Meclis'te Kadın Vekillerin Başörtüsü Birliği

AK Parti'li dört kadın milletvekili TBMM'ye başörtülü olarak girerek Meclis tarihinde 14 yıl sonra bir ilke imza attı. AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Sevde Bayazıt Kaçar, Denizli Milletvekili Nurcan Dalbudak, Mardin milletvekili Gönül Şahkulubey ve Konya Milletvekili Gülay Samancı başörtülü olarak katıldı.

Meclis'te konuşan kadın milletvekilleri kadın haklarına dikkat çekti. Tarihi günde kadına ilişkin çok çarpıcı mesajlar geldi.

BDP'Lİ PERVİN BULDAN;

Türkiye'nin en önemli sorunlarından birinin TBMM çatısı altında çözülmüş olmasından, ikinci bir Merve Kavakçı olayı yaşanmadığı için tüm meclisi kutluyorum. Bugün dört kadın milletvekili arkadaşımızın başörtüsüyle gelmesinin ardındaki en önemli neden kadınların verdiği mücadelenin sonucudur. Tüm kadınları kutluyorum. Çünkü AKP iktidarı 11 yıldır türban meselesini gündemine almadı ve çözmedi. Geçen yıl verdiğimiz önerge AKP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi. Özgürlük sadece türban meselesindeolmamalıdır. Sadece türban ve başörtüsü değil kimlikler, diller, inançlar yasaklı haldedir.Erkeklere çağrım şudur. Kadın meselesinde erkekler lütfen konuşmasın.Kadınların ne giyeceğine, ne takacağına, nasıl davranacağına erkekler karışamaz. Biz kadınlar olarak erkeklerden hiç bir müdahale almayacağız. Sizlerden öğrenmek istemiyoruz.

Kadın arkadaşlarıma bir çağrım olacak. Kadına yönelik her türlü tecavüz, taciz, şiddet meselesinde biraraya gelmeliyiz. Bugun Nusaybin'de belediye başkanımız bedenini ölüme yatırdı. Utanç duvarına karşı başkanımız ölüme yattı. Haberiniz var mı? Hep birlikte tavır almalıyız. Kadınlar tek ses, tek yürek olduğu sürece gücümüz artacak.

MHP'Lİ RUHSAR DEMİREL;

MHP adına olağan bir gündür. Burası 75 milyonun sorunlarının çözülmesi gereken bir alandır. Hanımefendilerin nasıl giyindiği kimseyi ilgilendirmez. Özellikle erkeklere sesleniyorum. Empati yapınız, nasıl giyindikleri kimi ilgilendirir? Dört hanımefendiye ve onlar üzerinden bize mobbing yapılıyor. Bütün kadın siyasetçiler ve bütün kadınlar adına bunu reddediyoruz. Ve insanları kılık kıyafet üzerinden tanımlamayı reddediyoruz. Beyefendilere sesleniyorum: Biz hanımlar üzerinden siyaset yapmayın lütfen. Kapıları çalan, her kapıdan içeri giren, bizleri buraya taşıyan kadınların omuzlarıdır.Mahremimize girmenizden rahatsızız. Bizim mahrem alanımızdan çıkınız. Bizim olduğumuz kadar ailelerimizin de mahremi. Herkes inancının getirdiği özgürlükleri kullansın.

AK PARTİ'Lİ BELMA SATIR;

Öncelikle başörtüsüyle aramıza gelen arkadaşlarımıza Allah hayırlı, mübarek etsin diyorum. Bu arkadaşlarımızın TBMM çatısı altında olması demokrasi, yasa gereğidir. Burada yasal hiç bir engel yoktu ama uygulama sıkıntısı vardı. Demokratikleşme girişimlerimizle birlikte bunun önüne geçildi. Artık önemli olan kadın temsilinin arttırılması. Bu kadın sayısını arttırmak önemlidir.Benden önce yapılan tüm konuşmalara katılıyorum. Kadınların hep kıyafetiyle, başörtüsüyle uğraşıldı. Kadın üzerinden siyaset yapıldı.Biraz heyecanlıyım, kusura bakmayın. Mahir Bey yapacaktı, bana görev verildi.Tekrar aramıza hoş geldiniz diyorum.

CHP'Lİ ŞAFAK PAVEY;

Size bu konuşmayı her şeyin yasak olduğu genel kurulda yapıyorum. Turist olarak bile gitmediğiniz coğrafyalarda yıllarca türban takmak zorunda kalmış biri olarak sesleniyorum. Mecliste pantolon giymesi engellenmiş bir kadın vekil olarak yapıyorum.

Olmayan bacağı siyaset sohbetine dönüştürülmüş bir kadın olarak yapıyorum. AKP'yi iktidarı taşımış asıl kadınları meclis koltuklarına alınması gerektiğine inanıyorum. Ülkemle ilgili çok endişelerim var. Ben polisin başında türbandan bana şiddet geleceğinden korkuyorum. Yani bir inancın ibadet hakkını diğer bir inanca bağlayan anlayıştan korkuyorum. Kadın özgürlüklerinden asla korkmam. Özgür bir hayat zor kurulur zor yıkılır. Sevgilisiyle öpüşen genç kıza özgürlüğünü Mustafa Kemal'a borçlu olduğunu hatırlatmak istiyorum. Kimi kendiliğinden örtünürken kimi aile baskısıyla örtünmüştür. Sosyal özgürlük alanlarımız birer birer imha ediliyor. Türbanlı kadın vekillerden beklentim büyük. İnanç gösteri için gösterilebilir mi?

Türbanlı vekilleri konuşmalarını taradım. Başkalarının özgürlüklerine dair bir cümleye rastlamadım. Bir cümlelerini çok üzülerek okudum. Başımı açıp bir daha kirlenmeyeceğim. Bu durumda başı açık olanlar kirlenmiş midir. İnanç üstünden bunu ilan edebilmek kimin haddi olabilir.

Biz çatışmıyoruz var olmak için direniyoruz. Tarihe dönüp bakarsanız bizleri nelerin beklediğini göreceksiniz. Bundan sonrasını arif olanlara bırakıyorum.

HDP'Lİ SEBAHAT TUNCEL;

Her zaman gerilim konusu olan bir sorunu çözmüş oluyoruz. Çok daha fazla sorunlarımız var. Bu konuda bugüne kadar bedel ödeyen başörtülü kadınlarımızın verdiği mücadeledir. Bu iktidarın başarısı değildir. Bedel ödeyen kadınların başarısıdır.

Biz kadınların sorunları çok fazla. İnanç özgürlüğü konusunda alevi kadınlarında çok büyük sorunları olduğunu biliyoruz. Hep biz kadınlardan bahsedilirken eşit bireyler olarak bahsedilmiyor. Başbakan bile kadın erkek eşitliğine inanmadığını söylüyor.

Nasıl doğum yapacağımızı bile erkekler söylüyor. Biz hep birilerinin bacısı, kardeşi annesi oluyoruz.

Biz kimsenin bacısı, kardeşi değiliz. Bu zihniyet bugün yaşadığımız sorunların kaynağıdır. Sadece kadınların konuşması da yetmez. HDP adına bugün TBMM bir hak ihlalini ortadan kaldırmıştır. 3 Kasım'da aleviler sokağa çıkacak, onların sorunları da çözülmelidir.