Erdoğan'ın kendisinin Hakkari'de düzenlediği mitingde Türk bayrağı yoktu eleştirisine cevap veren Kılıçdaroğlu, "Bayrak üzerinden siyaset yapılmaz, hepimizin bayrağıdır, onurudur hepimizin şerefidir. O bayrağı göndere çekerken hepimiz saygı duyarız. Onun üzerinden politaka yapmak bölücülüktür, en büyük bölücüde Recep Tayyip Erdoğandır. Diyarbakır neyse, Edirne odur. Bitlis neyse Trabzon'da odur. Bölenlere karşı direniyoruz. Bölücü olan belli Ankara'da oturuyor. Kimliği belli adı da Recep Tayyip Erdoğan'dır" dedi.
ÖNCE ESNAF ZİYARETİ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Diyarbakır'daki mitingi öncesi havaalanından parti otobüsüyle miting alanına giderken, BDP'nin desteklediği bağımsız milletvekili adayı Emine Ayna'nın seçim bürosu önünden geçtiği sırada bir grup BDP'li tarafından zafer işaretiyle karşılandı. Grupta bulunan bazı gençler, 'Biji serok Apo' sloganı attı. Kılıçadoğlu, kentin merkez indeki Ofis Semti'ne geçerek, Ekinciler Caddesi üzerinde esnafları ziyaret etti. Esnafın ikram ettiği çayı için Kılıçdaroğlu, karşılaştığı el arabasında topladığı kağıtları taşıyan bir çocukla sohbet etti. Kılıçdaroğlu, babasının tekerlikli sandalyede gezdiğirid engelli bir çocuğun da eline öptü. Vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılanan Kılıçdaroğlu, daha sonra miting alanına geçti.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçadoğlu, İstasyon Meydanı'ndaki mitinge eşi Selvi Kılıçdaoğlu, Diyarbakır başta olmak üzere bölge milletvekili adayları, bazı genel başkan yardımcılarıyla katıldı. Kılıçadoğlu ile podyumda bulunanların tümünün puşu taktıkları görüldü. Mitinge ellerinde Türk bayrakları ve CHP bayrakları bulunan yaklaşık 3 bin kişi katılırken, alanda Türkçe ve Kürtçe pankart ve dövizler taşındı. Kürtçe, 'Barış ve eşitlik için sesini Salih Sümer'le birleştirin' pankartının yanı sıra, 'Biz Kürtler diğer etnik gruplarla dünde bir arada beraber yaşıyorduk, bugünde beraber yaşıyacağız', 'Hedef halkın taleplerını karşılamak, özgürlükçü, eşitlikçi ve katılımcı bir anayasayı yapacağız. Haksız ve hukuksuz tutuklamalara son vereceğiz. Ve, AB yerel yönetim özerklik şartını aynen kabul edeceğiz. Yüzde 10 seçim barajını indireceğiz', 'Hedef tam demokrasi, hedef yeni anayasa', 'Çiftçiler rahat bir nefes alacak, çiftilere mazot 1, 5 lira olacak. Gap Projesi bir an önce tamamlanacak, gecikmiş elektrik borçları silinecek, çiftçilere uzun vadeli düşük faizli krediler verilecek', 'Özgür basın istiyoruz', 'Cezaevi değil fabrika istiyoruz', 'Yaşasın Türk-Kürt kardeşliği', 'Recep bey bu halk senin şifreni çözdü', 'Çıraklık villa aldı, kalfayken gemi aldı, ustalaşmadan yol alacak olacak Recepim', 'Açılım dedi yüzüne kepenkleri yedi, baktı kimse gelmiyor suçlu belediye dedi', 'Kürdüz, Türküz, Çerkeziz sizinle biz herkesiz' pankart ve dövizler taşındı.
