İTÜ ARI Teknokent, Kovid-19'a yönelik ürünlerle salgınla mücadeleye katkı sağlıyor

İTÜ ARI Teknokent Genel Müdürü Doç. Dr. Deniz Tunçalp, en büyük girişimci ekosistemine sahip teknokent olmanın kendilerine avantaj sağladığını belirterek, "Salgın sürecinde İTÜ ARI Teknokent'teki firmalardan bu sayede daha fazla ürün ortaya çıktı." dedi.

Tunçalp, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinde teknokentlerin iyi bir sınav verdiğini dile getirerek, Türkiye'nin dört bir yanındaki teknokentlerin Kovid-19'a yönelik ürünler geliştirdiğini söyledi.

Teknokentler arasında en büyük girişimci ekosistemine sahip olmalarının kendilerine avantaj sağladığına değinen Tunçalp, salgın sürecinde İTÜ ARI Teknokent'teki firmalardan bu sayede daha fazla ürün ortaya çıktığını kaydetti.

Tunçalp, İTÜ Çekirdek Kuluçka Merkezi'nin, salgın başlamadan önce normal çağrısına ek olarak "#FightCOVID19" çağrısı yaptığını belirterek, "Çağrıya sadece 3 hafta gibi kısa bir sürede aralarında heyecan verici ürünlerin de olduğu 80'den fazla başvuru geldi. Bu girişimleri yatırımcılarla, ilgili destek programlarıyla buluşturmaya çalışıyoruz." ifadelerini kullandı.

"Günde 2 bin adet yüz siperliğini hastanelere dağıtıyoruz"

Salgın daha Türkiye'de yokken Avrupa'daki yüz siperliği üretimlerini incelediklerini ve İTÜ Magnet Fab'da 3D yazıcılarla yüz siperliği prototipleri yaptıklarını anlatan Tunçalp, "Günde 2 bin adet yüz siperliği basıp dağıtabiliyoruz. Teknokent firmalarından 3D yazıcı kullananlar da bu sürece katkı veriyor. Çok sayıda büyük hastanenin ihtiyacını karşılama şansımız oldu." dedi.

Yüz siperliği haricinde başka ürünlerin de geliştirildiğini aktaran Tunçalp, şunları kaydetti:

"Örneğin, hasta başında operasyon sırasında bir hapşırma durumunda ortamdaki herkes enfekte olabiliyor. Bunu engellemek için hastanın baş bölgesini kapatacak ve kolların girebildiği şeffaf entübasyon kutuları üretmeye başladık.

Öte yandan, dünyada basit bir takım solunum cihazları yapılıyor. Biz de bu ürünler üzerinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz ve bu hafta ilk cihazımızı bitireceğiz. Geliştirdiğimiz ürünlerin tasarımını açık kaynak kodlu üretim felsefesinin bir parçası olarak, ihtiyaç duyanlar kullanabilsin diye İTÜ Magnet Fab'da paylaşacağız."

Kovid-19'la ilgili ihtiyaçlara yönelik çeşitli ürünler geliştirildi

İTÜ ARI Teknokent Genel Müdürü Doç. Dr. Deniz Tunçalp, ilk Kovid-19 tanı kitinin bünyelerindeki Bioeksen firması tarafından Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü iş birliğiyle geliştirildiğini hatırlattı.

Firmanın tanı kiti üretimine aralıksız devam ettiğini belirten Tunçalp, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Genetik testler üzerine çalışan bir diğer firmamız Sentromer da koronavirüs kitinin satışına başladı. Memsis Çevre Teknolojileri ise N95 ve üzeri kalitede maske üretimine yönelik ürün geliştirme sürecini tamamladı ve seri üretime geçti. Ceiba Tele ICU firması da geliştirdiği eConnect teknolojisiyle izolasyon ve karantina odalarındaki başucu cihazlarından anlık veri akışı sağlıyor. Boni Global de, koronavirüs şüphelilerini cep telefonları üzerinden izleyecek bir uygulama geliştirdi.

Evana, temassız ateş ölçer geliştirerek kalabalık alanlarda kullanılması için harekete geçti. Money Shower firması, ATM cihazlarına takılıp günlük dolaşımdaki parayı dezenfekte eden çözümünü ilgili kuruluşlara tekrar tanıtmaya başladı. Ayrıca, İTÜ Çekirdek girişimlerinden Swenna, PVC malzemeden ısıya ve yırtılmaya dayanıklı sıvı geçirmeyen önlükleri sağlık personeline ekstra koruma sağlaması için üretiyor. Türkiye'nin en büyük 3D yazıcı üretilerinden Ookuma da Kovid-19'a yönelik ürün tasarımları yaparak paylaşıyor."

"Startupların hareket kabiliyeti ürünlerin ortaya çıkmasını sağladı"

Startupların Kovid-19 sürecinde hızlı bir şekilde ihtiyaçlara yönelik üretime odaklandığına dikkati çeken Tunçalp, bu durumun startupların karar alma ve hareket kabiliyetlerinin büyük şirketlere göre daha fazla olmasından kaynaklandığını söyledi.

Tunçalp, "Startuplarda kurucular ne istiyorsa şirket hemen oraya odaklanabiliyor. Örneğin, Kovid-19'la ilgili bir ürün ihtiyacı olduğunda belli yeteneklere sahip startuplara ulaşıp bu konuda desteklerini istiyoruz. Bu noktada startuplar, yeteneği ve kaynağı çerçevesinde kendisine gelen bir talebi yapıp yapmayacağına hemen karar verebiliyor. Bu ciddi bir avantaj. Birçok ürün bu sayede ortaya çıktı." diye konuştu.

"Eğitimler, grup çalışmaları ve mentorluk faaliyetleri online olarak sürüyor"

Teknokent bünyesindeki firmaların, çalışmalarına evden devam ettiğini aktaran Tunçalp, sözlerini şöyle tamamladı:

"İTÜ Çekirdek, normal zamanda olduğu gibi faaliyetlerine devam ediyor. Eğitimler, grup çalışmaları, mentorluk faaliyetleri internet üzerinden yürütülüyor. Mentorluk saati açısından kendi rekorumuzu kırdık. İTÜ Çekirdek'te 16 Mart-5 Nisan tarihleri arasında toplam 416 online mentorluk gerçekleşti ve haftalık görüşmeler yüzde 25 arttı."