Kültür Bakanı'ndan Müthiş Açılım

Kültür ve Turizim Bakanı Ertuğrul Günay, Hakkari'de bu yıl 4'ncüsü düzenlenecek olan Kültür, Sanat ve Spor Şenliklerine katıldı. Günay AKP, CHP ve DTP ilçe teşkilatlarını ziyaret etti. Bakan Günay, DTP binasında büyük ilgiyle karşılandı. Bakan Günay, "Dağlara kurşun atmaya değil, kayak yapmaya çıkalım’ mesajı verdi.

ZİYARETTEN VE ETKİNLİKLERDEN FOTOĞRAFLAR

‘DAĞLARA KURŞUN ATMAYA DEĞİL, KAYAK YAPMAYA ÇIKALIM’

Bakan Günay, yağmur ve fırtına ile gelince şehrin girişinde ne kadar alt yapı eksikliği olduğunu da bir kez daha üzülerek gördüğünü belirterek, “Bir kent merkezi için gerçekten içerisinde yaşadığımız dönemde hızlı aşılması gereken çok üzüntü verici bir tablo. Şimdi, aramazdaki bütün siyasi ayrımları bir tarafa bırakarak, siyasi çekişmeleri bir tarafa bırakarak, burda yaşayan insanların en rahat yaşayabilmesi, en insanca yaşayabilmesi, en onurlu, huzur içinde yaşayabilmesi için nasıl bir dayanışma sergileme ihtiyacı içerisinde olduğumuzu bir kez daha düşünmeliyiz” dedi.

Bakan Günay DTP'li Belediye ziyaretinde ise birlik ve beraberlik mesajları verdi.

Bakan Ertuğrul Günay, belediye ziyareti sonrası AKP il binasına geçti. Bakan Günay esnaf ziyaretinin ardından ise CHP, ardından da DTP'ye geçti.

Kültür ve Turizim Bakanı Ertuğrul Günay, Hakkari’de DTP İl binasını da ziyaret etti. Bakan Günay'ın DTP il binasına gelmesi sevinç yarattı. Karşılamaya gelen yaklaşık 100 kişi Bakan Günay’ın DTP’ye gelmesini alkışladı. Bakan Günay DTP İl binasında, Belediye Başkanı Fadıl Bedirhanoğlu ve DTP İl Başkanı Hasan Güzel tarafından karşılandı.

Günay;

“12 Eylülün baskılarını, zülümlerini, haksızlıklarını yaşadım. İnsanların konuştukları, analarından öğrendikleri dilde ağlamalarını bile yasaklayan, zülmün ülkemizin doğusuna, batısına, güneyine, kuzeyine getirdiği zülmü hatırlayan arkadaşlarınızdan biriydim. Ama o acıları, o haksızlıkları, o haksızlıkların yarattığı tartışmaları artık geride bırakalım.  Bu dağlarda sadece ters lalenin boynu bükük olsun, çocukların, kadınların, anaların, babaların boynu bükük olmasın” dedi.

Bakan Günay parti binasına girdikten sonra duvardaki öldürülen 2 PKK'lının fotoğrafını görünce, yer değiştirerek salon ortasına geçerek burada partililerle birlikte sıralanan saldelyelere oturdu. DTP İl Başkanı Hasan Güzel, Bakan Günay'a, geldiğinden dolayı teşekkür konuşması yaptı. Güzel, Türkiyede Kürt sorunu yaşandığın yaşanan bu soruna bir çözüm getirileceğine inandıklarını belirterek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Hakkari'de yaptığı konuşmaya dikkat çekti. İl Başkanı Güzel, “Sayın Bakanım, ‘Ya sev, ya terk et’ mantığı değil, hep beraber bir araya geleceğimize inanıyoruz. Özellikle Çukurca İlçesi'nde açılması planlanan bir sınır kapısı var. Ama her nedense bir türlü faliyete geçirilemiyor. Ayrıca kültür mirasımız olan kalenin de halkımıza iade edilmesini istiyoruz” dedi.