GEÇMİŞLE YÜZLEŞECEĞİZ
CHP lideri Kılıçadoğlu, vatandaşların sevgi gösterileri arasında konuşmasına, "Aramıza giren bizi yabancılaştıran unsurları bir tarafa bırakacağız. Beraber kardeşçe sohbet edeceğiz" diyerek başladı. Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:
"Bu ülkeyi hepimiz seviyoruz, bu ülkeye hepimiz saygı duyuyoruz. Bu ülke için yaşıyoruz, geleceğimiz çocuklarımız için çaba sarf ediyoruz, gayrılık, ayrılık yok. Barışı her ortamda dile getireceğiz. Diyarbakır'a sayın Erdoğan geldi ve söz verdi. Dedi ki sevgili Diyarbakırlılar biz eski Diyarbakır hapishanesini yıkacağız size yeni modern bir hapishane sözü verdi. Bir Kemal kardeşiniz size yeni hapishane sözü vermiyor, size fabrika sözü veriyor. Eski hapishaneyi çok acılar yaşandı orada işkenceler yapıldı, insanlar aileleri perişan edildi o hapishaneyi de bir müze haline getireceğiz ve Diyarbakır'a her gelen yurttaş Diyarbakır'ı gezerek o yaşanan acıları göreceklerdir. Bunu şunun için söylüyorum geçmişimizle yüzleyeceğiz, acılarımızı paylaşacağız. Özgürlük demokrasi istiyorsak önce geçmişimizle yüzleşerek yapacağız bunu. O hapisheneyi müze yapacağız. Her gelen geçmişte yaşanan dramları görsün öğrensin diye. Geçmişte büyük acılar yaşandığını söyledim. OHAL vardı, OHAL'i kaldırdık dediler. Şimdi OHAL her yerde var. Bakın Batı'da da Doğu'da da Güney'de de, Kuzey'de de her yerde var. Recep Bey'in iktidarında bakın neler oldu. Faili meçhuller bitti denildi. Ancak 7 yılda 110 tane faili meçhul var. Dur ihtarına uymadı diye kolluk görevlileri tarafından öldürülenlerin sayısı 315 kişi. Cezaevlerinde tutuklu olup, hükümlü olup tedavi için izin verilmeyen ve bu yüzden hayatını kaybedenlerin sayısı 212 kişi. ve daha önemlisi kişiyi suçluyorsunuz, tutukluyorsunuz tuktuklu sayısı ise 28 bin kişi daha bunlar mahkum olmamış. Siz aylarca içeride tutuyorsunuz. Daha önemil şey. Düşünce açıklama suçu. Sadece düşüncesini açıkladığı için 2010 un ilk 6 ayında 596 kişi yargılanıyor, düşünce açıkladığı için öngörülen hapis cezası 1219 yıl. 21'inci yüzyılın Türkiyesi'nde düşüncesini açıkladı diye 1219 yıl hapis cezası istenirmi? Bunu isteyen hükümet demokrat hükümet olabilir mi özgürlükçü barışı getirebilirmi kardeşliği getirebilirmi?"
AKP ÖZGÜRLÜKÇÜ DEĞİL
Kılıçadoğlu, kamoyunda 'taş atan çocuklar' olarak bilinen çocuklarla ilgili olarak, şunları söyledi:
"Taş atan çocuklara geliyorum. Taş attı diye yüzlerce çocuk hapislerde. Kayıplar için gelin komisyon kuralım, uluslararası standartlarda kuralım kayıpları araştıralım, faili mechulleri aydınlatalım diye 6 önerge verdik ama reddettiler. Faili meçhulleri görmemezlikten geldiler. Az önce dedim bunların iktidarında 100'ün üzerinde faili meçhuller, kayıplar var. Çocuğum kayıp öldürüldüğünü biliyorum ama mezarını görmek istiyorum. Biz uluslararası standratta gel arkadaş kayıpları araştırma komisyonu kuralım dedik gelmedi. Gelemez, çünkü o değişimden yana bir parti değil. Yüzde 10 barajını getirdiler. Gel arkadaş yüzde 10 barajını indirelim. Efendim siz kanun teklifi veremezsiniz dediler. Verdik kanun teklifini gelmediler ama çünkü bunlar demokrat değil, milli iradeye inanmıyorlar. Bunlar başka partiye verilen oylarla kendi milletvekillerini çıkarıyorlar. Biz demokratız özgürlükçüyüz gel kaldıralım