Almanya Türk Toplumu Derneği Genel Başkanı Kenan Kolat, Almanya'da 4 kişiden 1'inin ırkçı eğiliminde olduğunu belirterek, "Eskiden 'Irkçılık' denilince Naziler düşünülür, postallı dazlaklar akla gelirdi. Artık o dazlaklar bugün kravatlı ve ceketli olmaya başladı" dedi.
Genel Başkan Kolat, Antalya'daki yabancı dil eğitimi verilen özel bir dershanede düzenlediği basın toplantısında, Almanya'da yaşayan Türklerin karşılaştığı sorunlar, vize alımındaki zorluklar hakkında bilgi verdi. Almanya'daki Türkler'in çıkarları doğrultusunda, kültürel değerlerin korunması, ırkçılık sorunu çekilmemesi için çalışma yaptıklarını anlatan Kolat, başta Almanya olmak üzere Avrupa Birliği ülkelerine gidecek Türk vatandaşlarına vize uygulamasının kaldırılması gerektiğini belirtti.
TÜRKLERİN YÜZDE 75'İNİN EĞİTİM VE GELİRİ DÜŞÜK
Almanya'da yaşayan Türkler'in en büyük sorununun katılım olduğunu ve bu ülkedeki eğitim sisteminin gelir düzeyi orta derecede olan sınıfa hitap ettiğini aktaran Kolat, Türklerin yüzde 75'inin gelir ve eğitim düzeyinin düşük grupta yer aldığını söyledi. Almanlarda bu oranın yüzde 13 olduğunu aktaran Kenan Kolat, Almanya'daki eleyici sistemde Türkler büyük bölümü oluşturduğu için elendiğini dile getirdi. Türklerin değişim sürecinde önemli gelişme kaydettiğini aktaran Kolat, 1980 yıllında her 2 Türk'ten 1'inin okulundan diploma almadan ayrıldığını, bu sayının günümüzde yüzde 20 oranına düştüğünü anlattı. Almanya'daki Türkler'de değişim hızının diğer ülke insanlarına göre daha fazla olduğunu vurgulayan Kolat, "Türkler artık orada 'zavallı' değil, 'önemli' olma aşamasında. En temel sorun yaşayan sayısının fazla olması. Eğitimde fırsat eşitsizliği ve eğitime yeterli şekilde katılma, meslek eğitimi ve iş piyasasına girmede de benzer sorunları beraberinde getiriyor" dedi.
POSTALLI DAZLAKLAR, KRAVATLI, CEKETLİ OLDU
Almanya'da yaşayan Türklerin ikinci temel sorununun ırkçılık olduğuna dikkati çeken Almanya Türk Toplumu Derneği Genel Başkanı Kenan Kolat, şöyle konuştu:
"Almanya'da ırkçılık yüzde 25 civarında. Yani her 4 kişiden 1'inin ırkçı eğilimler içinde olduğunu ve ırkçılığın tehlikeli olan formatının da toplumun orta sınıfına geldiğini gösteriyor. Eskiden ırkçılık denilince Naziler düşünülür, postallı dazlaklar akla gelirdi. Artık o dazlaklar bugün kravatlı ve ceketli olmaya başladı. Yani toplumun orta sınıfındaki müdür, yönetici bakanlar, milletvekilleri, doktorlar, avukatlar, hakimler, savcılar da bu görüşleri tekrar üstleniyor. Toplumun orta sınıfına gelen ırkçılıkla karşı karşıyayız."
"HAZIMSIZLIK SİNDİRİM SORUNU"
Türkler'in yaşadığı üçüncü sorunun saygı olarak nitelendirilen 'yok sayma' sorunu olduğunu ve Almanya'nın bir göçmen ülkesi yapısını yeterince sindiremediğini, 'göç ülkesiyiz' diye yasa çıkarsa da toplumdaki göçmenleri kabul etmede hala yeterli düzeyde olamadığını belirten Kolat, "Almanya'nın hazımsızlık, sindirim sorunu var" dedi. Son 5-6 yılda Merkel hükümetinin bu konularla ilgili önemli bir değişim ve dönüşüm içerisinde olduğunu anlatan Kolat, Almanya'da Türklerin ve diğer ülkelerden kişilerin sorunlarını televizyon programlarında yoğun olarak dile getirme fırsatı bulduğunu kaydetti.
"YAHUDULERİ ÖNEMSİYORUZ"
Kolat, Türkler'in ve diğer ülke insanlarının Almanya'da yaşadığı sorunları kamuoyuyla paylaştığını ve bu yüzden bazı kesimlerde kendisine karşı yoğun düşmanlık duygusu oluştuğunu, tehditler de aldığını söyledi. Demokratik haklar konusunda son yıllarda Alman Yahudi, Roman, eşcinseller, evsiz barksızlar gibi toplumda dışlanan kesimlerle çok sıcak iletişimde bulunduklarını aktaran Kolat, onlarla da ırkçılığa karşı ortak hareket etmeye çalıştıklarını belirtti. Özellikle Yahudi toplumunu çok önemsediklerini kaydeden Kolat, Türkiye ile İsrail arasındaki siyasi sorunların artmasının kendileri açısından Almanya'daki Yahudi müttefikleriyle işbirliği yapabilmeyi zorlaştırdığını belirterek, "Türkiye'nin dış politikasının, bizim Almanya'daki iç politikamıza ve mücadelemize kimi zaman doğrudan olmayan etkisi de oluyor" dedi.
GELEN, GİDENDEN FAZLA
Türkiye'den Almanya'ya aile birleşimi, özellikle Kürt kökenli ya da PKK çizgisindeki insanların iltica yoluyla alınması, firmaların kendi işçilerini yanında getirmesi, iş yeri açma amaçlı göçlerin eskisi kadar yüksek sayıda olmamasına rağmen devam ettiğini söyledi. Aile birleşimi yoluyla göçün geçmişte 60 bin civarında olduğunu ve günümüzde bu sayının 8 bine düştüğünü, demokratikleşme sürecinde de iltica sayısında azalma olduğunu anlatan Kolat, "Geçen yıl Türkiye'den Almanya'ya 38 bin civarında insanı göç etti. 39 bin kişi de Almanya'dan Türkiye'ye döndü. Türkiye'ye dönüş trendinin arttığını görüyoruz. Özellikle eğitimini bitirmiş, doktorasını yapmış, eğitimli, nitelikli gençlerimiz ve emekli olmuş ya da iş kurmak için gelenler var. Sonuçta Türkiye'den Almanya'ya negatif, geriye göç olmakta. Almanya'nın genelinde de durum bu. Gelen kadar giden insan var" diye konuştu.
TÜRKİYE'DE KÜLTÜR KARMAŞASI YAŞIYORLAR
Gençlerin ırkçılığa maruz kalmaları, iş bulma ve kariyer yapma konusunda da olumsuz yönde ayrımcılığa uğraması gibi sebeplerin Türkiye'ye gelmesindeki en temel nedenler olduğunu aktaran Kolat, Türkiye'ye gelen gençlerin yabancı dil bilmelerini fırsata çevirerek daha kolay iş bulma olanağına sahip olduklarını, ancak kültür karmaşası yaşadıklarını söyledi. - Antalya
Son Dakika › Güncel › Kolat: Almanya'daki Postallı Dazlaklar, Kravatlı Ceketli Oldu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?