İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, başörtüsü teklifi ile ilgili olarak " Genel İdare Kurulu'ndan çıkan eğilimi yansıtmak istiyorum. Burada iki önemli hususun altı çizildi. Bir, bu metin içerisinde riskli gördüğümüz, ileride problem yaratacağını düşündüğümüz bazı ifadeler var, bunun değiştirilmesi gerekmektedir. Bu ortak görüştür. Bununla birlikte çoğunluğun eğilimi ise bu konuda 'evet' yönündedir" açıklamasını yaptı.
Kürşad Zorlu, bugün parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Zorlu, şunları söyledi:
"BU ANLAYIŞIN ÜLKEYE VEREBİLECEK BİR KATKISI KALMAMIŞ, PROJE FUKARALIĞI BAŞ GÖSTERMİŞTİR"
"Siyasi iktidarın plansız ve dayatmacı politikaları sayesinde sıkıntısız, dertsiz hiçbir sektör kalmamıştır. Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Nebati'nin açıklamaları aslında maruz kaldığımız kötü yönetimin içler acısını halini özetlemektedir.
Diyor ki Sayın Nebati, '2022 en kötü yıl olarak tarihe geçecek. 100 milyar dolar dış ticaret açığı, 50 milyar dolar cari açık söz konusu. Ama çok şükür bu zor dönemi geride bırakıyoruz.' Bununla da yetinmiyor, ücret artışlarıyla ilgili 'Asgari ücretliye de memura da emekliye de ne verilse haklarıdır. Dar gelirliye, fakir fukaraya vermek bereket getirir.' Biz de diyoruz ki fukaralık bu milletin kaderi değildir! Bu anlayışın ülkeye verebilecek bir katkısı kalmamış, proje fukaralığı baş göstermiştir.
Bununla birlikte asgari ücretli sayısının yüzde 38 olduğu yönündeki beyan, teknik olarak bir veriye dayansa da gerçekliği yansıtmamaktadır. Öyle ki asgari ücretlinin eline geçen bu yıl aylık ortalama 4.877 TL. Asgari ücretin 1,05 katını alanın eline geçen aylık 5.070 TL, asgari ücretin 1,5 katını alanın eline geçen aylık ortalama 6.702 TL. Birinci kesimin çalışanlar içerisindeki oranı yüzde 45, ikincisi ise yüzde 68 düzeyindedir. Açlık sınırının ilk 11 aydaki ortalaması 6.150 TL. Bu arada Türkiye'deki ortalama kiralık konut ilan fiyatı Kasım ayında metrekare başına 62,2 TL. Yani 100 metrekare konutun kira ilan fiyatı 6.220 TL. Bu da şunu gösteriyor, vatandaşımızın yüzde 68'i ücretleri bugün kirayı karşılayamayacak duruma gelmiş. Fizyolojik, barınma ihtiyaçlarını bile vatandaşlarımız bu koşullarda karşılayamaz duruma gelmişlerdir. Türkiye asgari ücretli olma yolunda emin adımlarla, bu anlayış çerçevesinde ilerliyor.
"YENİ MAĞDURİYET YARATMAMAKTAN DOLAYI YENİ YAŞ SINIRI KESİNLİKLE GETİRİLMEMELİDİR"
Gündemdeki önemli başlıklardan biri EYT kapsamındaki mağduriyetlerdir. Maalesef bu konuda da dayatmacı, yerinde olmayan kararlar ile karman çorman hale getirildi. Vatandaşlarımızın beklentileri yükseltildi. Niye? Seçim geliyor çünkü. İYİ Parti başta olmak üzere muhalefet partilerinin bu insanlara sesinin gündeme getirmiş olması çok önemli bir faktördü ama şimdi kafa karıştırıcı açıklamalar ile bu insanların umutlarını ileri bir tarihe erteliyorlar. Ziyan yok, İYİ Parti olarak iktidara geldiğimizde EYT sorununun kapsayıcı ve tüm vatandaşlarımızı içerisine alacak şekilde çözüme hazır olduğumuzu ifade ediyoruz. Yeni mağduriyet yaratmamaktan dolayı yeni yaş sınırı kesinlikle getirilmemelidir ve bu hakkı kazanan insanların emekliliği için belirli bir süre konulmasını da doğru bulmuyoruz. 2023 bütçesinden faize 566 milyar TL ayıran hükümet, bu insanların haklı feryadına kulak tıkayamaz.
