"Lambalıdan Dijitale Radyoculuğun Evrimi"

"Lambalıdan dijitale radyoculuğun evrimi"nin konuşulduğu buluşmanın konukları; ünlü radyo, televizyon program yapımcısı ve sunucu İzzet Öz ve Spectrum Medya Yayından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı ve Karnaval.com yöneticisi Yalçın Birol oldu

Avea, müzik yazan bloggerlarla 2011'de hayata geçirdiği "Tea&Talk Buluşmaları"nın ikinci sezonuna "Lambalıdan dijitale radyoculuğun evrimi" konulu toplantı ile start verdi.

Blog yazarlarının görüşleri ile sinerji yaratmayı hedefleyerek "Müzik Blogları Fikir Takımı" projesini hayata geçiren Avea, bu kapsamda düzenlediği ve ilki Ekim 2011'de gerçekleşen "Avea Tea&Talk Buluşmaları"nda bloggerlarla fikir alışverişinde bulunuyor.

Tolga Akyıldız'ın moderatörlüğünde yürütülen Avea Tea&Talk Buluşmaları'nın ikinci sezonunun ilk toplantısı radyoculuğun önde gelen isimlerinin katılımı ile gerçekleşti.

"Lambalıdan dijitale radyoculuğun evrimi" konusunun enine boyuna konuşulduğu söyleşinin konukları; ünlü radyo, televizyon program yapımcısı ve sunucu İzzet Öz ve Spectrum Medya Yayından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı ve Karnaval.com yöneticisi Yalçın Birol oldu.

Türkiye'de yaklaşık 7 yıldır müziğe yatırım yapan markalardan biri olarak, müzik yazan bloggerların Avea'nın öncelikli iletişim kitlesi arasında yer aldığını belirten Avea Kurumsal İletişim Direktörü Füsun Feridun; "Müzik alanındaki çalışmalarımız kapsamında, öncelikli olarak Avea Müzik Blogları Fikir Takımı'nı oluşturduk. Takıma üye olan blog yazarları ile sektörün değerli isimlerini de konuk ederek gerçekleştirdiğimiz "Avea Müzik Blogları Tea & Talk Buluşmaları"ndaki hedefimiz; müziği yazan, müzikle yaşayan ve paylaşımlarıyla kitleleri etkileyen blog yazarları ile Türk müzik endüstrisindeki gelişmeleri değerlendirmek, dünyadaki sektördeki trendleri paylaşmak, masaya yatırmak, müziği tüm yönleri ile ele alarak farklılık yaratabilecek fikirlerin filizlenmesini tetiklemek" dedi.

TRT Radyoları döneminin artı ve eksileri; özel radyoların kuruluş ve varoluş mücadelesi; özel radyoculuğun gelişimi; internetin radyoculuk üzerindeki genel etkileri; radyoların dijitalleşme süreci, radyoların mobil uygulamalarını geliştirme süreci, konvansiyonel uzantısı olmayan yeni dijital radyolar, her evde bir radyo kanalı mümkün mü, kişisel radyo kurmanın zamansal ve finansal maliyeti, konvansiyonel radyoların geleceği, radyolar ve yeni reklam pastası gibi konuların işlendiği buluşmada konuşan radyoculuğun duayen ismi İzzet Öz radyoculuğa başladığı günlerle ilgili paylaştığı anektodda "TRT'de haftada bir gün yayın yaptığım dönemde her hafta dinleyicilerden içinde istek parçaların yer aldığı bir çuval mektup gelirdi. Şimdi Twitter'dan yapılan istekler o zaman mektup veya kartla gönderilirdi. Van'da çobanlık yapan bir dinleyicimden gelen kartta Jethro Tull'ın yorumladığı Bach'ın Bouree adlı parçasını istek yaptığını gördüm. Bu olay bana müziğin ne kadar evrensel olduğu gerçeğini gösterdi ve beni radyoculuk aşkına itti" diye konuştu. Eskiden çok kısa FM dalgalarıyla yapılan yayınlar olduğuna ve radyocuların bu kanalları arayıp bulduğuna değinen Öz, o dönemde 'The Musical Computer' adlı İngilizce bir program yaptıklarından ve dünyanın pek çok yerinden dinlenip, mektuplar aldıklarından bahsetti.

Spectrum Medya Yayından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı ve Karnaval.com yöneticisi Yalçın Birol; dijital ve konvansiyonel radyoculuğu kıyaslayarak ruhun aynı hedeflerin farklı olduğundan bahsetti. Birol; "Günümüzde herkesin müzik zevkine hitap eden ve son kullanıcının içeriğe en rahat şekilde ulaşabileceği müzik bankası şeklinde tasarlanmış platformlar ilgi görüyor. Artık müziğe internetten, Android telefonlardan ve Smart TV'lerden erişiyoruz. Eskiden faks vardı şimdi dinleyiciden gelen reaksiyonlar Twitter aracılığıyla herkes ile paylaşılıyor. Sosyal radyoculuğun başlangıcındayız" dedi.