Küçük Şerife "Evde Sanatımla Ben de Varım" Diyor

SÜLEYMAN ELÇİN - Antalya'da yakalandığı karaciğer kanserini organ nakliyle yenen ve enfeksiyon riski nedeniyle evde eğitim gören 8 yaşındaki Şerife Nur Aydemir, "Evde Sanatımla Ben de Varım" adlı projeyle hayallerini tuvale yansıtıyor.

Konyaaltı ilçesinde yaşayan 33 yaşındaki site görevlisi Hüseyin Aydemir ve aynı yaştaki Serpil Aydemir'in tek çocukları olan Şerife Nur'a 2 yıl önce karaciğer kanseri teşhisi konuldu.

Yaklaşık 7 ay kemoterapi gören kız çocuğunun hayata tutunması için doktorlar aileye çocuğun karaciğer nakli olması gerektiğini iletti.

Zor günler yaşayan Şerife Nur'a, Ankara'da balkondan düşerek hayatını kaybeden 3,5 yaşındaki bir çocuğun ailesinin bağışladığı karaciğer, Akdeniz Üniversitesi Hastanesinde gerçekleştirilen ameliyatla nakledildi. Başarılı geçen operasyonun ardından Şerife Nur sağlığına kavuştu.

Doktorların enfeksiyon riski nedeniyle okula gitmemesi gerektiğini belirtmesi üzerine kız çocuğu, evde eğitim görmeye başladı.

Bu sırada Konyaaltı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Antalya Bilim ve Sanat Merkezi Müdürlüğünce gerçekleştirilen "Evde Sanatımla Ben de Varım" projesi kapsamında küçük Şerife Nur resim yapmaya yöneldi.

Merkezin görevlendirdiği öğretmenlerin verdiği derslerle resim çizmeye başlayan çocuk, yeteneğiyle öğretmenlerini de şaşırttı.

Hayallerini resme yansıtan, yeşillikler içerisinde laleler, gülümseyen bir kadının portresi gibi resimler çizen Şerife Nur'un eserleri, bir sergi ile beğeniye sunulacak.

"Anne ve kızı çok güzel resimler yapıyor"

Resim sanatında ilerlemek istediğini ifade eden Şerife Nur Aydemir, "En büyük hayalim doktor olarak benim gibi hasta çocukların sağlığına kavuşmasına yardımcı olmak." dedi.

Konyaaltı Milli Eğitim Müdürü Yakup Hoplar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Gazi Mustafa Kemal İlkokulu bünyesinde eğitim gören Şerife Nur Aydemir'e haftanın 5 günü öğretmen görevlendirdiklerini ve evde güzel bir eğitim aldığını söyledi.

Öğrencilerin eğitimlerini sürdürürken resim, müzik ve şiirle de zaman geçirmelerini istediklerini anlatan Hoplar, "Şerife kızımızın resme yeteneğinin olduğunu fark ettik. Hemen malzeme yardımında bulunduk. Annesinin de resme yeteneğinin bulunduğunu gördük. Şimdi anne ve kızı çok güzel resimler yapıyor. Şerife gibi 15 çocuğumuzu evde eğitimlerinin yanı sıra sanatla buluşturduk. Sanat, hastalıkla mücadelede önemli bir moral ve motivasyon sağlıyor." diye konuştu.

Yakup Hoplar, Şerife Nur gibi öğrencilerinin kalabalık ortamlardan uzak yaşamaları nedeniyle akranları ile oyun oynayamadığını ve yalnızlık çektiğini belirterek, şunları söyledi:

"Evde sanat etkinlikleri ile çocuğun ve ailenin duygu, düşüncelerini sanatın en etkili anlatım biçimlerinden olan resim, müzik ve edebiyat ile ifade etmelerini hedeflemekteyiz. Evde sanat etkinlikleriyle sağlık durumlarını düşünmemelerini sağlayarak farklı bir var olma ifadesiyle, bulunduğu mevcut olumsuzluklardan uzaklaşmalarını amaçlamaktayız."

"Şerife'den çok umutluyuz"

Görsel Sanat Öğretmeni Deniz Şekerci ise projeyi meslektaşı Murat Oğuz ile yürüttüklerini ve evde eğitim görmesi gereken çocukları bulundukları sıkıntılı durumdan uzaklaştırmak, onların yeteneklerini ortaya çıkarmayı amaçladıklarını kaydetti.

Şerife Nur Aydemir'in çok güzel resimler yaptığına işaret eden Şekerci, "Şerife'den çok umutluyuz. Bu proje ile belki ileride büyük yetenekler ortaya çıkabilir. Çocuklar bu zorlu süreci anneleriyle birlikte atlatıyorlar. Onları da projemize dahil ettik. Eline hiç fırça almayan, tuvalin karşısına hiç geçmeyen anneler de artık resim yapıyor." şeklinde konuştu.

Baba Hüseyin Aydemir ise kızının resim yapmaya başladıktan sonra daha mutlu olduğunu ve yüzünün daha fazla güldüğünü söyledi.

Zor günler geçirdiklerini anlatan Aydemir, "Kızım sağlığına kavuştuğu için çok mutluyum. Küçük yaşına rağmen çok zorluklar çekti. Şimdi resim onu çok mutlu ediyor. Umarım ileride bu yeteneğini geliştirir." ifadelerini kullandı.

Anne Serpil Aydemir de kızıyla kendisinin resim yapma yeteneğini fark ettiğini ve kendisinin de resim yapmaya devam edeceğini dile getirdi.