İşte Tarım Arazileri Böyle Betonlaşıyor!

Şanlıurfa'da özellikle kent merkezinin güneydoğusundan başlayıp Harran ilçesine doğru yoğun bir betonlaşma söz konusu.

Tarım arazileri hızla yok oluyor. Sivil toplum kuruluşları, ziraat odaları, medya buna dikkat çekip karşı çıkmaya devam etse de yetkililer bir türlü önlem almadı. Sadece Şanlıurfa'nın da sorunu olmayan bu konuya diğer bir dikkat çekmek isteyen taraf ise Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı oldu. Hazırladığı kamu spotlarını televizyonlarda yayınlatarak, tarım arazilerinin betonlaşılmasına karşı çıkılmasını istedi. 'Ancak böylesi Türkiye'de olur' dedirtecek bir durum da bu oldu. Devletin bir bakanlığı tarım arazilerinin betonlaşmaması için mücadele ederken, diğer bakanlığı veya bakanlıklarına bağlı kurumlar ise tarım arazilerinin betonlaşmasına göz yumdu.

Elbette tarım arazilerini hızla betonlaştırarak, binalar konduran gariban kesim olamıyor. Genelde nüfuslu kesimler tarım arazilerine binalar yapabiliyor. İşte tam da bu konunun tipik bir örneği Kısas'ta yaşanıyor. Bölgede tarım arazilerine yüzlerce bina yapılmasına rağmen sessiz kalınırken, Kısas'ta ilerleyen inşaatın karşısına bir kadın dikildi. Karşı taraf AK Parti'den bölgenin bağlı olduğu Haliliye Belediyesi meclis üyesi olmasına rağmen resmi kurumlara, mahkemeye hatta Ankara'ya bile başvurdu. Amacı hem babasından kaldığını iddia ettiği tarlanın gerçek sahibini bulabilmesi için mahkeme kararının beklenmesini sağlamak hem de tarım arazisinin betonlaşmasını önlemek.

SEÇİM FIRSAT BİLİNİP İNŞAAT TEMELİ ATILDI

Sümran Bayar… Yıllarca Kısas Mahallesi'nde babası tarafından ekilip biçilen bir araziyi üzerinde hak iddia eden başka şahıslara kaptırdı. Yargıya başvurdu. Araya 30 mart yerel seçimleri girdi. İddiaya göre, seçimin yaklaşmasını fırsat bilen karşı taraf, birinci sınıf tarım arazisi olan tarlaya binalar yapmak üzere beton dökmeye başladı. Derken seçim oldu, bitti. Söz konusu bölge seçimden önce İl Özel İdaresi'nin sorumluluğundayken, seçimden sonra yeni kurulan Haliliye Belediyesi'nin sorumluluğuna geçti. Belediyenin kurulması, birimlerin oluşturulması, müdürlerin ve görevlilerin belirlenmesi derken aradan aylar geçti ve inşaat aldı başını gidiyor. Sümran Bayar ise yargıya başvurmasına rağmen bu esnada yine boş durmadı. Devletin çeşitli kurumlarına ve siyasilere başvurarak, mahkemelik oldukları tarlanın hem tarım arazisi olması bakımından inşaatın durdurulmasını hem de yargının kimi haklı bulacağının beklenmesini istedi.

BAYAR: İNŞAATI YAPAN AK PARTİ MECLİS ÜYESİ

Aylardır verdiği mücadeleyi Gazete İpekyol'a anlatan Sümran Bayar, "Bir sene önce diğer hissedarlarla ilgili bir mahkeme açıldı. Kısas Mahallesi Atatürk Caddesi, Kısas tabelasını geçtikten sonra hemen sağda bir yerden bahsediyorum. Burasını kayın pederim ekip dikiyordu yıllardır. Karşı taraftan gelip buraya bina dikmeye kalktılar. 16 dönümlük bir yer. Haziran ayında belediyeye başvurduğumuzda 'tamam bekleyin, biz işleme el koyacağız' dedikleri halde tekrar iki, üç ay oyaladılar. Ondan sonra tekrar dilekçeler verdim. Dilekçelerim ilk zaman hiç umursanmadı. Ondan sonra son dilekçeme karşılık Haliliye Belediyesi, 11.09.2014 tarihinde durdurma kararı çıkardığını söyledi. Ondan önce de ben Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'na, İmar Müdürlüğü'nden buranın tarım arazisi olduğuna dair evraklarımı çıkartırdım. Bu dilekçeme karşılık o zamandan bu zamana kadar iki tane daha bina yapıldı. Bir binanın daha orada molozları döküldü. Yine belediyeye başvurdum. 'Aynı yer önemli değil' dediler ama diğer yerler için tutanak tutulmasını istedim onlar da tutulmadı. Durdurulmasına rağmen, bu Resmi Gazete'de de yayımlanmış, bir yerin inşaatı durdurulduğunda, kaçak yapı mührü vurulduğunda, oranın mühürlenmesi gerekiyor. Mühürlendikten sonra bir yedi emine verilmesi gerekiyor. Eğer mührü kıran kişiler tekrar devam ederse bunlara da kanuni işlem uygulanıyor belediye tarafından. Ama bunların hiçbiri şuana kadar yapılmadı. Bu inşaatı yapan kişilerin içinde Haliliye Belediyesi AK Parti Meclis Üyesi Erdal Deniz bulunmaktadır. Belediye başkan yardımcıyla da görüştüğümde imar yıkım ekibi müdürünün Yaşar Bey'in oraya sadece bir konteynır için su basımı akıttığını söyledi. 10 tane binanın yapımına başlanmış durumda. Hepsinin su basmaları yapılmış durumda." diye konuştu.

