Karadeniz'in Lif Bitkileri" Çalıştayı

Doğu Karadeniz Projesi (DOKAP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Ekrem Yüce, "Anadolu'nun bitkisel anlamdaki genetik fotoğrafını ortaya çıkarmamız lazım. Tıbbi ve ıtri bitkilerden tutun, kozmetik sektörünün ihtiyaç duyduğu bitkilere kadar zengin bir potansiyele sahibiz." dedi.

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ), Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı (OKA) ve Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsünün iş birliğinde düzenlenen "Karadeniz'in lif bitkileri: Keten, kenevir, ısırgan" çalıştayı, Atatürk Kültür ve Kongre Merkezi'nde başladı.

Yüce, çalıştayda yaptığı konuşmada, Karadeniz Bölgesi'nin, tarımsal ve ekonomik ilişkilerini sağlam zemin üzerinde tutabilecek güçlü bir ekonomik potansiyele sahip olduğunu söyledi.

Türkiye'nin küresel platformda önemli bir aktör haline geldiğini dile getiren Yüce, Anadolu'nun üç bitki coğrafyasının buluştuğu tek bölge olduğuna dikkati çekti.

Türkiye'nin genetik özelliği ile var olan zenginliklerini ön plana çıkarması gerektiğini vurgulayan Yüce, "Dünyada artık biyolojik zenginlik kriter haline geldi. Anadolu'nun bitkisel anlamdaki genetik fotoğrafını ortaya çıkarmamız lazım. Tıbbi ve ıtri bitkilerden tutun, kozmetik sektörünün ihtiyaç duyduğu bitkilere kadar zengin bir potansiyele sahibiz. Zenginliklerimizi tekrar değerlendirmek zorundayız." görüşlerini dile getirdi.

Karadeniz Bölgesi'nin zengin biyo çeşitliliği ile ön plana çıktığına işaret eden Yüce, sahip olunan zengin gen kaynaklarının korunması adına acil tedbir alınması gerektiğinin altını çizdi.

DOKAP olarak bölgedeki tıbbi aromatik bitki envanterinin çıkarılması yönündeki çalışmalarının devam ettiğini anlatan Yüce, "9 ilde gen kaynağı oluşturma işlemi tamamlandı. Bafra'da da OMÜ'nün iş birliğinde 17 türün gen kaynağını ortaya çıkardık." diye konuştu.

"Potansiyeli ekonomimize kazandıracağız"

Samsun Valisi İbrahim Şahin de kontrollü olmak kaydıyla kenevir bitkisinin üretim sahasının yaygınlaştırılması gerektiğini dile getirdi.

Karadeniz Bölgesi'nin zengin bitki çeşitliliğini mutlaka masaya yatırmaları ve uzun uzun işlemeleri gerektiğini vurgulayan Şahin, "Olabildiğince bu konu üzerinde duracağız. OKA'nın etki alanı içindeki il ve yörelerde çalışmalarımızı sürdürüp inşallah bu potansiyeli ekonomimize kazandıracağız." dedi.

OMÜ Bafra Meslek Yüksekokulu Bitkisel ve Hayvansal Üretim Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Kemal Ayan da bitki araştırması için arazi çalışması yaptıklarını belirterek, "Yüzyıllardır üretimi yapılan keten ve kenevir gibi lifli bitkilerin üretiminin gittikçe azaldığını, hatta yok olma noktasına geldiğini tespit ettik. Mevcut fabrikalar ya kapandı ya da işlemez hale geldi. Sektör sentetik elyaf ve polyesterde yorgun ve bitap düşmüş, yeni ekolojik tekstil ürün konseptleri arayışına girmiştir. Hem yurt dışındaki konuklarımız hem de yurt içindeki tekstil sektörünün ekolojik lif ve tekstil arayışı, bizi yeniden heyecanlandırdı." diye konuştu.

Çalıştaya OMÜ Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç, OKA Genel Sekreteri Mevlüt Özen, OMÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Demir ile öğretim üyeleri, iş dünyasından davetliler, çiftçiler, sektör temsilcileri ve öğrenciler katıldı.

Amerika Birleşik Devletleri, İtalya, Japonya ve Bangladeş'ten iş adamlarının da bulunduğu çalıştay, yarın sona erecek.