlık Bakanından kendimiz için değil çocuğumuz için yardım istiyoruz. Çocuğumuzun sağlığına kavuşma şansı var ancak paramız yok." dedi.
Tahir'in ablasını ve dedesini çok özlediğini anlatan baba Javadov, "Tedavi sırasında çok sıkılıyor, hastaneden çıkınca 'Baba buradan kaçalım. Doktorlar bizi görmesin, yakalarlarsa bizi bırakmazlar.' diyor." ifadelerini kullandı.
Anne Gültekin Javadov ise yaşadıklarını anlatırken gözyaşlarına hakim olamadı. Çok zorluk çektiklerini ifade eden Javadov, "Acısı oluyor dayanamıyorum. Buraya geliyorum, kızımı özlüyorum. Nahçıvan'da da olmuyor, Türkiye'de de olmuyor. Nahçıvan'a gidince oğlum hastalanıyor." dedi.
Oturma izni alamadıkları ve kalacak yer sıkıntısı çektikleri için kızını Türkiye'ye getiremediğini belirten Javadov, "Burada belediyenin konukevinde kalıyoruz. Hiç kimseden kötülük görmedik şu ana kadar. Tek isteğimiz birilerinin bize yardım etmesi. Çocuğumun iyileşmesini istiyorum. Cumhurbaşkanından, Sağlık Bakanından yardım istiyorum eğer imkanları varsa." diye konuştu.
Tahir'in tedavisi için bir kür daha kemoterapi alması gerektiğini dile getiren anne Javadov, tedavi masrafının en az 3 bin lirayı bulduğunu söyledi. Javadov, "Uzun bir süreç var önümüzde. Oturma iznini de aldıktan sonra tedaviye devam edeceğiz. Çocuğumun iyileşme şansı var." diye konuştu.
Bebeklik çağındaki çocuklarda görülüyor
Türkiye'de her yıl yaklaşık 2 bin 500 çocuğa kanser teşhisi konuluyor. Bu çocukların yaklaşık yüzde 10'unu nöroblastom vakaları oluşturuyor.
Nöroblastom, çocukluk çağı kanserleri arasında kafatası dışında en sık görülen solid tümör. Bebeklik çağında ise en sık görülen kanser türü. Nöroblastom vakalarının yüzde 50'ye yakını bebeklik çağındaki çocuklar.
Son Dakika › Güncel › Nahçıvanlı Aile 2,5 Yaşındaki Tahir'e Türkiye'de Şifa Arıyor (2) - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?