Türkiye'nin ilk ve tek Uluslararası Biyotıp ve Genom Enstitüsü Uygulama ve Araştırma Merkezi (iBG- İzmir) için, resmi açılış töreni düzenlendi. Kanserden, ilaç üretimine, anne karnındaki bebeğin kalıtsal rahatsızlıklarının giderilmesinden, yıpranan dokuların yenilenmesine kadar pek çok konuda araştırma yapılacak olan merkez, dünyadaki sayılı tesislerden biri oldu. Bilim Sanayi ve Ticaret Bakanı Fikri Işık, bilim adamlarından ticarileşmeye şaşı bakmamalarını istedi.
Temeli 2006 yılında atılan Uluslararası Biyotıp ve Genom Enstitüsü Uygulama ve Araştırma Merkezi (iBG- İzmir), Türkiye'de bu alandaki ilk ve tek merkez oldu. Merkez için yapılan uluslararası açılış töreninde, Bilim Sanayi ve Ticaret Bakanı Fikri Işık'ın kente geç gelmesinden dolayı değişikliğe gidildi. Değiştirilen tören programı, Dokuz Eylül Üniversitesi Devlet Konservatuvarı sanatçıların iki eser seslendirmesiyle başladı. Ardından da, törende ilk konuşmayı, Dokuz Eylül Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Özgören, yaptı. Törene katılan dünyaca tanınan bilim insanları, Dr. Octavi Quintana Trias, Dr. Gerlind Wallon, Dr. Pascal Pineau, Türkiye Fransa Büyükelçiliği Kültür etkinlikleri ve işbirliği Müsteşar Yardımcısı Prof. Dr. Maria Bonnafous, TÜBA (Türkiye Bilimler Akademisi) Başkan Yardımcısı Prof Ahmet Nuri Yurdusev, TÜSEB (Türkiye Sağlık Enstitüleri Birliği) Başkanı Prof. Fahrettin Keleştimur ve TİTCK (Türkiye İlaç ve Tıbbi cihaz kurumu) Başkanı Prof. Özkan Ünal da kısa birer konuşma yaptı. Konuşmacılardan Prof. Ahmet Nuri Yurdusev, 'Böyle bir merkezin kurulması akademimizin genç yetenekli kişilerin yer alması memnuniyet veriyor. Türkiye bilimler akademisi yeni bir kuruluş, 22'nci kuruluş yılını kutladık" dedi.
NAZIM HİKMET'İN ŞİİRİYLE BAŞLADI
iBG'nin resmi açılış töreni ise, Bilim Sanayi ve Ticaret Bakanı Fikri Işık'ın, İzmir Valisi Mustafa Toprak, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Vekili Sırrı Aydoğan, Fransa Büyükelçisi Laurent Bili, Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün ile Avrupa Birliği Avrupa Araştırma Alanı Direktörü Octavi Quintana Trias'ın katılımıyla başladı. Resmi açılış törenindeki ilk konuşmayı da, merkezin kurucusu Prof. Dr. Mehmet Öztürk, yaptı. Ünlü Şair Nazım Hikmet'in, eşine yazdığı 'En güzel söz henüz söylenmemiş olandır" şiirini okuyarak başlayan Mehmet Öztürk, 'Nazım Hikmet, 1945 yılında bir Eylül akşamında Bursa hapishanesinde karısına yazdığı dizelerle, ikinci dünya savaşının yaşattığı trajediye rağmen gelecek güzel günlere inancını asla kaybetmedi. Ben de tüm insanlık ve ülke olarak derin acılar yaşadığımızı bu günlerin geçici olduğuna inanıyorum. Bu toprağın insanları binlerce yıl aklı selimle cehaletin, iyilikle kötülüğün en şiddetli çatışmalarını yaşadı. Sonunda hep akıl iyilik sevgi galip geldi. Bundan dolayı geleceği umutla bakmaya inatla devam ediyoruz. Geleceğe umutlu bakmak da yeterli değil. Daha güzel bir dünya kendiliğinden gerçekleşmeyecek. Bunu elele inşa etmemiz lazım. Sizlerden Ankara'dan, yerel yönetimlerden, işadamlarından, hayırseverlerden tek bir beklentimiz var. Bize maddi ve manevi katkıya devam edin. Bunlar, hasta yakınlarınıza umut olarak dönecektir, bize güvenin" dedi.
