Kuyumcular Odası'ndan Altın Madenine Projeli Tepki - Son Dakika
Güncel

Kuyumcular Odası'ndan Altın Madenine Projeli Tepki

Kuyumcular Odası\'ndan Altın Madenine Projeli Tepki

İzmir'in Menderes İlçesi sınırlarında kalan Efemçukuru altın madeninin faaliyete geçmesinin ardından bölgedeki doğal yapının bozulmaya başladığını ileri süren köylülere destek için 1600 kuyumcuyu temsil eden İzmir Kuyumcular Odası 'Bu köyler bizim, bu devlet hepimizin' sloganıyla proje hazırladı.

05.09.2014 11:29

İzmir'in Menderes İlçesi sınırlarında kalan Efemçukuru altın madeninin faaliyete geçmesinin ardından bölgedeki doğal yapının bozulmaya başladığını ileri süren köylülere destek için 1600 kuyumcuyu temsil eden İzmir Kuyumcular Odası 'Bu köyler bizim, bu devlet hepimizin' sloganıyla proje hazırladı. Karabağlar Belediye Başkanı CHP'li Muhittin Selvitopu madenin bölgenin doğal dengesine zarar verdiğini söyledi.

Menderes İlçesi sınırlarında kalan Efemçukuru'nda, Eldorado Gold şirketi iştiraklerinden Tüprag 2011 yılında altın çıkartmaya başladı. Firmanın verilerine göre, Altın Madeni İşletmesi'nde bugüne kadar 55 ton cevher çıkartılırken, toplam rezervin 250 ton olduğu bildirildi. Madenin faaliyete geçmesinin ardından tarım arazilerinde bazı sıkıntıların oluşmaya başladığını savunan Kavacık Mahallesi Muhtarı Şinasi Köse, kendilerine destek olması amacıyla İzmir Kuyumcular Odası'na başvurdu. İzmir Kuyumcular Odası Başkanı Turgay Baransel, bölgeyle ilgili bir çalışma yapmaya karar verdi. Kentte 1600 kuyumcuyu temsil eden oda 'Bu köyler bizim, bu devlet hepimizin' sloganıyla proje hazırlayarak, bölgedeki sorunlara dikkat çekmek üzere yola çıktı. Bu amaçla, Kuyumcular Odası Başkanı Turgay Baransel, Karabağlar Belediye Başkanı CHP'li Muhittin Selvitopu, köylüler ve bazı siil toplum kuruluşlarının temsilcileri Kavacık Mahallesi'nde basın açıklaması yaptı.

DEVLETE DE HALKA DA FAYDASI YOK İDDİASI

Muhtar Köse, madenin ne devlete ne de yöre halkına bir faydasının olmadığını, daha önce firma yetkilileriyle yaptığı görüşmelerde, madenin çalışmalarının tarım arazilerine zarar vermeyeceği yönünde bir garanti almak istediğini ancak bu talebinin yerine getirilmediğini bildirdi. Bölgedeki doğal dengenin bozulduğunu iddia eden Köse, şunları söyledi:

"Madende çalışmalar başladıktan sonra özellikle dere yatağındaki meyve ağaçlarımızın yaprakları ve meyveleri henüz oluşmadan erkenden dökülmeye başladı. Köylülerin endişesi artmaktadır. Bizler yalnızca bu bölgede yetişen üzümü, korumak ve yaşatmak için elimizden geleni yapıyoruz. Madenin faaliyete geçtiği günden bu yana yüzlerce ağaç kesildi, çok sayıda orman yangını çıktı. Köylülerin yangın çıkartması söz konusu olamaz, çünkü bu ağaçlara biz sahip çıktık. Ben Kavacık Mahallesi Muhtarı olarak, köylüleri aydınlatıp konunun üzerine gidince, madende çalışan köylüler firma yetkilileri tarafından tehdit edildi ve benim durdurulmam istendi. Çalışanlarla karşı karşıya geldik. Yaptıklarından sonuç alamayan firma yetkilileri, 2 yıl önce kardeşimi işten çıkarttı. Madende yaklaşık 800 işçi çalışıyor, bunlardan yalnızca 40'ını Kavacık halkı oluşturuyor, diğer köylerin de katılımıyla bu rakam 200'e ulaşıyor. Geriye kalan 500'den fazla kişi bölge dışından geliyor. Biz tarım alanlarımızı kaybetmek istemiyoruz."

