Müsiad Sakarya Basını İle Bir Araya Geldi

Sakarya Basını ile dernek hizmet binasında bir araya gelen MÜSİAD Sakarya Şube Başkanı Ahmet Genç ve Yönetim Kurulu üyeleri, birlikte yaptıkları kahvaltının ardından gündeme ilişkin konulara değindi. Nepal'da yaşanan deprem, raylı sistem, MÜSİAD'ın 23. Olağan Genel Kurulu, MÜSİAD'ın Anket değerlendirmesi, veri analizi ve analiz raporları, Sakarya'nın Otomotiv üssü olması müjdesi konularına değinildi. Başkan Genç ayrıca,kendisine yöneltilen sorular karşısında Partilerin seçim vaatlerindeki asgari ücret, AVM'lerin esnaf üzerindeki etkileri, yeni açılacak avmnin etkisi, ortaklık kültürü konularına açıklık getirdi.

MÜSİAD Sakarya Şube Başkanı Ahmet Genç'in konuşma metni aşağıdaki gibidir:

"Görevi teslim aldığımız günden buyana yaklaşık 3,5 ay geçti sizlerle bir basın toplantısı yaparak görüşlerimizi, çalışmalarımızı açıklamak için tekrar bir aradayız. Geçen bu süreci kurumumuzun, sorun alanlarını daha detaylı inceleyerek ve çözüm önerileri üzerinde bütün ekibimle birlikte çalışarak geçirdik. Göreve geldiğimiz andan bugüne temel stratejileri, politikaları, tercihleri sizlerle paylaşmak için bu basın toplantısını tertipledik.

MÜSİAD olarak derin üzüntü duyuyoruz

Resmi verilere göre, 7,8 şiddetiyle son 80 yılın en şiddetli depremini yaşayan Nepal halkının acısından, MÜSİAD olarak derin üzüntü duyuyoruz. Deprem 7 binden fazla can aldı. 14 binden fazla da yaralı var. Depremin meydana getirdiği hasarın büyüklüğü, can ve mal kayıplarını çok iyi bilen bir ülke olarak, yaşanan acıları paylaşıyor en kısa zamanda yaraların sarılmasını ümit ediyoruz. Nepal halkına ve hükümetine geçmiş olsun dileklerimizi sunuyoruz. Ayrıca ölenler arasında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmaması tesellimizdir.

Raylı sistem be yerli otomobil müjdesi

MÜSİAD olarak bizler ekonominin ve sanayinin gelişmesinde önemli payı olan lojistik konusunu önemsiyoruz. Bunun için üzerimize ne düşüyor ise yapmaya hazırız ve yaptığımıza inanıyoruz. 18 Nisan 2015 tarihinde "2023 Hedefinde Raylı Sistem ve Ulaşımdaki Yeri" konulu bir panel gerçekleştirdik. Panelde Sakarya'mızın Otomotiv üssü olmasının yanı sıra gelecekte ülkemizde yerli sanayinin ana damarlarından biri olması beklenen Raylı Sistemler İhtisas Bölgesi olması yönünde yapılan çalışmalar ilgili kurumlara iletildi. Cumhurbaşkanımız Sakarya'da yapmış olduğu toplu açılış töreninde yerli otomobil müjdesi verdi. Ancak yetkililer tarafından henüz bu konuda bir adım atılmadı. MÜSİAD olarak yerli otomobilin şehrimize gelmesi için hiçbir fedakârlıktan kaçınmayacağımızı herkesin bilmesini isterim.

MÜSİAD 23. Olağan Genel Kurulu

Geçtiğimiz günlerde MÜSİAD 23. Olağan Genel Kurulunu icra ettik. Genel Kurulumuzda yeniden Sayın Nail OLPAK Genel Başkan olarak seçilmiştir. 11.000'i aşan üyesi ile MÜSİAD; 45.000'e yakın işletmeyi temsil eden ve yaklaşık 1.600.000 kişiye istihdam sağlayan, Yurt içinde 86 irtibat noktası bulunan, üyelerinin sorunlarını, görüş ve önerilerini kamu kurum ve kuruluşlarına yerinde ileten, Çin'den ABD'ye 72 Ülkede 164 Noktada hizmet veren Ülkemizi hem Yurtiçinde hem de Yurtdışında büyük bir özveri ile temsil eden kuruluştur.