"KAYITLI ORTALAMA 6.000 İLACIN NE YAZIK Kİ YÜZDE 15'İNİ ARTIK TEMİN EDEMEZ DURUMDADIR"
Bir diğer sorunlu kesim de vatandaşımızın sağlığını ve yaşam kalitesini doğrudan etkileyen eczaneler ve ilaç üreticilerinin sorunlarıdır. Eczacılarımız, kepenk kapatmaya başladılar. İlaç fabrikalarımız ise pek çok kalemde üretimi durdurdular. Geçtiğimiz yıl, ilaç üretim maliyetindeki artış yüzde 160'ı geçti. Tabii bu durumda girdi maliyetleri ile başa çıkamayan ilaç fabrikaları pek çok ilacı üretemez hale geldi. Ecza depoları, kayıtlı ortalama 6.000 ilacın ne yazık ki yüzde 15'ini artık temin edemez durumdadır. Maalesef 'Türkiye Yüzyılı' diye ortalıkta caka satılırken 20 yıllık AKP iktidarının sonunda güzel ülkemizde; kanser ilaçları, antibiyotikler, ağrı kesiciler, tansiyon ilaçları ve pek çok çocuk şurubu bile bulunamaz hale geldi. Vatandaşlarımıza bunların muadili ilaç verilmek istendiğinde insanlarımız bir çelişki ile karşı karşıya kalıyor. Eczanelerde çok zor durumda yaşıyor. Bu kabul edilebilir bir durum değil, çünkü Sosyal Güvenlik Kurumu'nun karşıladığı pek çok ilacın hastalarımızın ödemek zorunda kaldığı fiyat farklarında da ciddi artışlar oldu. Bir de muayene ücretleri ile birlikte ilaç fiyatlarının iç içe geçtiği durumda sağlıkta ücretsiz hizmet tarihe karışmış durumda. Her geçen gün de bu konudaki sorunları artıyor.
"MİLLETİMİZE KARŞI DA YAPILMIŞ BİR HAKSIZLIK OLARAK GÖRÜYORUZ"
Bugün çözülmüş olduğunu düşündüğümüz çok önemli bir problemle ilgili yeniden gündemi işgal etmek üzere olan bir tartışma ile karşı karşıyayız. Bilhassa başörtüsü konusundaki değerlendirmeler ile yeni bir Anayasa teklifi ile karşı karşıyayız. Ancak, bizim bu yöndeki eğilimimizi sizinle paylaşmadan önce bu konu neden milletimizin gündemine geldi? Biliyorsunuz sayın Genel Başkanımız bu konuda iki önemli görüşümüzü ifade etti; bir, bu meselenin kapanmış bir yara değil, kanayan bir yaranın üzerine gitmememiz lazım. Biraz önce bahsettiğim ekonomideki bu acı yıkım tablosu… Milletimizin esasında bu problemin üzerine gidilip çözüm bulunulmasını istiyor ancak ne yazık ki öncelikle Cumhuriyet Halk Partisi'nin kanun teklifi ile gündeme getirdiği bir konuydu… Sonrasında AKP grubu imza verdiler ve bunu bir Anayasa teklifi haline getirdiler.
REFERANDUM SANDIĞI DOĞRU DEĞİL
Tahminim odur ki önümüzdeki günlerde çokça tartışılmak istenecek, çünkü bu gündemi ortadan kaldırılması amacını taşıdığı bir illüzyon. Şunun da altını çiziyim, İYİ Parti olarak bu konudaki hassasiyetimiz bellidir. Bu konu ile ilgili hakkında tek fezleke olan parti lideri bizim Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener'dir. Ama biz istiyoruz ki; memleketin bunca sorunu varken, seçim sandığını bekleyip burada siyasetin bugüne kadar yaptığı yapamadığı şeylerle ilgili olarak bir yüzleşme isteği varken bunun yanına referandum sandığı koyma çabasını doğru bulmadığımız gibi milletimize karşı da yapılmış bir haksızlık olarak görüyoruz.
"ÇOĞUNLUĞUN EĞİLİMİ 'EVET' YÖNÜNDEDİR"
Gelinen aşamada bir teklif metni var ve Genel Başkanımız biraz önce ifade ettiğimiz görüşlerimizi altılı masadaki liderlere götürerek toplantıda ifade etti. Birlikte ortak tutum geliştirilmesi konusundaki İYİ Parti'nin kanaatini de aktardı Genel Başkanımız. Ama orada ortak kanaat, metin tekrar gelsin, metni tekrar görelim diye bir eğilim ortaya çıkmıştı. Metin kamuoyuna yansıdı ve teklif resmi olarak da TBMM Başkanlığı'na sunuldu. Biz, bu ve benzeri konularda tartışmalı meselelerde yetkili kurullarımızla birlikte karar almayı biz gelenek haline getirmiş bir partiyiz. Bu bir süreç yönetimi…
"METİNDE RİSKLİ BÖLÜMLER VAR… BUNUNLA BİRLİKTE ÇOĞUNLUĞUN EĞİLİMİ İSE BU KONUDA 'EVET' YÖNÜNDEDİR."
Size şimdi Genel İdare Kurulu'ndan çıkan eğilimi yansıtmak istiyorum. Burada iki önemli hususun altı çizildi. Bir, bu metin içerisinde riskli gördüğümüz, ileride problem yaratacağını düşündüğümüz bazı ifadeler var, bunun değiştirilmesi gerekmektedir. Bu ortak görüştür. Bununla birlikte çoğunluğun eğilimi ise bu konuda 'evet' yönündedir."
Son Dakika › Güncel › İyi Parti Sözcüsü Zorlu'dan 'Başörtüsü' Teklifi Açıklaması: 'Çoğunluğun Eğilimi Bu Konuda 'Evet' Yönündedir' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?