SAHİP ÇIKAN YOK

Bölgede yaşayanlara kimsenin sahip çıkmadığına değinen İzmir Kuyumcular Odası Başkanı Turgay Baransel, "Kavacık Mahallesi muhtarı, bölgede yaşanan sıkıntıyı aktardıktan sonra bir çalışma başlattık ve 'Bu köyler bizim, devlet hepimizin' sloganıyla yola çıkarak bir proje hazırladık. Devlet de köy de hepimizin fakat kimse sahip çıkmıyor. Dünyanın az gelişmiş ülkelerinde bile çıkan madenin yüzde 8 ile 10 arasındaki bölümü devlete veriliyor, bu bizim ülkemizde yüzde 2. Şu ana kadar 55 ton altın çıkartılmış, devlete katkısı çok az. Yaptığımız araştırmaya göre, buradan 250 ton altın çıkartmayı planlıyor fakat bunun bizim ülkemize, köyümüze hiçbir faydası yok. Bu maden çalışıyorsa bu köylülerin hakkı savunulsun. Köylüler işten çıkartılmaktan korktukları için konuşamıyor. Sıkıntılarını dile getiremiyor" diye konuştu.

TÜRKİYE'NİN DOĞAL DENGESİ BOZULMAYA BAŞLADI

Kavacık'ın Karabağlar İlçesi'nin önemli mahallelerinden biri olduğunun altını çizen Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu, son yıllarda yapılan projelerle Türkiye'nin doğal dengesinin bozulduğunu kaydetti.

Başkan Selvitopu, "Biz bu bölgeleri farklı zamanlarda da değerlendirebiliriz, doğayı bozmaya gerek yok" dedikten sonra şöyle devam etti:

"Doğanın bozulmasıyla buradaki yaşamlar da değişiyor. Kavacık'ın üzümü çok meşhur. Üzüm bağlarında bir takım sıkıntılar çıkmaya başladı. Bunlar madenin çalışmasıyla ortaya çıkan sonuçlar. Bizler yerel yönetim olarak doğamıza sahip çıkmak zorundayız. Evet ülkemizin ekonomisinin gelişmesine bizler de katkı koymak isteriz, ama bu maden ocağının çalışması ve burada çıkartılan altının ülkemize hiçbir katkısı yok. Faydası olmadığı gibi var olan doğal dengeye de zarar veriyor. Bugün altın işlemediğiniz zaman gelecek kuşaklara kalır. Yeni teknolojiler çıktığında bu altını işlersiniz, ama doğanın yapısını bozarsanız geri getirme şansınız yok. Bu anlamda, buradaki maden ocağının çalışmasında gerekli önlemlerin hızla alınması gerekiyor. Buraların gerçek sahibi olan köylülerimize sahip çıkılmalı. Maden ocağı yakınındaki 2b arazilerinin dönümü 15-20 bin TL olarak tespit edilirken, onun dışındaki alanlarda dönümün fiyatı 3 bin TL'ye kadar düşüyor. Bu insanların emekleri nereye gidecek. Bizler buralarda yaşamak zorundayız, bu ortamı bozmaya kimsenin hakkı yok."

Kavacık Mahallesi'nde çiftçilik yapan Mehmet Çöpçü de özellikle dere yatağına yakın bölgelerdeki bağlarda, meyvelerin ve yaprakların erken döküldüğünü, daha önce benzer şeylerin yaşanmadığını, madenin faaliyete geçmesinin ardından bu sorunla karşılaştıklarını dile getirdi. - İzmir

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Kuyumcular Odası'ndan Altın Madenine Projeli Tepki - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement