Marmaris Denizinde Kaşıntının Nedeni 'Noel Ağacı'ymış

Muğla'nın Marmaris İlçesi'nde denize giren bazı kişilerin kaşıntı şikeyetlerinin 'Noel ağacı' (Hidroid polip) adı verilen mikroskobik bir hayvan türünden kaynaklandığı ve bunun tehlikeli olmadığı belirtildi. Prof. Dr. Ahmet Nuri Tarkan, "Gözle görülmeyen Hidroid polip, gemilerin altlarına yapışarak bölgemize geliyor ve küçük canlılarla besleniyor. Karadeniz hariç Türkiye'deki denizlerin hepsinde var. Bundan çekinmeye gerek yok. Hassas ciltlerde kaşıntıya neden oluyor ve bir süre sonra geçiyor" dedi.

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi ile Marmaris Çevrecileri Derneği tarafından 18 aydır yapılan, 'Marmaris Körfezi'nin su kalitesi ve yaşayan canlı türlerinin tespiti' araştırmaları tamamlandı. Marmaris'teki beş yıldızlı Grand Yazıcı Mares Otel'de düzenlenen toplantıyla sonuç raporu okundu. Toplantıya Marmaris Kaymakamı Ali Galip Saral, Marmaris Ticaret Odası Başkanı Mehmet Baysal, Ak Parti İlçe Başkanı Kadem Mete, Marmaris Belediye Başkan Yardımcısı CHP'li Halil Gökovalı, turizmciler, işadamları ve sivil toplum kuruluşlarından oluşan 50 kişi katıldı.

Çalışma ekibinin başında bulunan Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Su Ürünleri Temel Bilimleri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Nuri Tarkan, Marmaris Körfezi'nde bir yıl süren araştırmanın sonucunda, denize giren bazı kişilerde kaşıntı şikayetine neden olan şeyin 'Noel ağacı' (Hidroid polip) adlı mikroskobik bir hayvan türü olduğunun belirlendiğini ve bunun tehlikeli olmadığını söyledi. Yaz aylarında İçmeler Beldesi'nde denize giren bazı kişilerde kaşıntı olduğu yönünde şikayetler geldiğini hatırlatan Prof. Dr. Tarkan, " Bodrum, Fethiye, Göcek gibi Güney Ege'nin turistik şehirlerinde çokça bulunan 'Noel ağacı' (Hidroid polip) isimli mikroskobik hayvan türü Marmaris'te de tespit edildi. Tüm güney sahillerinde var olan ve Marmaris Körfezi'nde de rastladığımız Hidroid polip, insanlarda kaşıntıya neden olan ve gözle görülmeyen bir hayvan türü. Gemilerin altlarına yapışarak bölgemize geliyor ve küçük canlılarla besleniyor. Karadeniz hariç Türkiye'deki denizlerin hepsinde var. Bodrum adeta kaynıyor. Bundan çekinmeye gerek yok. Hassas ciltlerde kaşıntıya neden oluyor ve bir süre sonra geçiyor" diye konuştu.

Çalışmalar kapsamında körfezin içinde üç, dışında üç olmak üzere 6 yeni tür tespit ettiklerini kaydeden Prof.Dr. Tarkan, "Bulunan 6 tür yat ve teknelerin altına yapışarak körfeze gelmekte. Aralarında sadece Hint Okyanusu kökenli olan Göçmen Denizanası, küresel ısınmaya bağlı olarak Süveyş Kanalı yoluyla Akdeniz'e girdi. Göçmen Denizanası'nın bu yıl Güllük Körfezi'nde 6 kişiye temas ettiği belirlendi. Bunlardan üçü hastanelik oldu. Marmaris Körfezi'nde kısa süreli göründü ve bir daha izine rastlamadık. Çiçek Denizanası, Benekli Denizanası, Geryonia proboscidalis isimli denizanası tespit edildi. Bunlar insan sağlığı için zararlı değildir. Rastlanılan Taraklı Medüz isimli canlı ise bir denizanası türü değil. Balık yumurta ve larvaları ile ortamdaki planktonu tüketerek doğal yaşama zarar veriyor" dedi.

HERKES ÇEVRE KONUSUNDA DUYARLI OLMALI

Sunumunu herkesin çevre konusunda daha hassas olması gerektiğini dile getirerek bitiren Prof. Dr. Tarkan, şunları söyledi:

"Yerel yönetim, kamu kuruluşları, sivil tolum ve dernek temsilcileri çevre konusunda koordineli çalışmalıdır. Turizmden para kazanan Marmaris gibi ilçeler doğal dokusunu korumak ve sahip çıkmak için projeler geliştirmelidir. Deniz, kum ve güneş destinasyonları ile turist çeken Marmaris'in buna çok önem vermesi gerekiyor. Bugün önemsemediğimiz küçük bir çevre kirliliği önümüzdeki yıllarda daha büyük sonuçlara neden oluyor. İnsanlarımızı bilinçlendirmek için uyarıcı levhalar asılmalı, denetimler artırılmalıdı."

MARMARİS KÖRFEZİ KORUNMALIDIR

Aynı araştırma ekibi içinde görev alan Yrd. Doç. Dr. Nedim Özdemir ise körfezin su kalitesi hakkında slayt gösterimle bilgi verdi. Çalışma boyunca 18 farklı istasyondan 11 bin 26 numune aldıklarını kaydeden Yrd. Doç. Dr. Özdemir, körfezdeki çözülmüş oksijen oranında özellikle yaz aylarında düşüş yaşandığını dile getirdi. Körfezin kirlenmesindeki en önemli nedenlerden birinin dereler olduğuna dikkati çeken yrd. Doç. Dr. Özdemir, şiddetli yağmurlar sonrasında gelen sel suları dolayısıyla körfezin gittikçe sığlaştığını ifade etti.

Marmaris Çevrecileri Derneği Başkanı Ahmet Kutengin de Su Ürünleri Fakültesi ile yaptıkları ortak çalışmanın sonucunda ortaya çıkan raporun kitap haline getirileceğini söyledi. Çalışmanın bir yıl daha sürecek ikinci etabını hayata geçirmeyi hedeflediklerini anlatan Kutengin, bu konuda destek beklediklerini sözlerine ekledi. - Muğla/ Marmaris