Terör örgütü PKK'nın üst yapılanması KCK'ya ilişkin 94'ü tutuklu 175 sanığın yargılandığı davanın duruşmasında sanıklarla mahkeme heyeti arasında çıkan tartışma nedeniyle mahkeme başkanı sanıkları duruşma salonundan çıkararak duruşmaya ara verdi.
Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada 82 tutuklu ve 12 tutuksuz sanık hazır bulundu. Diğer sanıklar ise mazeret bildirerek duruşmaya katılmadı. Sanık avukatları duruşmada söz alarak yargılamanın hukuksuz bir şekilde yapıldığını savundu.
Avukat Mehmet Emin Aktar, müvekkillerinin 4 yıl 9 aydır tutuklu bulunduğunu hatırlatarak, şöyle dedi:
"Siyasetçiler burada yargılanarak özgürlüklerinden yoksun bırakılıyor. Burada yaşanan yargılanma artık komedi oyununa dönüştü. Mahkeme olarak Anayasa Mahkemesi kararlarına da uymadınız. İstanbul'daki mahkemeler hemen karar verirken, Diyarbakır'daki mahkemeler karar vermiyor. Bu dosya ile ilgili soruşturma açıldığı günden bu yana dosyaya başka bir delil eklenmedi. Bu dosyadaki deliller somut gerçeklerden uzaktır. Toplanma şekli ise hukuka aykırıdır. Bu nedenle bu delilleri tartışmak istemiyoruz."
Mahkeme başkanının delilleri okumalarının gerektiğini ve mahkemeye devam edeceklerini söylemesi üzerine, Aktar, "Burada süs değiliz, müvekkillerimin taleplerini savunacağım" dedi.
Mahkeme başkanı da "Biz de burada süs olarak bulunmuyoruz" ifadesini kullandı.
Daha sonra söz alan avukat Meral Danış Beştaş ise Türkiye'de KCK adı altında yapılan operasyonlarda binlerce kişinin gözaltına alındığını ve hukuksuz bir şekilde yargılandıklarını ileri sürdü.
Beştaş, Anayasa Mahkemesinin Balbay hakkında verdiği kararı emsal göstererek mahkemeye tutuklu BDP milletvekillerinin tahliyesi yönündeki taleplerinin olduğunu ancak taleplerinin reddedildiğini ifade etti.
"Mahkeme olarak Anayasa Mahkemesi kararlarına uymadınız. Tutuklu milletvekillerinin tutukluluk halinin devamına yönelik verdiğiniz gerekçe tarihe geçti" diyen Beştaş, şunları kaydetti:
"Ancak keyfi uygulamayla tutuklu olarak yargılanmasını istediğiniz müvekkillerimiz için Anayasa Mahkemesine başvurduk. Anayasa Mahkemesi tarihinde bir ilk olarak başvurunun ardından 4 saat içerisinde mahkemenizin keyfi uygulamasına tepki gösterircesine tahliye yönünde kararını verdi. Yine müvekkillerimizi tahliye ettiniz. Gönül isterdiki bunlara gerek kalmadan tahliye kararı verseydiniz. Sonuç olarak mahkemenizin bu davaya bakmamasını talep ediyoruz. Bu mahkemede objektif bir şekilde yargılama yapamıyorsunuz. Bu mahkemeden çekilmenizi istiyoruz."
Tutuklu sanıklardan Hasan Hüseyin Ebem ise mahkemeden sanıklar adına ortak taleplerinin olduğunu belirterek, hazırladıkları metini okudu.
- Sanıklar mahkeme salonundan çıkarıldı
Davada hukuksuz yargılandıklarını ifade eden Ebem'in açıklamasında 1924 Anayasası ile Sıkı Yönetim ve İstiklal Mahkemelerinden söz etmesi üzerine mahkeme başkanı açıklamanın konunun dışına çıktığı gerekçesiyle Ebem'in mikrofonunun kapatıldığını söyledi.
Bunun üzerine sanık avukatları ve mahkeme başkanı arasında tartışma yaşandı. Tartışmaların büyümesi üzerine salonda bulunan sanıklar ile yakınları alkışla mahkemenin tutumunu protesto etti.
Yapılan itirazlar üzerine mahkeme başkanı mikrofonu açarak, sanık Ebem'in taleplerine dile getireceği metni okumasına izin verdi. Mahkeme başkanı sanık avukatlarının ve sanıkların ortak talepleri konusunda görüşlerini sunması için Cumhuriyet savcısına söz verdi.
