(İZMİR)- İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, atık tesisleri konusunda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile çözüm odaklı görüşebildiklerini belirterek, "Kısa vadede Harmandalı'da ya da başka bir yerde geçici olarak bir kullanım kararı çıkabilir. Bu kısa süreli ve geçici bir karar olacaktır. Biz orta ve uzun vadede yeni bertaraf tesisleri kurarak hiç kimseyi rahatsız etmeyecek şekilde İzmir'in çöpünü bertaraf edeceğiz" dedi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Fuar İzmir'de gerçekleştirilen MINEX – 11. Uluslararası Madencilik, Doğal Kaynaklar ve Teknolojileri Fuarı'nın açılış töreninde basın mensuplarının kent gündemiyle ilgili sorularını yanıtladı.
Çiğli'deki Harmandalı Düzenli Atık Depolama Tesisi'nde çöp depolama işleminin durdurulması yönündeki yargı kararının ardından yaşanan atık depolama krizinde önemli bir adım atıldığını söyleyen Tugay, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ve bürokratlarıyla yapılan görüşmenin olumlu geçtiğini ifade etti. Kurumlar arasında oluşan uyum ortamının İzmir'e yararı olacağını vurgulayan Tugay, şunları söyledi:
"Çöpün bertarafı ile ilgili göreve gelmiş olduğumdan beri benim, benden önce de belediye başkanlarımızın yapmış olduğu çalışmalar var. Kısa vadeli, orta vadeli ya da uzun vadeli çözüm çabaları var. Şu anda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile İzmir'in durumunu detaylı olarak görüşebiliyoruz. Bunun aslında biraz yeni bir durum olduğunu da söylemek zorundayım. Çünkü daha önceki dönemlerde yazılı başvurular, o yazılı başvurulara karşılık verilmeyen cevaplar ve bir türlü sağlanamayan bir uyum problemi var. Bu dönemde yapıcı ve çözüm amaçlı olarak bakanlığımızla, bakanlığımızın yetkilileriyle bir araya gelebiliyoruz. Zaman zaman buna İzmir'in milletvekilleri de eşlik ediyorlar. Bunun iyi bir süreç olduğunu düşünüyorum. Bunun sonucunda kısa vadede Harmandalı'da ya da başka bir yerde geçici olarak bir kullanım kararı çıkabilir.
"Harmandalı kararı çıksa bile kısa ve geçici bir karar olacak"
Sonuçta İzmir'in bütününü ilgilendiriyor. Harmandalı sadece Harmandalı'nın değil ya da o bölgede yaşayan insanların değil. İzmir'in bütününündür. İzmir'in bütününe bakılarak kararlar veriliyor. Ben sadece Harmandalı bölgesiyle ilgili rahatsızlığı olan vatandaşlarımıza şunu söylemek isterim; oradaki alanın kullanımıyla ilgili bir karar çıkacak olsa bile bu kısa süreli ve geçici bir karar olacaktır. Biraz zorunlu olarak alınan bir karar olacaktır ama asıl amacımız, orta ve uzun vadede yeni çöp bertaraf tesisleri kurarak hiç kimseyi rahatsız etmeyecek şekilde İzmir'in çöpünü bertaraf etmektir."
"İzmir'in çöp ve geri dönüşüm konusunda Türkiye'ye örnek olma ihtimali çok yüksek"
Bakanlığın İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin geri dönüşüm projesine de olumlu baktığını ifade eden Tugay, "Geri dönüşüme çok önem veriyoruz, onu hatırlatmak isterim. Şu an 13 mahallede devam eden bir geri dönüşüm çalışması var. Bunu bütün İzmir'e en kısa sürede yayacağız. Bakanlıkla da bu konuda ortak çalışalım diye bir görüşme yaptık. Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü'yle de Bakan Murat Beyle de. Onlar da olumlu yaklaştılar. İzmir'in çöp ve geri dönüşüm konusunda Türkiye'ye örnek olacak şehirlerden birisi olma ihtimali çok yüksek" diye konuştu.
"Verimsizlik de ortadan kalkıyor"
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin kentin arıtma yükünün yüzde 96'sını karşılayan Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi'nin daha verimli şekilde kullanımı için yapmış olduğu işletme hamlesine yönelik eleştirilere de yanıt veren Başkan Tugay, şöyle devam etti:
"İZSU'ya taşeron giriyor diye bir ifade maalesef önyargılı ve art niyetli bir ifade. Dünyada artık fabrikaları robotlar çalıştırıyor. Neden bunlar yapılıyor, çünkü daha verimli işletme modelleriyle ilgili çalışılıyor. Bize bu eleştirilerde bulunanlar, İstanbul'da ya da başka büyükşehirlerde arıtma tesislerinin hangi modelle çalıştırıldığına bakmalı. İstanbul'da ve diğer büyükşehirlerde böyle büyük arıtma tesisleri, uzmanlaşmış şirketlere veriliyor. Bu şekilde daha uygun maliyetli bir işletme çıkıyor ortaya. Verimsizlik de ortadan kalkıyor. Bu böyleyken, ben İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olarak tüm İzmirlilere sorumluyken, İzmirlilerin bütçesini en verimli şekilde kullanmakla sorumluyken, daha verimsiz ve daha pahalı bir yöntemi tercih edemem. Bu birilerinin bize böyle etiket yapıştırıp taşeron geliyor demesiyle değişecek bir durum değil.
