İzmir Res Savaşı 1

İzmir'in Karaburun İlçesi'nde, çevreciler ve köylüler, 166 türbin direkli RES projesinin, ilk 47 türbinini yapan Lodos firmasının, kalan bölümleri tamamlamak için köylülerle yaptığı toplantıyı protestoyla önledi. Çevrecilerin protestolarına, RES'de çalışan işçilerin ellerindeki 'Yerli enerjiye evet", 'temiz enerji" azılı pankartlarla karşılık vermesi ilginç görüntülere neden oldu. Protestoculardan 70 yaşındaki Neval Kepeli, 'Köyün içine kadar, kapımıza kadar geldiler, bunlara karşıyız" dedi. Bu arada camiye 'RES'e evet" pankartının asılması, iki taraf arasında arbedeye neden oldu. Olayları yatıştırmaya çalışan CHP milletvekili Tacettin Bayır ise, bir jandarma astsubayın elindeki sopayla kendisine doğru hareket edip başına vurmasını, eliyle tutarak önledi.

Karaburun İlçesi'nde, 166 türbin direkli RES projesine başlayan Lodos firması bunlardan 47 türbini dikip, elektrik üretimine geçti. Ancak gerek Yayla Köyü sakinlerinin gerekse çevrecilerin davaları sonrasında mahkeme, firmanın proje lisansını iptal etti, 47 türbinin de çalışmasının durdurulmasına karar verdi. İnşaatı tamamlanan türbinlerden elektrik üretimine mahkeme kararına rağmen EPDK'dan alınan izinle yeniden başlayan firma, projenin kalan bölümünü tamamlayabilmek için, yeniden girişimlerde bulundu. Bunun üzerine Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nden gelen görevliler ile firma yetkilileri, Yayla Köyü'nde, halk katılım toplantısı düzenlemek istedi.

ÇEVRECİLERİN ENGELİNE TAKILDI

Ancak toplantı yapılacağı haberini alan çevreciler ve türbin direklerinin dikilmesinin planlandığı köylerde oturan vatandaşlar, Karaburun merkezde toplandı. Protestocular daha sonra toplu olarak 12 kilometre uzaklıktaki Yayla Köyü'ne gitti. Jandarma özel timlerinin olası bir olaya müdahale etmek için köy girişinde önlem aldığı gözlendi. Araçlarından inen çevreciler ve köylüler, toplantının yapılacağı köy camine geçti. Burada toplantıyı protesto eden çevreciler, katılımcı olmadıkları göstermek için sandalyeleri toplayıp alanı boşaltı.

KARŞILIKLI PANKART SAVAŞI

Karaburun'u RES'e kurban vermeyeceklerini söyleyen çevreciler, projeyi protesto edip 'Bunun adı temiz enerji değil, talan" parkartı açtı. Çevrecilerin bu hamlesine karşılık ise, bu kez de caminin duvarına 'RES'e evet" pankartı asan firma çalışanlar, 'Temiz enerji", 'Yerli enerjiye evet" dövizleri taşıdı. Jandarmanın alanın bir bölümünde olası olaya müdahale etmek için beklediği protesto sırasında, firma taraftarları ile çevreciler arasında zaman zaman yaşanan sözlü tartışmaları, araya giren diğer protestocular önledi.

KAPIMIZA KADAR GELDİLER

Protestoya destek verenler arasında, 70 yaşındaki Neval Kepeli de yer aldı. Elinde döviz taşıyıp tepkisini bağırarak gösteren Neval Kepeli, 'Köyün içine kadar, kapımıza kadar geldiler, bunlara karşıyız. Yapılmasını istemiyoruz" dedi. Çevrecilere destek verenler arasında yeralan CHP İzmir milletvekili Tacettin Bayır, 'Firma yetkililerinin ellerinde taşıdıkları pankartlar gerçeği yansıtmıyor. Biz de temiz enerji diyoruz. Yeşil enerji diyoruz. Çünkü enerjiyi tüketiyoruz. Bizim karşı olduğumuz enerji üretimi değil, gelişi güzel türbin direklerinin dikilerek enerji elde edilmeye çalışılması. Bu yarımadanın tamamının firmaya verilmesine karşıyız. Şirket köylülere karşı, davalar açıyor, bana da açsınlar ben de onlara karşıyım. Onlarla TBMM çatısı altında da mücadele edeceğim" dedi. CHP İzmir Milletvekili Zeynep Altıok da, 'Temiz enerji diyerek, doğal güzellikteki çevremizin yok edilmeye çalışılmasına karşı çıkıyoruz. Elbette enerji üretimi olsun ama bu şekilde, yok ederek enerji üretilemez. Köyler yaşam kaynaklarında, hayvancılığın tehdit altına girdiğini söylüyorlar. Hayvanlar ve bitkilere tahribat getiriyor. Sayılarının artırılması demek mevcut zararın artması demek. Onlar enerji üretimine hayır demiyorlar, uygulamalara hayır diyorlar. Ranta ve talana alet edilen bir doğa istemiyoruz. Doğadan faydalanmak demek faydalanılacak bir doğa bırakmamak değil" dedi.

Firmaya karşı ilk mücadeleyi veren, davayı açanlar arasında yer alan Yayla Köyü eski Muhtarı Yusuf Arıcı, 'Neden biz projeye karşı değiliz. Köyün içine kadar direklerin dikilmesine karşıyız. Hiç mi insanlar düşünülmüyor. Firma, bu türbinlerin, sağlığa zararlı mı yoksa değimli olduğunu gösteren bir rapor getirdi mi' Köy inşaat sahasına döndü. Her taraf toz toprak oldu. Doğamız değişti. Her yıl deniz kuşları üzerimizden eksik olmazdı, bu sene biri tana bile gelmedi" dedi. Karaburun Kent Konseyi Başkanı İpar Bura Dilli ise, rezidansların ışıl ışıl olması için Karaburun'un aydınlığının söndürülmesine izin vermeyeceklerini söyledi.

İŞ İÇİN DESTEK VERDİLER

Çevrecilerin protestolarına karşılık veren RES destekçilerinden Serdal Yonca, 'Ben burada yıllarca işiz kaldım. Kimse destek vermedi. Şimdi bekçilik yapıyorum ve bir işim var. Ayrıca bir olumsuzluk ta görmedim" dedi. Destek dövizi taşıyanlardan Halime Göçmen ise, eşinin firmada çalıştığını, boş dağın bir işe yaramadığın ama şimdi iş sahibi olduklarını anlattı.

CAMİYE ASILAN PANKART ARBEDE ÇIKARDI

Karşılıklı açıklamaların ardından Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nden gelen heyet toplantıyı başlatmak istedi. Bu sırada avlusunda toplantı yapılan Camiye 'RES'e evet" yazılı pankartın asılması, tepkilerin yeniden başlamasına neden oldu. Camiye doğru giden çevriciler ile onlara engel olmak isteyen firma çalışanları arasında, arbede çıktı. Tarafların birbirlerine dövizlerin sopalarıyla vurmaya başlamasıyla jandarma müdahale etti. Tarafları ayırdı. Çevrecilerin bu sırada protestoları da devam etti. Olayları yatıştırmaya çalışan CHP milletvekili Tacettin Bayır da arbedenin ortasında kaldı. Bu sırada bir jandarma astsubayı, Milletvekili Bayır'a elindeki sopayı kaldırıp vurmak istedi. Bayır sopayı eliyle tuttu. Olaylar üzerine, heyet, gerekli koşulların oluşmaması nedeniyle, tutanak tutup toplantıyı bitirdi.