Bakan Günay, burada yaptığı konuşmasında ise, Hakkari'ye gelişinde kendisini duygulandıran bir olay yaşandığını söyledi. Bu olayın da Oxford Üniversitesi'nden Hakkari'ye gelen Rektör Prof. Dr. İbrahim Belenli olduğunu belirterek, “Hakkari Kale'mizi de Hakkari halkımıza açmak lazım. Bizi dışardan bir birimize düşürmek isteyenlere fırsat vermeyelim. Et ve tırnak gibi bir birimize bağlı kardeş, hısım gibi bağlılıkları olan bir halkız. Hakkari, Ardahan, Muğla, hepimizin. Geçmişte bazı sorunlar yaşandı. Bu sorunları geride bıraktık. Bunları kaşımamızın da bir faydası yok. Sokakta esnafın arasında gördüğüm bir manzara beni çok sevindirdi. Hakkari sokakları çamur, çöp akıyor. Ama esnafın yüzü yine de gülüyor. Gençler, iş istiyor. İş olması için de yatırımın olması lazım. Yatırımın olması için de huzur ve güvenlik lazım. Ellerimizi, birbirimize taş atmak için değil, kucaklamak için burdayız. Bunun için hiçbir parti ayrımı yapmadan buraya geldik. Burada halkın seçtiği belediyelere saygı gösteriyoruz ve göstereceğiz. Ama bu barış içinde olacak, şiddetle değil. Kimse bir insanın kafasındaki düşüncesini zorla değiştiremez. Rengi dili, dini, kültürü, ana dili ne olursa olsun, hepimizin bir soyadı var. O da Türkiye Cumhuriyeti'dir. Ne olur, boynu bükük çocuklara sahip çıkalım. Onların eline taş değil. onları kazanmaya çalışalım” dedi.

BAKAN GÜNAY'DAN, DTP'Lİ BAŞKANA ÖZEL İLGİ

Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, şarkı söyleyen milletvekillerini tek tek kutladı. Ayrıca, DTP'li Hakkari Belediye Başkanı Fadıl Bedirhanoğlu'nu da sahneye davet ederek, geceye katılanların şarkılar okuyup bir şeyler söylediklerini belirterek, “Sen de geceye katıldın, bir şeyler söylemek ister misin” diyerek mikrofonu uzattı. Bunun üzerine Belediye Başkanı Bedirhanoğlu, kürtçe kısa bir konuşma yaptı, “Sayın Bakanım'ın Hakkari'ye teşrifleri, bizi sevindirmiştir, onurlandırmıştır, kendilerine çok teşekkür ediyorum” dedi.

Geceyi Hakkari'de geçirecek olan Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, hava muhalefeti olmaması durumunda yarın kent merkezine 20 kilometre uzaklıktaki 3700 rakımlı Berçelan Yaylası'nda bu yıl 4'üncüsü düzenlenecek olan Kültür Sanat ve Spor şenliklerine katılacak.

BAKAN GÜNAY ‘ANADOLU’ ŞİİRİNİ OKUDU

Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, DTP İl binasını ziyaretinden sonra Hakkari Kültür Merkezi'ndeki Kültür ve Turizm Bakanlığı sanatçılarının düzenlediği geceye katıldı. Etkinliğe, Bakan Günay ile birlikte Hakkari AKP Milletvekilleri Rüstem Zeydan, Abdulmuttalip özbek, AKP Van Milletvekili Gülşen Orhan katıldı. Yaklaşık 500 kişinin izlediği gecede, Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, Ahmet Arif'in ‘Anadolu’ şiirini okudu.

AKP'Lİ VEKİLLERDEN KÜRTÇE ŞARKILAR

Gecede, milletvekilleri de kürtçe şarkılar seslendirdi. Hakkari Milletvekili Özbek, Kürtçe ‘gülistan’ şarkısını söyledikten sonra sahneye milletvekili Rüstem Zeydan çıktı. Zeydan, Türkçe şarkı okumayı tercih etti, Kültür Turizm Bakanı sanatçısıyla ‘hasret kimseye kalmasın’ şarkısını seslendirdi.

