Erdoğan: Bak Miçotakis, Eğer Bir Yanlış Yapmaya Kalkarsan Çılgın Türkler Yürür, Bunu Bilesin

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'e hitaben, "Artık güçlü bir Türkiye var. Yunanistan şöyle demiş, bu böyle demiş… Bak, diyorlar ki 'Bu, Tayfun diye bir füze üretti Türkiye. Ama bu Atina'yı vurursa ne olacak?' ya bizim Atina'yı vurmak gibi bir derdimiz yok, yeter ki siz akıllı olun. Adaları silahlandırmaya kalkarsanız biz, eli kolu bağlı mı duracağız? Bak Miçotakis, yine sağda solda konuşuyorsun. Şunu iyi bil; eğer bir yanlış yapmaya kalkarsan çılgın Türkler yürür, bunu bilesin. Ama akıllı uslu durursan bizim seninle işimiz yok" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün İstanbul'daki Esenyurt Meydanı'nda düzenlenen Esenyurt Eğitim Kampüsü Temel Atma Töreni'ne katıldı. Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, "Türkiye'yle savaşa girmeyeceğiz" diyen Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'e yanıt verdi. Erdoğan, şunları söyledi:

"Biliyorsunuz, ben temel atma törenlerine gitmem. Bay Kemal, musluk açma törenlerine gidiyor biliyorsunuz. Bizim işimiz çok farklı. 2022-2023 eğitim-öğretim yılının ilk dönemini bugün başarıyla tamamlayan öğretmen ve öğrencilerimizi tebrik ediyorum.

Son 20 yılda İstanbul'umuza eğitim alanında toplam ne kadar yatırım yaptık biliyor musunuz? 90 milyarlık yatırım yaptık. Sadece İstanbul'a, sadece eğitimde. Sevgili kardeşlerim, sevgili hemşerilerim; sadece bu sene, yaklaşık 1 yılda 17 milyar liralık yeni eğitim yatırımı yapıyoruz. Amacımız, İstanbul'un, eğitimdeki performansıyla diğer vilayetlerimize örnek olmasını, öncülük yapmasını sağlamaktır. Son olarak, eğitim ordumuza kazandırdığımız 20 bin yeni öğretmenden 10 bininin atamasını İstanbul'a gerçekleştirdik. Zira İstanbul'a ayrı bir önem veriyoruz. Böylece şehrimizin öğretmen ihtiyacını büyük oranda gidermiş olduk. Öğretmen sayısındaki bu iyileşme sayesinde ortalama sınıf mevcutlarını çok daha aşağı çektik. Öğrencilik yıllarımızda sınıflarımızda öğrenci mevcudu ne idi? 60, 70, 100. Öyle durumlardaydı. Ama şimdi durum farklı. Bugün, Esenyurt'umuzun marka değerini artıracak modern bir külliyenin inşasına başlıyoruz.

"MEYDANLARDA BOL KESEDEN ATIP TUTUP, MİLLET YETKİ VERİNCE BAHANE ARAYANLARDAN OLMADIK"

Bizim siyasetimiz, eser siyasetidir. Biz, halka hizmeti hakka hizmet olarak gören icraat odaklı çalışan bir hükümetiz. Belediye başkanlığı, başbakanlık, cumhurbaşkanlığı dahil olmak üzere 40 yıldan fazladır bu anlayışla milletimizin huzurundayız. Siyasi hayatımızın hiçbir aşamasında milletimize hizmet davasından asla sapmadık, asla taviz vermedik. Vatandaşımıza neyi taahhüt ettiysek göreve gelince de onu çok daha fazlasıyla yerine getirmeye gayret ettik. Meydanlarda bol keseden atıp tutup, millet yetki verince bahane arayanlardan, mazeretlerin arkasına saklananlardan olmadık. Hokkabazlık siyasetinin bizim tarihimizde de kitabımızda da tasavvurumuzda da asla yeri yoktur.

Bay Kemal SSK'nın genel müdürü olduğunda hastanelerimizin halini biliyorsunuz, değil mi? Ah ah. Savaş Ay hayatta olsa da bunun filmlerini tekrar gösterse.

"DAHA PARİS'İ BİLE GÖRMÜŞ DEĞİLLER"

Pazar günü Kağıthane- İstanbul Havalimanı Metro Hattı'nı açıyoruz. Geçenlerde bir şey oldu. Bu Altılı Masa'dan birileri metroya binmişler. Metroya binmişler de metroda vatman yok, kendiliğinden gidiyormuş. Konuşuyorlar, 'Ya bu Paris'te bile yoktur.' Allah-u alem, daha Paris'i bile görmüş değiller. ya biz bunları yapalı… Unuttuk, unuttuk. Siz neredesiniz ya? Vah zavallılar ya. Bizim icraatımızın ulaştığı yerlere bunların hayalleri bile ulaşamaz.

