Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu, Sivil Toplum, Temel Haklar, Yargı ve İçişleri Bölüm Başkanı ve Başkatibi Alexander Fricke, dünyanın en büyük mülteci topluluğuna ev sahipliği yapan Türkiye'nin insani yardım konusunda övgüye değer çaba sarfettiğini söyledi.
Eskişehir Anadolu Üniversitesi (AÜ) Yunus Emre Yerleşkesi Atatürk Kültür ve Sanat Merkezi'nde, "Kültürlerin Buluşma Noktası Türkiye" ana temasıyla kutlanan "Uluslararası Göçmenler Günü" etkinliğinin açılışında konuşan Fricke, göçün, çağdaş dünyanın tanımlayıcı sosyal fenomenlerinden biri olduğunu belirtti.
Alexander Fricke, ekonomik gelişiminin Türkiye'yi yalnızca Avrupa'ya giden ana göç yollarında geçiş yapılan bir ülke değil, aynı zamanda Kafkasya, Orta Doğu ve Güney Asya'dan gelen göçmenler için de bir destinasyon haline getirdiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Çağdaş göç akımlarının hızlı değişen ve karmaşık yüzü, yasal ve düzensiz göç arasında ayrım yapmak için birlikte çalışmayı ve sığınmacıları insan hakları ilkelerine uygun olarak etkili bir koruma sunmayı gerektiriyor. Bu nedenle AB, bu zorlukla başa çıkmada Türkiye'ye yardım etmeyi taahhüt etmekte ve hem mültecilerin hem de ev sahibi toplulukların gereksinimlerinin kapsamlı ve koordineli şekilde ele alınmasını sağlamak için 6 milyar avroyu seferber etmiştir."
BM Mülteciler Yüksek Komiserliği verilerine göre 37 bin kişinin çatışma ve kovuşturma nedeniyle her gün evlerinden kaçmak zorunda kaldığını aktaran Fricke, "Türkiye şu anda geçici koruma kapsamında 3,6 milyon Suriyeli ve kabaca 400 bin kayıtlı olmayan Suriyeli sığınmacıyla dünyanın en büyük mülteci topluluğuna ev sahipliği yapıyor. Türkiye, insani yardım ve kalkınma desteği sağlama konusunda övgüye değer çabalar sarfetmekte." dedi.
"Ülkemiz, insanlık adına milyonlara kucak açmıştır"
Eskişehir Valisi Özdemir Çakacak da dünyanın en önemli göç rotalarından biri üzerinde yer alan Türkiye'nin bugün hızla artan ekonomik, siyasi ve sosyal gücüyle kendi bölgesinde bir istikrar abidesi olarak yükseldiğini anlattı.
Son zamanlarda çok büyük göç dalgalarına tanıklık eden Türkiye'nin halihazırda başta Suriyeliler olmak üzere milyonlarca düzensiz göçmene ev sahipliği yapmaya devam ettiğini ifade eden Çakacak, şöyle konuştu:
"Türkiye, coğrafi konumu itibarıyla göçmenlere kapılarını açan, ihtiyaç duyanları koruma altına alan ve dünya kamuoyu tarafından da saygı duyulan bin yıllık köklü bir göç geleneğine sahiptir. Ülkemiz, kimsenin dinine, diline ve ırkına bakmadan insanlık adına kapılarımıza gelen milyonlara kucak açmıştır. Tüm bunları ekonomik, siyasi veya başka herhangi bir çıkar beklentisiyle değil, ülkemize zor zamanlarında sığınan insanları kabul etmeyi hem inancımızın hem de kadim Türk geleneklerinin ve misafirperverliğinin gereği olarak yapmaktadır."
Göç İdaresi Genel Müdürlüğü Uyum ve İletişim Dairesi Başkanı Dr. Aydın Keskin Kadıoğlu ise Türk topraklarının yüzyıllardır kendisine gelenlere ev sahipliği yaptığını belirterek, "Bu topraklar zulme uğrayan, zorda kalan, çeşitli sebeplerle evini terk eden, yakın ya da uzak ülkelerden gelen herkese tarihin her döneminde kucak açmıştır. Bugün dünyanın uzaktan izlemekle yetindiği Suriye yangınını kucağında bulan ülkemiz, yaklaşık 3 milyon 600 binin üzerinde Suriyeli, 192 farklı milliyetten de 5 milyona yakın yabancıya ev sahipliği yapıyor." ifadelerini kullandı.
Etkinlikte, İl Göç İdaresi Müdürü Gökhan Akyıldız ve AÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Savaş Koparal da birer konuşma yaptı.
ABD'li şarkıcı Della Miles konser verdi
Etkinlikte halk dansları gösterilerinin yanı sıra Türkmenistanlı ses sanatçısı Begench Orayev, Moldovalı Leonida Timus, İranlı Shahabodin Talebsarbazi ve Azerbaycanlı Farid Mammadov şarkılarını seslendirdi.
Müslüman olmasının ardından Türkiye'ye yerleşen ve dünyanın en iyi soul rock müziği yorumcularından biri olarak gösterilen ABD'li sanatçı Della Miles da sahneye çıkan düzensiz göçmenlerle konser verdi.
Son Dakika › Güncel › 'Kültürlerin Buluşma Noktası Türkiye' etkinliği - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?