Gecenin en çok alkış alan milletvekili AKP Van Milletvekili Gülşen Orhan oldu. Sesinin güzelliğiyle tanınan Orhan yine TRT Şeş'te söylediği ‘kürtçe ‘dotman’ şarkısını söyledi. Orhan ayrıca, yine kürçe uzun hava seslendirerek, büyük alkış aldı. Türkçe şarkı söylemeyi de ihmal etmeyen Orhan, gecenin sanatçısıyla birlikte Mahsuni Şerif'in ‘Çeşm-0i siyahım’ şarkısını okudu.

Geceye katılan Anadolu Ateşi'nin sanat yönetmeni Mustafa Erdoğan da milletvekilleriyle birlikte kürtçe ‘Şemame’ şarkısı eşliğinde halay çekti.

Karayoluyla Hakkari'ye gelen Kültür ve Turizim Bakanı Ertuğrul Günay, AKP Hakkari Milletvekilleri Rustem Zeydan, Abdulmutalip Özbek, Hakkari Valisi Muammer Türker, Hakkari Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Belenli ve kurum amirleri tarafından karşılandı. Bakan Günay'a Van’dan Hakkari'ye gelişi sırasında AKP Van Milletvekili Gülşen Orhan'dan eşlik etti. Hakkari'ye yaklaşık 2,5 saat gecikmeli gelen Bakan Günay, yağmur altında tören mangasını selamladıktan sonra Vali Türker ile makamında görüştü. Bakan Günay burada yaptığı konuşmasında Hakkari'nin alt yapı sorunun dikkat çekerek siyasi çekişmelerin bir tarafa bırakılması gerektiğini söyledi. Bakan Günay, yağmurun kente verdiği sıkıntıyı örnek göstererek, “Ayağımızın tozu, yağmur, fırtına getirdi. Tabi, yağmur ve fırtınayla gelince şehrin girişinde ne kadar alt yapı eksikliği olduğunu da bir kez daha üzülerek gördüm. Tabi bir kent merkezi için gerçekten içerisinde yaşadığımız dönemde hızlı aşılması gereken çok üzüntü verici bir tablo. Şimdi, aramazdaki bütün siyasi ayrımları bir tarafa bırakarak, siyasi çekişmeleri bir tarafa bırakarak, burda yaşayan insanların en rahat yaşayabilmesi, en insanca yaşayabilmesi, en onurlu, huzur içinde yaşayabilmesi için nasıl bir dayanışma sergileme ihtiyacı içerisinde olduğumuzu bir kez daha düşünmeliyiz bence. Yollardan yarım saat yağan bir yağmurdan seller akarken ve orada bir dolu işsiz gencecik insan küreklerle yağmur suyu ile başetmeye, evlerine yağmur suyundan korumaya, bir yarım saatlik yağmurun suyundan korumaya çalışırken, başka bir dolu kavganın ne kadar anlamsız olduğunu, bir dolu itişmenin, kakışmanın ne kadar anlamsız olduğu belki bu vesile ile bir kez daha anlaşılabilir” dedi.

OXFORD'TAN HAKKARİ'YE GELEN REKTÖR

Bakan Günay, valilik ziyareti sonrası Hakkari Üniversitesi Rektörlüğü'ne geçti. Hakkari Üniversitesi Rektörü Prof. Belenli, Bakan Günay’dan Hakkari'de kaybolmaya yüz tutmuş kültürel değerlerin korunması için destek istedi. Bakan Günay ise, her türülü desteği vereceklerini söyledi. Bakan Günay Hakkari tiyatrosunu da yakından takip ettiğini ve bu tiyatronun kendisine emanet olduğunu belirtti. Bakan Günay, daha sonra DTP'li Belediye Başkanı Fadıl Bedirhanoğlu'nu makamanda ziyaret etti. Belediye Başkanı Bedirhanoğlu, kısa bir hoşgeldiniz konuşmasından sonra Bakan Günay'a Hakkari kilimi hediye etmek istedi. Ancak Bakan Günay, Hakkari'ye hünüz bir şey yapmadıkları espirili bir dille ifade ederek, hediyeyi kabul etti. Belediye Başkanı Bedirhanoğlu, Bakan Günay'a ayrıca kendisinin çevri yaptığı Dicle tarihi ile ilgili bir de kitap hediye etti. Bakan Günay’a ayrıca Hakkari’nin sorunlarını içeren bir dosya verildi. Bakan Günay, DTP'li Hakkari Belediyesi'nde de alt yap sorununu gündeme getirdi. Bakan Günay, “Alt yapıyı ne yapacağız, başkan. Yağmur yağdı tüm şehir su içinde kaldı. Yarım saatlik yağmurla şehirin bu hale gelmesi gerçekten çok üzüntü verci. Onu ne yapacağız” dedi. Bakan Günay, Hakkari Belediyesi'nde ise şu açıklamalarda bulundu:

