İzmir Büyükşehir Belediyesi Davası 13 Mayıs'a Ertelendi

İzmir 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ve bürokratlarının da yeraldığı 129 kişinin yargılandığı davayı, İZBAN tanıtım filmiyle ilgili bilirkişi raporunun savcılık ve sanık avukatları tarafından incelenmesi için 13 Mayıs'a erteledi.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun babasının ölümü nedeniyle Tokat'a gitmesi nedeniyle katılamadığı duruşmada sanık Büyükşehir Belediyesi bürokratlarının büyük bölümü katıldı. Davayı CHP İzmir milletvekili Mustafa Moroğlu, Parti Meclisi üyesi Hüseyin Saygılı, CHP İl Başkanı Ali Engin de izledi. Kocaoğlu'nun avukatı Ercan Demir, 3 ayrı üniversitenin hukuk fakültesindeki uzmanların görüşlerinden oluşan ve dosyanın tamamına ilişkin raporu mahkemeye sundu. Mahkeme Başkanı Cahit Kargılı 127 sayfalık raporu dosyaya ekledi. Başkan Kargılı daha sonra İZBAN tanıtım bilirkişi raporu ile ilgili savcı ve sanık avukatlarına görüşlerini sordu. İki tarafından da raporu incelemek için süre istemesi üzerine, davayı 13 Mayıs tarihine erteledi.

"DURUŞMAYA KADAR ÖZEL YETKİLİ MAHKEME KAPATILACAK"

CHP İl Başkanı Ali Engin, duruşma çıkışı yaptığı açıklamada, davanın 13 Mayıs tarihine ertelendiğini, o tarihe kadar Özel Yetkili Mahkemelerin kapatılacağını, davanın da Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edeceğini söyledi. Engin, şöyle konuştu:

"Duyduğumuz kadarıyla bilirkişi raporu da olumlu geldi. Maalesef bürokratlar 22 ay cezaevinde haksız yere tutuklu kaldı. Hükümet ile ilgili 17 aralık sonrası yolsuzlara adı karışan Genel Müdürler serbest bırakıldı. İranlı vatandaş da serbest kalır. Bu durum Türkiye'nin nereye geldiği açısından önemli bir gösterge. CHP ile ilgili bu dava ibretlik dava. Çünkü aylar süren kovuşturma ve soruşturmalar sonunda hiçbir yolsuzluk olmadığı ortaya çıktı, bilirkişi raporlarıyla tescillendi. Hükümetten beklentimiz, bakanlar, çocuklarla ilgili olarak görevlerini bırakıp bağımsız mahkemelerde yargılanmalarıdır."

MOROĞLU'DAN YILDIRIMA ÇAĞRI

CHP İzmir milletvekili Mustafa Moroğlu ise, 2011 Mayıs ayında başlayan operasyonlar, bugüne kadar yürütülen tüm soruşturmalar, polis baskınlarda elde edilen belgeler ve bilirkişi raporlarıyla Büyükşehir Belediyesi davasının çoktan bittiğini söyledi. Moroğlu 17 Aralık'ta Türkiye'nin başka bir davasının başladığını anlatırken, şöyle dedi:

"Dün akşamdan itibaren 2 başkanın yani İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı'nın kendisine yönelik soruşturmalara karşı tavrı, bir de Başbakan'ın kendine yönelik, bakanlara yönelik soruşturmalardaki tavrına bakın. İzmir'e belediye başkan adayı olarak gönderilen en yatırımcı, en havuzcu bakanın tavrı ibret vericidir. 17 Aralık'tan beri yaptığımız hiçbir çağrıya yanıt vermemişti. Yine çağrı yapıyoruz. İzmir'i 1414 tane bakanlıklardan kes yapıştır yapan veya bakanlıkların arşivine gitmiş projeleri seçim bildirgesi olarak açıklayacağına, Ey Binali öncelikle kalk Muhammer Güler'in oğlunun evinde bulunan paraları tasvip etmediğini, Halk Bankası Genel Müdürü'nün evinden çıkan paraların hırsızlık parası olduğunu söyle. Bacanakla ilgili soruşturmaların şeffaf yürütülmesini talep ettiğini söylemek için Savcıya telefon ettiğini söyleyen Adalet Bakanı'nı kına. Sonra da İzmir caddelerinde aday olarak dolaş."

Moroğlu, AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım'a seslenerek artık proje açıklamamasını her proje açıklamasının ardından bir yolsuzluk projesinin açığa çıktığını savundu. Moroğlu, şöyle devam etti:

"İzmir halkından özür dile. 'Havuzdaki görevime dönüyorum' de. Başbakan son çıkan tapelerle ilgili yalanlayan açıklamalar yapıyor. Aklanmak isteyen başbakan kamu görevlisi, tıpkı Aziz Kocaoğlu'nun yaptığı gibi 'Yargılanmak istiyorum. Bilirkişi önünde aklanmak istiyorum' deyip, kendisi ve oğlunun bulunduğu ses kayıtlarının bağımsız kurul tarafından incelenmesini talep eder. Talep etmediğine göre ses kayıtları onların sesi. Türkiye halkı artık bunun hesabını sormalıdır. Türkiye halkı yeni bir davaya hazırlanmalıdır. Yolsuzluklara karşı adalet, mahpusluklara karşı özgürlük davasıdır bu. Bu iktidarda İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı'nın gösterdiği duyarlılığı gösterecek ahlak da kalmamıştır. Bir an önce istifa etmeliler."

Moroğlu, iktidara geldiklerinde ilk işlerden birinin Urla'da sit alanına yapılan kaçak villaları yıkmanın boyunlarının borcu olduğunu söyledi. Sit alanlarına yapılan hiçbir kaçağa göz yummayacaklarını dile getiren Moroğlu, "Binali de İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığına alnı açık devam etmek istiyorsa kaçak villaları yıkacağına yönelik açıklama yapmalıdır" dedi. - İzmir