"Karadeniz, Tuna'ya Gelen Bakırla Kirleniyor"

Sinop Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levent Bat, Tuna Nehri'nin her yıl getirdiği 900 ton bakırla Karadeniz'in kirlendiğini söyledi.

Sinop Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levent Bat, Karadeniz'deki kirliliğin ana kaynağınını nehirler olduğunu söyledi. Karadeniz'in kirlilik yükünün, Türkiye dahil çeşitli ülkelerdeki nehirlerin getirdikleri atıklar yüzünden gün geçtikçe yükseldiğini belirten Prof. Dr. Bat, Karadeniz'in Tuna Nehri kanalıyla her yıl 900 ton bakır kirliliğine maruz kaldığını kaydetti. Prof. Dr. Bat, "Bu da Karadeniz'in ağır metal kirliliğinden etkilendiğini açıkça göstermektedir. Bakır sülfat balıkların iç organlarının çalışma düzenini bozar. Dokularda tahribata neden olur ve zehir etkisi yapar" diye konuştu.

Deniz canlılarının bu kirlilikten dolayı büyük zarar gördüğünü anlatan Prof. Dr. Bat, "Genellikle metaller başta olmak üzere kimyasal maddeler midye, istiridye, yengeç gibi yumuşakça ve kabuklu organizmalarda ve balıklarda birikmektedir. Biyolojik birikimi olan organizmalar, direkt olarak tüketilerek veya besin zinciri yoluyla insan vücuduna girdiğinde sinir sistemine ve organlara zarar verebilir. Yine denizlere dökülen veya boşaltılan bu kirleticilerin deri hastalıkları, sarılık, tifo, kolera gibi tehlikeleri olmaktadır" dedi.

'BALIKLAR İYİCE TEMİZLENMELİ'

Ağır metallerin balıklardaki birikiminin türlere göre değiştiğini, genellikle karaciğer, böbrek, solungaç gibi organ ya da dokularda biriktiğini belirten Prof. Dr. Bat, şunları kaydetti:

"Bu yüzden balıklar iyi temizlenmeli, iç organları atılmalı ve iyice yıkanmalıdır. Kızartma ve ızgaradan ziyade buğlaması tercih edilmelidir. Hamsi gibi küçük balıklar bütün yenmemeli, onlar da iyice temizlendikten ve bu dokular uzaklaştırıldıktan sonra tüketilmelidir. Önemli olan, kirli bölgelerden yakalanan balık ya da diğer su ürünleri sık olarak tüketilmemelidir." - Sinop