yüzde 10 barajını diyoruz. Yine dedi ki darbelere karşıyız bizde darbelere karşıyız. Bütün darbeler diyorki, TSK'nın 35'inci maddesi var ona dayandırıyor o zaman gel 35'inci maddeyi değiştirelim. Efendim siz populizm yapıyorsunuz kanun teklifi veremezsiniz diyorlar. Arkadaşlara talimat verdim hemen kanun teklifi verin dedim verildi. Geldimi AKP gelmedi. Gelemez özgürlükçü değil, demokrat değil, yürekli değil insan haklarından yana değil, kadın erkek eşitliğinden yana değil, aile mutluluğundan yana değil. AKP Ahmed Arif ne diyor. Bunlar engerekler ve çiyanlardır, bunlar aşımıza göz koyanlandır' diyor bunları tanı tanıda büyü. Bunları tanıyın Diyarbakırlılar sizde. Özel yetkili mahkemelerden bu ülkeyi kurtaracağız. Ne demek özel mahkeme Recep Tayyip Erdoğan'ın mahkemeleri savcıları. Diyarbakır'dan Silivri'ye özel mahkemeleri kaldıracağız"
DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ GETİRECEĞİZ
Kılıçdaroğlu, KCK/TM davasında aralarında BDP' belediye başkanlarının da tutuklu bulunmasına değinerek, "Size bir örnek daha vereceğim. Halkın iradesiyle seçilen belediye başkanlarını, aylarca hapiste tutuyorlar. Kelepçelerle sıraya dizdiler fotoğraflarını çektiler medyaya servis yaptılar. Eğer halkın iradesine saygılıysanız, halkın iradesine saygı gösteriniz o insanları aylarca neden tutulduklarını bilmiyorlar, aylarca tutukluyorsunuz. Çünkü gizlilik kararı getiriyorsunuz. O nedenle daha özgürlükçü uygar bir ülkede olması gereken yargı sistemini getireceğiz. Bağımsız insan haklarından yana bir yargı düzenini kuracağız çocuklarımızı kadınlarımızı genlerimizi koruyacağız düşünce özgürlüğü getireceğiz. Her türlü düşüncenin özgürce tartışıldığı bir Türkiye'yi ayağa kaldıracağız.
Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın 'Sivas'tan öteye gidemezler' sözlerine de değinerek, kendilerinin Diyarbakır'a yeteri kadar gelmediklerini söyledi. Kılıçadoğlu, "Biz yeteri kadar Diyarbakır'a gelmedik, sizinle konuşmadık. Oturup çayını kahvenizi içmedik. Yeteri kadar derdinizi dinlemedik. Ankara'da oturduk bize oy verin dedik şimdi bunu değiştiriyoruz. Yeni CHP yeni bir anlayış, özgürlükçü bir parti, daha demokrat bir Türkiye, demokrasiyi içine sindiren bir parti sizin ayağınıza geliyoruz. Daha çok geleceğiz, oturacağız konuşacağız, daha çok çayınızı içeceğim"
Kılıçdaroğlu, Avrupa'nın kabul ettiği, TBMM'Den de 1998 yılında geçen AB'De çağdaş bir yöntem olan yerel yönetimlerde özerklik şartını getireceğini söylediğini ve Türkiye'de yerel yönetimlerin güçlü olmasını istediğini söyledi. Kılıçadoğlu, Başbakan Erdoğan'ın hemen 'Sen Türkiye'yi bölüyorsun, memleket parçalanacak' dediğini ifade ederek, şöyle dedi:
"Buradan söylüyorum, Türkiye bir bütündür hiç kimse bölmek istemiyor. Bu güzel coğrafyada hepimiz kardeşçe huzur içinde barış içinde yaşıyacağız. Bir şey daha söyleyeyim. Efendim diyor sizin mitinginize niye bayrak yok diyor. Bayrak bu ülkenin 73 milyon yurttaşın ortak paydasıdır. Bayrak üzerinden siyaset yapılmaz, hepimizin bayrağıdır, onurudur hepimizin şerefidir. O bayrağı göndere çekerken hepimiz saygı duyarız. Onun üzerinden politaka yapmak bölücülüktür en büyük bölücüde Recep Tayyip Erdoğandır. Diyarbakır neyse, Edirne odur. Bitlis neyse Trabzon'da odur. Bölenlere karşı direniyoruz. Bölücü