Satınalma Müdürleri Endeksi

Satınalma Müdürleri Endeksi (SAMEKS) MÜSİAD'ın Anket derlemesi, veri analizi ve analiz raporlaması yapan, reel sektörün dinamiklerini doğru bir şekilde yansıtarak piyasa yapıcıların sağlıklı kararlar almasında önemli katkılar sağlayan bir veri sistemidir. SAMEKS'te iş yerlerinin ekonomik faaliyetlerinin gidişatına dair değerlendirmeler temel alınmaktadır. Akademisyenlerin desteği ile bin yüz iş yerinden beş yüzünün satın alma müdürleri ile yapılan görüşmeler neticesinde elde edilen verilere göre "Nisan ayında sanayi endeksi önceki aya göre 3,31 puan azalarak 55,25 değerine, hizmet endeksi ise bir önceki aya göre 3,81 puanlık azalış göstererek 55,69 puana düşmüştür. Bileşik Endeks Nisan ayında da 50 baz puanının üstüne çıkarak 52,85 puan olarak ölçülmüştür. Nisan ayındaki 52,85 puanlık SAMEKS Bileşik Endeksi bizlere Türkiye'de ekonominin büyümeye devam ettiğini fakat ivme kaybettiğini gösteriyor. Türk Lirası'nın, gelişmekte olan diğer ülke para birimleri karşısında negatif yönde ayrışmasıyla, Dolar/TL kurunun rekor seviyelerde seyretmesi Türkiye ekonomisi için bir risk unsuru oluşturmaktadır, ancak bu durumun olumlu yansımaları vardır. Kurun yüksek oluşu ithalatın azalmasına ihracatın artmasına yol açmaktadır. Petrol fiyatlarındaki düşük seyrin devam etmesi de cari açık üzerindeki olumlu etkisini sürdürmektedir. Bu gelişmeler ışığında, 2015 yılı Şubat ayında cari açık %4,4 oranında daralmış, yıllık bazda ise cari açık düşüş eğilimini sürdürerek 42,8 milyar$ seviyesine gerilemiştir. Küresel ekonomideki bu gelişmelerin Türkiye'yi de etkilediğini belirtmek isterim. Bu gelişmeler Türkiye ekonomisinin büyüme potansiyelini sınırlandırmaktadır. Türkiye ekonomisinin önümüzdeki aylardaki seyrinde iç ve dış politikanın yanı sıra uluslararası piyasaların, özellikle Amerikan Merkez Bankası (FED) ve Avrupa Merkez Bankası (ECB) politikalarının etkili olmaya devam etmesi beklenmektedir.

25. Dönem Milletvekili Genel seçimi için arzumuz

Giderek yaklaştığımız 25. Dönem Milletvekili genel seçimi için arzumuz; ilimizde seçim çalışma ve faaliyetlerinin, her şeyden önce birlik beraberlik ve barışın kazandığı bir süreç olmasıdır. Karşılıklı sevgi saygı ve hoşgörünün hâkim olduğu, gürültü ve çevre kirliliğinden uzak huzurlu bir ortamda ülkemize örnek teşkil edecek şekilde bir seçim sürecinin tamamlanmasıdır. Mevcut seçim gündemine şöyle bir göz attığımızda, memleket meselelerinin konuşulduğu bir seçim süreci yerine mahalle kavgası havasında birbirine sataşma hakaret içerikli söylemlerden biz rahatsızlık ve üzüntü duymaktayız. Temennimiz birlik ve beraberlik mesajlarının slogan olarak kullanıldığı, ortak dilin hâkim olduğu, geleceğin en iyi biçimde inşa edilmesi için üretilen fikirlerin sunulduğu, tartışıldığı bir süreç olmasıdır.

Tarımsal gelişim

Toprak, eskiden olduğu gibi günümüzde de en az gelişmiş ülkelerden, gelişmiş toplumlara kadar tüm kesimler için ekonomik, sosyal ve politik açıdan önemini korumaktadır Bunun en temel nedeni, toprağın çoğaltılma olanağı olmayan tek üretim aracı olması, buna karşılık toprağı kullanan dünya nüfusunun hızla artmasıdır. Ülkeler ekonomik olarak ne kadar gelişirse gelişsin, tarımsal gelişimini sağlanmadan topyekün bir kalkınmanın söz konusu olamayacağı bilinci ile sektörde ilerlemenin sağlanması için gerekli tüm tedbirleri almaktadırlar. Türkiye'de tarım sektörünün iyileştirilmesi ve kırsal alanda yapılmış olan arazi birleştirme yasası ülkemizde arazi toplulaştırması sürecinin en önemli kısmını teşkil etmektedir. Fazla parçalanmış, dağılmış arazilerin modern işletmecilik esaslarına göre birleştirilmesi gerekmektedir. Devletin yapacağı gerek zorlayıcı, gerekse teşvik edici yasal düzenlemeler ile bu konuda ilerleme sağlanabilir.

Ermeni Tasarısı

Geçtiğimiz günlerde Avrupa Parlamentosunun (AP) hiçbir hukuk kararına dayanmadan Ermeni Tasarısını kabul edip Türkiye'yi suçladığına şahit olduk. Ülkemiz adına böyle bir şeyi kabul etmemiz kesinlikle kabul edilemez bu karar bizim için bir hiç hükmündedir.

Avrupa Parlamentosunca alınan bu tek yanlı ve önyargılı karar adaleti kendine düstur etmiş hiçbir kişi ve kurum tarafından da asla kabul edilemez. Türkiye'yi sıkça vurgu yaptığı hak, hukuk, adalet kriterleri açısından yargılayan AP'nin böyle bir tutum takınması, ileri sürdüğü kavramlarla, değerlerle çelişmektedir. 1915 olaylarını tüm yönleriyle ortaya çıkarılmasını en çok arzu eden ülke biziz. 1915'te yaşananları tüm yönleriyle ve objektif olarak ortaya çıkaracak olan ehliyeti, liyakati, görevi olmayan parlamentolar değildir. Bu işi ortaya çıkaracak olan tarihçilerdir. 1915 olaylarının araştırılması için bizim arşivlerimiz açıldı. Ermeniler de arşivlerini açsın ve tarafsız bir araştırma komisyonu kurulsun tarih aydınlatılsın. Gerçek ancak bu şekilde ortaya çıkar. Aksi takdirde ancak kendileri söyler kendileri dinler.