Ancak sanıklar ile sanık yakınları Cumhuriyet savcısının görüşünü istemediklerini gerekçe göstererek alkışa devam etti.
Bunun üzerine mahkeme başkanı tüm sanıklar ile sanık yakınlarını mahkemenin düzenini bozdukları gerekçesiyle duruşma salonundan çıkartılmasını istedi.
Mahkeme heyeti talebe ilişkin kararını vermek için duruşmaya ara verdi.
Duruşmayı BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, KCK davalarında tutuklu yargılanırken Anayasa Mahkemesi kararıyla tahliye edilen Bağımsız Van Milletvekili Kemal Aktaş, BDP Şırnak Milletvekilleri Faysal Sarıyıldız ve Selma Irmak, BDP Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım ile BDP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Ayhan da izledi.
Kışanak adliye çıkışında gazetecilere yaptığı açıklamada, sanıkların mahkemedeki tutumunun haklı bir tutum olduğunu söyledi.
"Yargılamayı sürdüren mahkemenin Anayasa Mahkemesinin kararı karşısında direnen tutumu ne kadar siyasal bir pozisyon içerisinde olunduğunu bir kez daha kanıtlamıştır"diyen Kışanak, şunları kaydetti:
"Bu nedenle arkadaşlarımız bu mahkeme ve yargılamayı siyasal taraflı ve demokratik siyasete mahkum etmek olarak gördükleri için duruşmaya katılmayacaklarını ifade ettiler. Son derece haklı bir yaklaşım sergilediler. ?Bunun son derece meşru, demokratik ve gerçek adaleti ortaya çıkarmaya yönelik bir tutum olduğu ortadadır. Bu siyasi operasyonlara ve yargılamalara son verilerek gerçek adaletin tecellisi için kamuoyundan destek bekliyorlar. Biz de arkadaşlarımızın bu meşru ve haklı davranışlarını destekliyoruz. Son yaşanan tartışmalarla yıllardır savunduğumuz durumun bir hakikat ve gerçek olduğu ortaya çıkmıştır. Bu davada adaleti gerçekleştirmek üzerine bir yargılamadan söz edilemez. Yargının siyasal bir organizasyona, çeşitli iktidar odaklarının elinde bir oyuncağa dönüştüğü artık açık ve nettir. KCK adı altında yürütülen operasyonların ve yargılanmaların tamamen demokratik Kürt siyasetini susturmaya ve ortadan kaldırmaya yönelik olduğu son tartışmalar ışığında bir kez daha ortaya çıkmıştır."
- Özel Yetkili Mahkemelerin kaldırılması
Özel Yetkili Mahkemelerin değiştirildiğini vurgulayan Kışanak, şöyle konuştu:
"Ancak geçici bir maddeyle devam eden yargılanmalarda halen Özel Yetkili Mahkemeler hukuk mercisi kabul edilerek yargılanmalar onların eliyle yürütülüyor. Bu geçici maddelerin ve Özel Yetkili Mahkemelerin kaldırılmasıyla hukuka ve adalete uygun bir yargılanma sisteminin kurulması ve hayata geçerilmesi lazımdır. Artık kararlar Pensilvenyadan veriliyor. Artık dava dosyaları oraya gönderiliyor. Bu konular geçmişte de sıkca sözüne ettiğimiz durumlar. Fakat sesimizi duyuramadık. Bugün bu durumu iktidar ve bakanlar da yargı ve onunla ilgili bütün kurumlar ve kuruluşlar da söylüyor. Bunun artık temizlenmesi lazım. Bu yargılanmalara son verilmesi, KCK davalarının düşmesi ve Özel Yetkili Mahkemelerin ortadan kaldırılması gerekiyor."
Avukat, Meral Danış Beştaş ise müvekkillerinin duruşmalara çıkmama kararı ve boykotun ötesinde bir tutumu olduğunu anlatarak, şöyle dedi:
"Duruşmanın öğleden sonraki bölümüne müvekkillerimiz gelmeyecek. Mahkeme çekilme ve durdurma yönündeki taleplerimizi karar bağlayacak. Mahkemenin bugün vereceği karar yarın davanın seyrini de belirleyecek. Sonuçta müvekkillerimiz tutuklu. Gönüllü olarak bu duruşmaya gelmeyecekler. Ancak mahkemenin zorla getirilme kararı olursa o doğrultuda gelecekler."
Son Dakika › Güncel › KCK davası - BDP Genel Başkan Yardımcısı Kışanak - - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?