'BEN KANUNDAN YARDIM İSTİYORUM'

Yetkililerin, yasal görevlerini yerine getirmesi için nasıl harekete geçirmeye çalıştığını anlatan Bayar, şöyle konuştu: "Bir tarım arazisi şu anda bir tecavüz altında. Artı haksız yere bir insanın elinden bu mal cebren alınıyor ve belediye bu şekilde göz yumuyor. Ben bunu milletvekilimiz Abdülkerim Gök Bey'le de görüştüm. Abdülkerim Bey, buradaki başkanımızla görüşmemizi istedi. Kendisi aradı, başkandan bana randevu aldı. Randevu günü ve saatinde gittiğimde başkan yoktu. Ben de en son savcılığa vereceğime dair bir dilekçeyle belediyeye başvurdum. Belediyedeki avukat kabul etmedi dilekçeyi. 'Tekrardan yapı kontrole yollayın' dedi. Yapı kontroldeki Metin Bey'e dilekçeyi teslim ettim. Artık kanuni yollara gitmek zorundayım. Çünkü herhangi bir şey yapılmıyor belediye tarafından. İnşaatı yapan firma değil, kişiler. Bunlar için dokuz tane tutanak tuttuklarını söylediler encümen üyesi Erdal Deniz'in adına. Diğer kişiler yalnız akrabaları. Kardeşi, amcaoğlu bu şekilde yapılıyor. Şu anda buraya 10 tane bina yapıldı. 10 tane binanın su basımı atıldı ve hala Erdal Deniz'in benim yerim dediği için ona göz yumuluyor. Ben kanundan yardım istiyorum."

SALDIRIYA UĞRADILAR

Tarım arazisini betonlaştırmaya devam eden şahısların kendilerini tehdit ettiğini ve saldırdığını kaydeden Sümran Bayar, "Bizim bu kadar uğraşlarımıza rağmen en sonunda Erdal Deniz'in ailesi tarafından hakaretle karşılaştık. Onu savcılığa verdim. En son Erdal Deniz yolda yakalayarak beni 'bu kadar uğraşma benimle, sonun kötü olur' dedi. Beni ölümle tehdit etti resmen. Onu da savcılığa verdim. Diğer iki kişinin İsmail Bayar ve Halil İbrahim Bayar adlı kişilerin kayınımı darp ettiği, beni darp ettiği oraya ev yapabilmek için, onu da belediyeye bildirdim. Savcılıkta da tutanağımız var, jandarmada da tutanağımız var bu konuda. Belediyeye bildirdiğim halde oraya da herhangi bir işlem yapılmamıştır." dedi.

'BAŞKAN DEMİRKOL TALİMAT VERDİ'

Son olarak Haliliye Belediye Başkanı Fevzi Demirkol ile görüştüğünü belirten Bayar, Başkan Demirkol'un kendisinin yanında ilgili müdürlerine inşaatın devam etmemesi, durdurulması ve bu konuda her gün kendisine bilgi verilmesi yönünde talimat verdiğini söyledi. Bayar, bu görüşmenin ardından iki gün sonra yine inşaatın kaldığı yerden ilerlemeye devam ettiğini, yine belediyeyi aradığını, yine inşaatın durdurulduğunu aktardı. İnşaatın yıkılmayana veya mahkeme sonuçlanıncaya kadar yedi emine teslim edilmediği sürece inşaatın yapılmasının önüne geçilemeyeceğine inandığını ifade eden Bayar, belediyenin bulduğu çözümün geçici olduğunu savundu.

Öte yandan Haliliye Belediyesi yetkilileri ise, Sümran Bayar'ın şikayetinin ardından Başkan Demirkol'un ilgili birimlere talimat vermesi sonucu inşaatın durdurulduğunu belirtti.
(Kaynak: Gazeteipekyol)