Bursa Tabip Odası, Yenişehir, Mustafakemalpaşa ve Karacabey İlçelerinde çalışan mevsimlik işçilerin dramını gözler önüne serdi. 20 yıldır Bursa'nın ilçelerinde çalışan mevsimlik işçilerin kötü yaşam koşulları hala değişmedi.
Her yıl Yenişehir, Mustafakemalpaşa ve Karacabey İlçelerine Nisan- Mayıs aylarında tarımda çalışmak için Şanlıurfa, Mardin ve Diyarbakır'dan gelen mevsimlik işçilerin sağlıksız ve zorlu yaşam koşulları hala değişmedi. Bursa Tabip Odası tarafından 2010 yılında gündeme getirilen ve Bursa Valiliği'ne sunulan kötü koşullar için yeterli düzenlemeler yapılmadı. Tabip Odası'nın bu yılda Bursa Barosu, Nilüfer Kent Konseyi ve akademik odalar ile birlikte hazırladığı rapor mevsimlik işçilerin dramını bir kez daha gözler önüne serdi. Akademik Odalar Yerleşkesi'nde Bursa Tabip Odası adına basın açıklaması yapan Dr. Alpaslan Türkkan, Türkiye'de sayılarının 2 milyon ulaştığı tahmin edilen gezici işçilerin, kayıt dışı olduğunu belirtti. Mevsimlik işçilerin ağırlıklı olarak, Güneydoğu, İç ve Doğu Anadolu'dan geldiğini dile getiren Dr. Türkkan, 14 Eylül'de Karacabey'in Ortasarıbey, Ovasemen köyleri ve Mustafakemalpaşa'daki Çeltikçi Belde sınırlarındaki 5 kampı gezerek yaşam koşullarını ve sorunları tespit ettiklerini kaydetti. Dr. Türkkan, 300 çadır ve bin 500 vatandaşın kaldığı kampların insan sağlığı için uygun olmadığını vurguladı. Tarım işçilerinin zor yollarla kamp alanlarına geldiğine dikkat çeken Dr. Türkkan, çadır kampların yerleşim yerleri dışında, ulaşımı zor yerlere kurulduğunu söyledi.
'HAYVANSAL GÜBRELERLE ÇADIRLAR YAN YANA'
Dr. Türkkan, tuvaletlerin ve çadırların derme çatma yapıldığını ve sağlıksız olduğunu belirtti. Dr. Türkkan, "Köylülerin gübre attıkları alanlarda naylon çadırlar kurulmuş. Evsel atıklar kamp alanlarına açılan çukurlarda toplanıyor. Sağlık riski taşıyan bu atıklar herhangi bir şekilde toplanmıyor. Genel olarak tek çukurlu tuvaletler kullanılıyor. Yeterli ve sağlıklı su yok. Elektrik tesisatları ise açıkta. Çadırların zeminlerinde hiç bir şey yok. Aileleri ile birlikte gelen çocuklar okula devam edemiyor. Belli bir yaşa gelenler mevsimlik işçi olarak çalışıyor. Okuma yazma bilmeyenler var. Çadırlarda duran çocukların bazıları başıboş hayvanlar tarafından saldırıya uğruyor" dedi.
'SALGIN HASTALIK HER AN ÇIKABİLİR'
Dr. Türkkan, 2010 yılında mevsimlik işçiler için hazırlanan genelgeye uyulmadığının altını çizerek, işçilerin hiçbir sosyal güvenceleri olmadığını kaydetti. Kamplarda salgın hastalığın her an çıkabileceğini ifade eden Dr. Türkkan, iş kazalarının çok fazla olmasına rağmen işçiler tarafından bildirilmediğini ve kayıtlara geçmediğini vurguladı. Hiçbir ailenin kırmızı et yiyemediğini kaydeden Dr. Alpaslan Türkkan, ücretlerin ise erkeklerde 35 ile 40, kadınlarda 30 TL olduğunu belirtti.
'DİNSEL VE ETNİK AYRIMCILIĞA UĞRUYORUZ'
İşçilerin bazen ücretlerini alamadığını anlatan Dr. Türkkan, "Gezici işçiler dinsel ya da etnik olarak yerel halkın kendilerini ayırdığını düşünüyor. Suriye'deki çadır kentlerdeki durumların kendilerinden iyi olduğunu söylüyorlar. Devlet isterse bu sorunları çözebilir. Sorunlar yıllardır devam ediyor ve çözüm için yerel yönetimlere büyük görev düşüyor. Muhtarlar ve yöneticiler tarım işçilerinin yaşam koşullarının iyileştirilmesinde etkili. Bu işçiler 20 yılı aşkın bir süredir buraya geliyorlar. Mevsimlik işçiler ve yöre halkı arasındaki sosyal ilişkiler geliştirilmeli. Politik kararlılıklar önemli" diye konuştu.
Son Dakika › Güncel › Mevsimlik İşçilerin Yaşam Koşulları Değişmedi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?