"KIZLARIMIZI CEHALETTEN ÇEKİP KURTARDIK"

İnsanımızın hafızasında derin yaralar açan 8 yıllık kesintisiz eğitim yerine, 4 artı 4 artı 4 olmak üzere zorunlu eğitimi 12 yıla çıkardık. Evlatlarımıza, çok geniş bir yelpazede, kendi kabiliyetlerine ve isteklerine uygun dersleri seçme imkanı yetirdik. Yasakları ve çocuklarımıza yönelik adaletsizlikleri bertaraf ederek eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirdik. Göreve geldiğimizde her 100 kızımızdan sadece 39'u ortaöğretime devam ediyorken bugün ne oldu biliyor musunuz? Bugün 95'e yükseldi. Yani biz, kızlarımızı cehaletten çekip kurtardık. Bunu başardık. Şimdi de onların standardını yükseltiyoruz. Sadece lisans değil, lisansüstü bunları başarmamız lazım. Artık devletimizin birçok kademesinde kızlarımız var mı, kadınımız var mı? Artık vali oluyor mu, yargıda mensubiyet kazanıyor mu? Asker, subay oluyor mu? Bunları hep beraber, Cumhur İttifakı olarak aldığımız kararla ne yaptık, başardık ve yürüyoruz. Şimdi geliyor 2023. Hazır mıyız? Sandıkları patlatıyor muyuz? Cumhur İttifakı olarak el ele, omuz omuza sandıklara yürüyor muyuz? Artık sayılı haftalardayız. Ben size inanıyorum.

"İSTANBUL'DAKİ MİLLETVEKİLİ SAYILARININ KAHİR EKSERİYETİNİ CUMHUR İTTİFAKI OLARAK ALMAMIZ GEREKİYOR"

İstanbul'daki milletvekili sayılarının kahir ekseriyetini Cumhur İttifakı olarak almamız gerekiyor, değil mi? Esenyurt'u sıfırlamanız lazım, bak ona göre. Esenyurt'tan diğerlerine bir şey kalmaması lazım. Geçen seçimlerde bir yanlış oldu, bu yanlışın bir daha olmaması lazım. Birileri olmadık bahanelerle evlatlarımızın eğitim hakkını gasp ederken biz evlatlarımızla okullar arasına konulan engelleri tek tek kaldırdık. Aynı şekilde, 28 Şubatçı zihniyet tarafından kasıtlı bir biçimde atıl bırakılan mesleki eğitim kurumlarımızı yeniden ihya ettik.

"6 ŞUBAT İTİBARIYLA OKUL ÖNCESİ EĞİTİMDE YER ALAN TÜM YAVRULARIMIZA YEMEK DESTEĞİNDE BULUNACAĞIZ"

Okul öncesi eğitim kurumlarındaki miniklerimiz için şimdi bir adım daha atıyoruz. Halihazırda 1,8 milyon öğrenciye ücretsiz olarak verdiğimiz yemek uygulamasını, Bay Kemal hep yalan söylüyorsun, yemeklerimle ilgili söylüyorsun, bak resmi rakam veriyorum, çok yakında 5 milyon öğrenciye bu rakamı çıkaracağız. 6 Şubat itibarıyla okul öncesi eğitimde yer alan tüm yavrularımıza yemek desteğinde bulunacağız.

"EĞER BİR YANLIŞ YAPMAYA KALKARSAN ÇILGIN TÜRKLER YÜRÜR"

Siyaseti ve medyasıyla yabancıların da yakından takip ettiği… Bugün gazeteciler sordu bana, İngiliz The Economist, bizimle ilgili yine bir şeyler söylemiş. Dedim, 'Ya Türkiye'nin kaderini İngiliz The Economist mi belirleyecek?' Benim milletim belirleyecek, milletim. Benim Mehmet'im, Ahmet'im, Hasan'ım, Ayşe'm, Fatma'm; onlar belirleyecek. George kim ya? Helga kim ya? Onlar, kendi ülkelerinin şu anda kaderini belirleyemiyor. Millet sokakta aç, açık; ne yapacaklarını bilmiyorlar. Fransa öyle, İngiltere öyle, Almanya'sı öyle. Ama Türkiye, böyle.

2023'te hata yapma lüksümüz yok. Ülkemizin yeniden eski Türkiye'nin kavga ve kriz iklimine sürüklenmesine izin veremeyiz. Evlatlarımızın geleceğini, daha şimdiden kriz tellallığına soyunanların insafına terk edemeyiz. Milletimizin gurur kaynağı olan savunma sanayii göreve geldiğimizde ne kadarı yerliydi? Yüzde 20. Şimdi ne kadar? Yüzde 80. Nereden nereye. Bu, çalışarak oldu. Yatarak olmadı. Şimdi dünyanın değişik yerlerine İHA'larımız, SİHA'larımız gidiyor; Akıncılarımız gidiyor. Daha neler neler gidecek. Artık güçlü bir Türkiye var. Yunanistan şöyle demiş, bu böyle demiş... Bak, diyorlar ki 'Bu, Tayfun diye bir füze üretti Türkiye. Ama bu Atina'yı vurursa ne olacak?' ya bizim Atina'yı vurmak gibi bir derdimiz, yok yeter ki siz akıllı olun. Adaları silahlandırmaya kalkarsanız biz, eli kolu bağlı mı duracağız? Bak Miçotakis, yine sağda solda konuşuyorsun. Şunu iyi bil; eğer bir yanlış yapmaya kalkarsan çılgın Türkler yürür, bunu bilesin. Ama akıllı uslu durursan bizim seninle işimiz yok. Biz, nice ihanete rağmen 20 yıldır sabırla, azimle, fedakarlıkla bugünlere getirdiğimiz stratejik projelerimizi, hamlelerimizi 3-5 muhterisin keyfine teslim edemeyiz.

Ülkemizin boynuna geçirilmeye çalışılan esaret zincirini bugüne kadar nasıl kırdıysak 85 milyon olarak hepimizin ortak görevi nedir, işte bunu iyi kavrayacağız. Yüreğinde millet ve memleket sevdası olan tüm vatandaşlarımızın, 'Yeter, söz de karar da gelecek de milletindir' çağrısına katılacağına inanıyorum."