olan belli Ankara'da oturuyor. Kimliği belli adı da Recep Tayyip Erdoğan'dır. Hakkari'de eski muhtar geldi dediki ülkemi seviyorum. Biz bölünmek istemiyoruz, kardeşçe yaşamak istiyoruz yeter artık bu kanı durdurun. Huzuru barışı getirin. Size sözüm var. Barışı getireceğim. Diyarbakır'da gelip hapishane sözü veren bir Başbakan var. Bütün Diyarbakırlılara sesleniyorum eğer siz hapishane istiyorsanız eyvallah. Gidersiniz 12 Haziran'da oyunuzu verirsiniz. Recep Tayyip Erdoğan size sıcak suyu soğuk suyu olan bir hapishane yapar. Ama biz hapishane değil fabrika istiyoruz diyorsanız sırtınızı AKP'ye döndüreceksiniz"
KÜRT SORUNUNU BEN ÇÖZECEĞİM
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 'ilginç bir insan' olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, "Geliyor diyorki, efendim Kürt sorunu var eyvallah, sonra diyorki bu sorun benim sorunum. Sonra bakıyoruz böyle bir sorun yok diyor. Böyle bir sorun varmı? Var mı böyle bir sorun? Milletmi doğruyu söyler Recep Tayyip Erdoğan mı? Kim doğruyu söyler, millet. Bende size inanıyorum. Böyle bir sorun var o sorunu çözmek Kemal kardeşinizin görevi olacaktır" dedi.
CHP lideri 1. 5 milyon nüfuslu Diyarbakır'da sivil havaalanı olmadığını, hükümetin verdiği sözlerin hepsinin havada kaldığını savundu. Diyarbakırlının oylarını alan hükümetin sözünü tutmayıp, sırtını döndüğünü ileri süren Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:
"Biz şunu yapacağız oy isteyeceğiz. Oy versenizde vermeseniz de sizi sorununu çözeceğim. Çünkü benim için yandaş yok sadece vatandaş var. Önce kapanan fabrikaları açacağım. Diyarbakır'da 2002"de icra dailerinin sayısı 7 idi şimdi 22. Fabrika yok, istihdam yaratmak yok, millet borç batağında icra dairelerinin sayısını arttırıyorylar. Diyarbakıra verdikleri icra dairesi. Benim size sözüm ahdim var. Petrol boru hatları bu bölgeden geçer. Doğu, Güneydoğu'yu petrol üssü haline getireceğiz. Burada fabrikalar olacak insanlar çalışacak, alın teri dökecek. Burada insanlar akşam huzur içinde evine gidecek"
CHP'nin Aile Sigortası'nı anlatan Kılıçdaroğlu, "Bu ülkede her etnik kimlikten insanımız barış dostluk ve ve kardeşlik içinde yaşayacak" dedi. Atanamayan öğretmenler bulunduğunu da anlatan Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ı yine televizyonda tartışmaya davet etti. Kılıçdaroğlu, "Recep Bey karşıma çıkabilirmi? Recep Bey, Kemal kardeşinizin karşısına çıkabilir mi? Ben biliyorum çıkamaz, çıkması için 3 tane şart lazım. Bir, geçmişinin temiz olması lazım. İki, kul hakkı yememesi lazım, Üç, kardeşinizin karşısına çıkması için mangal gibi yürek lazım. 9 milyon emeklinin 9 milyon oyunu istiyorum" dedi.
'Diyarbakır seninle gurur duyuyor' sloganları üzerine Kılıçadoğlu, "Bende Diyarbakır'da Diyarbakırlılarla gurur duyuyorum" diyerek Diyarbakırlı şair Ahmet Arif'in şu şiiriyle konuşmasını tamamladı.
Öyle yıkma kendini
Öyle mahsun, öyle garip...
Nerede olursan ol
İçerde, dışarıda, derste, sırada,
Yürü üstüne üstüne
Tükür yüzüne celladın
Fırsatçının, fesatçının, hayının...
Dayan kitap ile
Dayan iş ile
Tırnak ile, diş ile
Umut ile, sevda ile, düş ile
Dayan rüsva etme beni...
Son Dakika › Güncel › Kılıçdaroğlu, Diyarbakır'da Erdoğan'ı Bölücülüklü Suçladı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?