KURDELAYI CUMHURBAŞKANI KESECEK
Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün, terör saldırılarından dolayı buruk bir açılış töreni yaptıklarını, söyledi. Merkezin açılış süreciyle ilgili bilgi veren Prof. Dr. Mehmet Füzün, açılış töreninde kurdele kesmeyeceklerini, törenlerin önümüzdeki günlerde de devam edeceğini, kurdeleyi gelmesi durumunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın keseceğini anlattı. Törende, Büyükşehir Belediye Başkan vekili Sırrı Aydoğan, Vali Mustafa Toprak'ın ardından Bilim Sanayi ve Ticaret Bakanı Fikri Işık, kürsüye çıktı. Tarihten ders almak gerektiğini, İstiklal savaşının bizlere büyük dersler verdiğini söyleyen Fikri Işık, 'Kuvayi milliye ruhu, halkımızın, bütün zorlukları aşabileceğinin tarihi vesikasıdır. Zor şartlarda geçmişte olduğu gibi yine birlik ve beraberlik içerisinde bir araya gelebileceğimize inanıyoruz. Sağduyulu davranmaya davet ediyorum. Şehitlere Allahtan rahmet diliyorum" dedi.
İzmir'e 150 milyon TL'lik bir yatırım kazandırıldığını da ifade eden Bakan Fikri Işık, 'Çok amaçlı tesisinin değeri rakamlardan çok öte bir anlama taşıyor. Hastalıkların tanı ve tedavilerinde önemli çalışmalar yapılacak. Bu merkezini en büyük amaçlarından biri de, 2023 yılında Doğu Akdeniz'de en büyük merkezi olmak. Bu önemli bir merkez. Her geçen yıl çıtasını yükselteceğine inanıyorum. İthal ilaçları geliştirme imkanını elde edeceğiz. Bu tür tesisler çok önemli, her türlü desteği vermeye hazırız. Türkiye'nin yeni bir atılımı yapması ancak bilim ve teknoloji alanındaki sıçramalarla olacaktır. Türkiye yükte hafif pahada ağır ürünler, üretmek zorunda. 4.7 Milyar dolarlık ilacı ithal eden Türkiye her bir kilogram biyoteknolojik ilaca ortalama bir milyon dolar ödedi. Gramı bin dolar. Altının gramı kaç lira bir hesap edin. Yerli üretiminin ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyor. Türkiye biyoteknoloji eylem planı hazırladık" dedi.
Türkiye'de herkesin golcü olmak istediğini ama sabırla bulunulan alanda görevlerin yapılması gerektiğini de anlatan Fikri Işık, 'Birlikte çalışma kültürünü mutlaka geliştirme durumundayız. Biyoteknoloji strateji belgesi hazırlandı. Yüksek katma değerli ürünler üreten sektörlere yönelmek durumundayız. İlaç sektöründe ortalama ücretler imalat sektörünün iki katı. Bu merkezin İzmir'de kurulması özellikle önemli. İzmir'de artık yüksek teknolojili ürünlerin üretiminde Hakkari, Van, Artvin'le aynı haklara sahip. 6. Bölge desteğinden faydalanıyor. Teşvik sistemindeki bu değişiklik İzmir'i yakından etkileyecek. İlaç, tıbbi cihaz yüksek teknolojili ürün sınıfında. TÜBİTAK ve Bakanlık olarak proje bazlı AR-GE'yi destekliyoruz. İzmir'de dokuz tane üniversite var ama İzmir'de üniversitelerin sanayilerle iş birliğini artık Katolik nikahı haline getirmeyi istiyoruz. Bu merkezde mutlaka ticarileşecek ürünlere de odaklanmak durumundayız. Hocalarımız artık ticarileştirme işine ne olur şaşı bakmasın. Ne kadar ticarileştirme yaparsak o kadar bilimsel araştırma yapma imkanına sahip oluruz. Enstitü araştırma merkezleri açılıyor ama malzeme temin etmede zorlanıyoruz. Araştırma alt yapıları kanunu çıkardık. Destek vermeye başlayacağız. Sizler çalışmaları yapın millet yetki verirse sizlere destek olmaya devam edeceğiz. Tek isteğimiz bilimsel çalışmalara odaklanmanız" dedi
BİLİMSEL ARAŞTIRMALAR YAPILACAK
Toplam 150 Milyon TL'lik yatırımla Prof. Dr. Mehmet Öztürk'ün öncülüğünde açılan merkezde, 27 araştırmacı ekibi, 7 inovasyon ekibi ve 13 direk hizmet ekibi çalışmalarda bulunacak. Açılışa özel 'Yaşam İçin İnovasyon Temalı" etkinliklerin düzenleneceği açılış programında, önemli bilim adamları, çeşitli oturumlarda konuşmalar yapacak. Sağlık merkezinde, kanser ile obezite başta olmak üzere bulaşıcı, nörolojik ve dejaneratif gibi küresel sağlık sorunlarının önlenmesi, teşhisi, tedavisine yönelik yenilikçi teknolojiler, araçlar, hizmetler geliştirileceği açıklandı.
Son Dakika › Güncel › İzmir Türkiye'nin İlk Uluslararası Biyotıp ve Genom Merkezi Açıldı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?