"Belli grupların üstünlük kurma çabalarıyla mücadele ediyorum"
Herkes, sadece belli bir grubun değil, bütün şehrin, bütün ülkenin, bütün halkın yararını düşünmek durumunda. Sadece ben, sadece bizim grubumuz diye bakmayacak. Bunu hep beraber öğreneceğiz. Geldiğimden beri bununla mücadele ediyorum. Belli grupların böyle üstünlük kurma çabalarıyla mücadele ediyorum. Böyle bir şey olmaz. Belediyenin parası, İzmir'de yaşayan 4 buçuk milyon insanın parasıdır. Oradaki gereksiz harcama, herkese zarar veriyor. Biz bu konuda çok hassasız. Ben aday olduğumda söyledim. Yeni nesil bir belediyecilik, çağdaş bir belediyecilik, herkesi gözeten eşitlikçi, adil bir belediyecilik hizmeti sunacağımı, bunun için çalışacağımı söyledim. Bu yolda böyle haksız, iftira diyebileceğim suçlamalara asla kulak asmayacağım. Doğru olan şey, bütün dünyanın da gözettiği şekilde verimli olan, daha az maliyetli olan, kamuya daha az yük sağlayan işletme modelidir. Bunun örnekleri Türkiye'de fazlasıyla var. Onlara dönüp baksınlar önce ondan sonra bizi eleştirsinler."
"Bu yaklaşım beni üzdü"
Aliağa Belediye Başkanı Serdar Acar'ın kamuoyunda yer alan ifadelerine yönelik soruya yanıt veren Başkan Tugay, şunları kaydetti:
" Serkan Acar'la Şakran'ın kanalizasyonu konusunda aramızda şöyle bir konuşma oldu. Dedim ki, 'sen iktidarın tarafında olan bir belediye başkanısın. Bizim onay bekleyen kredimiz var. Kendi ilçende, Şakran'da bir sorunun çözülmesi için sadece bakan beyle görüşmen, senin de bizi bırak, Şakran adına bu ricayı iletmen çok iyi olur.' Burada kredinin onaylanması için Serkan Başkan'ın desteğini istedim. Bunu söyleyeli belki bir yıl oldu. O günden bugüne kimse parmağını kıpırdatmadı. Şimdi kalkıp böyle bir şey söylemesini ayıpladım. Kendisi de bilir, aslında pozitif diyaloglarımız olmuştur. Kendisine şunu söyledim asla siyasi partimiz farklı diye sizinle ilişkilerimiz kötü olacak diye bir şey yok. Aliağa'ya hizmet için Menemen'e hizmet için üzerime ne düşüyorsa yapacağım. Hiçbir ilçemizi diğerinden ayırt etmeden hatta dezavantajlar varsa pozitif ayrımcılık da göstererek ilçelerimize, Aliağa'ya ihtimam göstereceğim diye. Bunlardan sonra bu yaklaşım beni üzdü.
"2,5 milyarlık yatırım yaparım diyorsa onay veririm"
Söz konusu yatırımın 700 milyon liralık değil, 2,5 milyarı bulan bir yatırım. Gerçekten 'ben yaparım' diyorsa Serkan Acar, ona ben onay veririm. Buyursun yapsın. Ama doğru olan şudur, yurt dışından belediyemize çok uygun ödeme koşullarıyla kredi veriyorlar. Yapılması gereken sadece bakanlıktan onaylanması. Bu konuda yardımcı olursak Aliağa Belediyesi'nin de 2,5 milyar lirasını harcamamış olur. Biz de bu işi kolaylıkla yapabiliriz. Ama onun dışında devletin bütçesine de yük olmayız. İzmir bunu kendi kaynaklarıyla, kendi geri ödemesiyle yapmış olur. Eğer bugün olduğu gibi onaylanmazsa kredi, biz 2,5 milyar liralık yatırımı Aliağa Belediyesi'nin yapabilecek olduğunu düşünmüyoruz. Ama İzmir Büyükşehir Belediyesi, hiç kimsenin şüphesi olmasın Aliağa'nın da Dikili'nin de İzmir'in diğer bölgelerinin de altyapı yatırımlarını yapabilecek güce sahip. Bu konuda bizim bir sıkıntımız yok. Kullanmak için hazır bir kaynak var. Basitçe atılacak bir imza var. Serkan Acar, öyle konuşacağına bakanı arasa ben sizin partinizdenim, şuna bir onay verin dese çok daha büyük bir iyilik yapmış olur, bu olay kolayca çözülür."
Son Dakika › Güncel › İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tugay: 'Kimseyi Rahatsız Etmeden İzmir'in Çöpünü Bertaraf Edeceğiz' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?