BUNCA MUSİBET, YETERİNCE NASİHAT İÇİN BENCE ARTIK YETERLİDİR.

“Seçimler bir kaç ay önce yaplıd ve bitti. Biz Türkiye'nin her yerinde halkın seçtiği arkadaşlarla çalışmayı, demokratik anlayışımızın bir gereği sayıyoruz. Biz yerel ölçeklerde yurttaşlarımızın seçtiklerine gereken ilgiyi ve saygıyı gösteriyoruz. Tabi ki yerel ölçekte de aynı sevgiyi ve saygıyı belkiyoruz. Türkiye, yerel ölçekte, yerel iktidarlarla işbirliğine hazırlanıyor. Hakkari Türkiye’nin doğa aıçısından zahmetli bölgelerinden birisi. Türkiye'nin Edirne bir tarafta, Hakkari bir tarafta, Artivin bir tarafta, Muğla bir tarafta ama coğrafi şartlar itibariyle bütün şehirlerden ulaşımı ve diğer konular bakımından zor bir yer. Zorlukları ve zahmetleri olan bir yöre. ne yazıkki biliyorsunuz son çeyrek yüzyıldan bu yana başka sıkıntılarda eklendi bunların arasına. Kaynaklarımızı biz bölgenin kalkınmasına, sağlığına, eğitimine, ulaşımına istihdamına seferber etmek yerine başka gereksiz alanlarda sarf etmek zorunda bırakıldık. Canımız, malımı, acımız bir çok kayıplarımız oldu. Sanıyorumki, artık bu yaşadıklarımızdan tam bir ders çıkarmanın zamanıdır. Bunca musibet yeterince nasihat için bence artık yeterlidir. Artık elimizi bir birimize vermenin zamanıdır. Türkiye Cumhuriyetinde yaşayan herkes Türk kökeninden, Kürt kökeninden, Alevi, Sunni inancından, Müslüman İnancından, Hiristiyan inancından, hangi saç renginden, hangi kök boyasından, hangi etnik kökenden gelimiş olursa olsun, hepsi birdir, hepsi bizimdir, hepsi bizim kardeşimizdir. Her yerde söylüyorum. Bütün kalbimle inanarak söylüyorum. hepimizin farklı isimleri olabilir, ama bana biraz önce vilayetin girişinde çiçek veren kızın ne kadar farklı ve güzel bir ismi vardı. Ama hepimizin bir soyadı var. Biz Türkiye Cumhuriyeti'nin bir yurttaşıyız. Bu topraklarda yaşıyoruz. Soyadımız bu toprakar ve bu topraklarda geçmişte yapılan yanlışları bir tarafa bırakarak, çok yanlışlar yapıldı. onlara da girmek istemiyorum. O taraf, bu tara ayrımına da girmek istemiyorum. Ama yanlışlar yapıldı. Şimdi hepimiz, elimizi, yüreğimize koymalıyız. Başımızı iki elimizin arasına almalıyız. Sonra ellerimizi bir birimize vermeliyiz. Ve bu toprakların daha iyi ve daha güzel, daha bereketli, daha bolluklu, hiç olmazsa çocuklarımız için daha esenlikli olması için beraberce çalışmalıyız. Biz buna hazırız, bunu yapmaya çalışıyoruz. Türkiye'de bizim başka bir derdimiz yoktur. Seçim bitti mi? siyasi tartışmayı bir tarafa bırakmalıyız. Türkiye'nin huzura ihtiyacı var. Bakın yağmur yağdı Hakkari sokaklarının hali ortada.”