İtalya'nın İlk Popülist Hükümeti Yemin Ederek Göreve Başladı

Dha DIŞ HABER - İtalya'nın ilk popülist hükümeti yemin ederek göreve başladı

Esma Çakır/ Roma, 1 Haziran (DHA) İtalya'da yaklaşık 3 aydır süregelen siyasi krizin ardından kurulan ülkenin ilk popülist, düzen karşıtı hükümeti yemin ederek göreve başladı.

Popülist 5 Yıldız Hareketi ile aşırı sağdaki Lig koalisyonunda, hukuk profesörü Giuseppe Conte liderliğinde kurulan 18 üyeli kabine, Cumhurbaşkanlığı Sarayı Quirinale'de düzenlenen törenle birer birer yemin etti. 5'i kadın, 3'ü teknokratlardan oluşan hükümet üyelerinin 9'u 5 Yıldız, 6'sı ise Lig üyesi. 70 yıllık İtalya Cumhuriyet tarihinin 65'inci hükümeti olarak göreve başlayan kabinede yaş ortalaması 50,5.

Conte, Silvio Berlusconi'nin 2011'deki istifasından bu yana, seçimle bu göreve gelmemiş 5'inci başbakan oldu. 5 Yıldız lideri Luigi Di Maio ile Lig Lideri Matteo Salvini, başbakan yardımcıları olarak belirlendi. Di Maio bunun yanı sıra, Ekonomik Kalkınma, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nı, göçmenlere karşı sert tutumuyla bilinen ve kayıt dışı olduğunu öne sürdüğü 500 bin göçmeni ülkeden kovma vaadinde bulunan Salvini ise İçişleri Bakanlığı'nı üstlendi.

İki partinin önceki hafta hükümeti kurma girişimi çerçevesinde ekonomi bakanı adayı olarak gösterdikleri, ancak Cumhurbaşkanından veto yiyen euro karşıtı 81 yaşındaki Paolo Savona'nın da Avrupa İşlerinden Sorumlu Bakanlığa getirilmesi dikkat çekti.

Ülkenin güneyinin sorunlarıyla ilgilenecek olan Güney ile Engelliler Bakanlıkları da dikkat çeken iki yeni bakanlık oldu. 5 Yıldız, oylarının büyük çoğunluğunu, refah seviyesi kuzeye göre çok düşük olan güneyden almıştı.

Kamu Yönetimi, Sağlık, Savunma, Bölgelerle İlişkiler ve Güney Bakanlığı kadınlara emanet edildi.

Ekonomi bakanlığına, ekonomi profesörü Giovanni Tria, Dışişleri'ne ise Moavero Milanesi getirildi.

Yeni hükümet, iki partinin logolarındaki renklerden dolayı 'sarı-yeşil hükümet" olarak adlandırılıyor.

AVRUPA'YI ENDİŞELENDİREN PROGRAM

Ülkede siyasi sahnede 3'üncü Cumhuriyet'in doğduğunu iddia eden iki parti, büyük oranda seçim vaatlerini yansıtan 'Değişim Hükümeti" adı altında bir program hazırlamış ve hükümet daha hayata geçmeden özellikle Avrupa kurumları nezdinde büyük endişe yaratmıştı.

AB'nin kurucularından ve bölgenin en büyük 3'üncü ekonomisi İtalya'nın, bu yasama dönemiyle politik bakımdan bir laboratuar durumuna geleceği yorumları yapılıyor. Hükümet programında, bütçede mali karşılığı olmayan ve Euro Bölgesi'nin bazı mali kurallarına aykırılıklar bulunuyor. İtalya'nın kamu borcu ise 2,3 trilyon euro'ya ulaşmış durumda. Bir diğer endişe kaynağı da, hükümetin sığınmacılar konusunda yapılan anlaşmaları yeniden gözden geçirme ve yüz binlerce göçmeni sınır dışı etme planı. Lig lideri Matteo Salvini, sığınmacılar için 5 milyar euro harcadıklarını, bunun kabul edilemez olduğunu söylüyor. Rusya'ya uygulanan yaptırımların kaldırılması ve bu ülkeyle yakınlaşma planı ise dış politikadaki en dikkat çekici unsurlardan.

Öte yandan, Giuseppe Conte'nin, Salvini ve Di Maio kontrolünde 'zayıfö bir başbakan olabileceği, İtalya'nın da bu hükümetle 'içine kapanık" bir hale dönüşebileceği yorumları yapılıyor.

BU SÜRECE NASIL GELİNDİ?

4 Mart'ta yapılan seçimlerin ardından birkaç turlu sancılı koalisyon görüşmelerinden sonuç alınsa da, 5 Yıldız lideri Luigi Di Maio ile Lig Lideri Matteo Salvini başbakanlık konusunda uzlaşamamıştı. Liderler, bu nedenle hiçbir siyasi deneyimi olmayan ve daha sonra özgeçmişinde 'şişirilmiş" bilgiler bulunduğu ortaya çıkan hukukçu Giuseppe Conte isminde birleşmişti. Ancak Euro karşıtı ve Avrupa Birliği'nin kurucularından Almanya'ya sert eleştiriler getiren ekonomi bakan adayı Paolo Savona, Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella'dan veto yemiş ve ülkeyi en kısa sürede erken seçimlere götürecek bir teknik hükümet seçeneği doğmuştu. Cumhurbaşkanı Mattarella, Uluslararası Para Fonu (IMF) Türkiye Masası eski Şefi Carlo Cottarelli'ye hükümeti kurma görevini verse de, gerek iki partinin gerekse de onları destekleyen seçmenlerin büyük tepkisiyle karşılaşmıştı. 5 Yıldız, Cumhurbaşkanı'nın azlini bile gündeme getirmişti. Bunun üzerine masaya yeniden siyasilerden oluşan bir hükümet seçeneği konmuş, perşembe akşamı Giuseppe Conte yeniden bu görevi alarak, 18 üyeli kabine listesini cumhurbaşkanına sunmuştu.