İşçiler 1 Mayıs'ı Taksim Meydanı'nda kutlamak için ısrar etti. Geniş güvenlik önlemleri alan valilik ulaşıma kısıtlama getirdi.
Taksim Meydanı'na yürüyüşleri kesmek için Unkapanı ve Galata köprüleri açılarak trafiğe kapatıldı.
Beşiktaş, Şişli ve Dolapdere'den Taksim Meydanı'na yürümek isteyenleri polis gaz ve tazyikli su sıkarak engelledi. Gazdan etkilenenler oldu. Bazı göstericiler de polise taşla karşılık verdi.
Polis ile göstericilerden yaralananlar oldu. Kadıköy'deki kutlamalarda ise olay çıkmadı. Sabah saatlerinde kapatılan deniz trafiği saat 15.30 sıralarında yeniden açıldı.
İstanbul'da 1 Mayıs Emek ve Dayanışma günü nedeniyle yapılan kutlamalarda Taksim'e çıkmak isteyen guruplara polisin müdahalesi sırasında 26 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. Olaylar sırasında 28 kişinin yaralandığı ve müdahale için 2 bin kapsül gaz bombası kullanığı belirtildi.
POLİS TAKVİYESİ YAPILDI
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü için İstanbul polisine takviye amacıyla çeşitli illerden gönderilen çok sayıda polis, sabah erken saatlerde Atatürk Havalimanı'na indi. Hazırlıklarını havalimanında yapan polisler Gaziantep, Erzurum ve Adana'dan uçaklarla gelen polisler görev yapacağı yerlere götürüldü.
İŞÇİLER TOPLANDI
Taksim Meydanı saat 03.00'da çevresine bariyer döşenerek araç trafiğine kapatıldı. Polisler sabah erken saatlerde görev yerlerinde konuşlanırken, işçiler de DİSK önünde toplanmaya başladı. 1 Mayıs'ı kutlamak için işçiler DİSK binası önünde toplanmaya başladı. Polis ekipleri de görev yerlerinde konuşlanmaya başladı. Taksim çevresindeki bazı caddeler de polis tarafından kapatıldı.
ESNAFTAN İLGİNÇ YÖNTEM
Abide-i Hürriyet Caddesi'nde üzerinde bulunan bir tekel bayi sahibi, çıkması muhtemel olaylara karşı iş yerinin zarar görmemesi için cam vitrini alüminyum levhayla kapattı. İsmini vermek istemeyen iş yeri sahibi, "Cadde trafiğe açıldıktan sonra levhaları sökerek dükkanımı tekrar faaliyete sokacağım. Camların kırılmaması için böyle bir önlem aldım" dedi.
METROBÜS DURDU, VATANDAŞLAR GERİ DÖNDÜ
İstanbul Valiliği tarafından 1 Mayıs nedeniyle alınan önlemler kapsamında metrobüs ve Taksim-Hacıosaman metro seferleri durdu. Mecidiyeköy'de metrobüs ve metroyu kullanmak isteyen vatandaşlar geri döndü. Valilik kararı gereğince bugün saat 05.00'dan itibaren metrobüs seferleri saat 06.00'dan itibaren de İDO'nun Anadolu Yakası'ndan Avrupa Yakası'na yolcu seferleri, Kabataş-Taksim finüküler sistemi, Taksim ile Şişhane, Hacıosman, Levent metro istasyonları arasındaki seferler durduruldu.
Vapur ve özel teknelerin seferlerinin iptal edilmesi hayatı olumsuz etkiledi. Dün alınan kararlardan habersiz olan İstanbullular, Avrupa Yakası'na geçmek için geldikleri iskelelerin kapalı olduklarını görünce hayal kırıklığı yaşadı. Vatandaşların bazıları duruma tepki gösterirken, Avrupa Yakası'na geçmek için alternatif yol aradılar.
BEŞİKTAŞ'TA 6,5 SAATLİK 1 MAYIS MÜDAHALESİ
1 Mayıs kutlaması için Beşiktaş'ta toplanan gruplara polis müdahale etti. İlk müdahale sabah saat 07.30'da gerçekleşti. CHP, TKP 1920, İşçi Partili'ler, ÖDP, Halk Evleri, Türk-İş'e bağlı sendikalar saat 07.00'da Beşiktaş'ta toplanmaya başladı. Barbaros Bulvarı ve Köyiçi'nde toplanan gruplara, polisin ilk müdahalesi gaz bombası ile oldu. Müdahaleyle dağılan gruplar, bir süre sonra yeniden bir araya gelince, polis bu defa tazyikli suyla müdahale etti. Ara sokaklara dağılan grubun müdahaleye karşılığı ise taşlarla oldu.
İSTANBUL'DA ŞU AN OLAĞANÜSTÜ HAL İLAN EDİLMİŞ DURUMDA
Gazdan CHP Genel Başkan Yardımcıları Gürsel Tekin, Umut Oran ile CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı da etkilendi. Umut Oran, "Gerçekten anlamak mümkün değil. Başbakan, AKP iktidarının halkın bayramına karşı bu şekilde davranması, sert bir şekilde insanları karşılaması anlaşılır değil. Bir tarafta daha yeni Nevruz kutlandı. Orada Türk bayrakları yokken, her türlü müsamaha gösterildi. Burada emekçiler bir araya gelmek istiyor. Ama maalesef iktidarın talimatıyla polis ve emekçiler karşı karşıya kalıyor. 1 Mayıs dünyanın her yerinde kutlanıyor. Her ülkenin şehir meydanlarında coşkuyla kutluyorlar. Türkiye'de de Türk halkına bu bayramı Başbakan ve iktidar zehir ediyor. Anlaşılır değil. Biz gidebildiğimiz ölçüde Taksim'e gitmeye çalışacağız. İstanbul'da şu an olağanüstü hal ilan edilmiş durumda. Vatandaşların anayasal ulaşım hakları gasp edilmiş durumda" diyerek tepki gösterdi.
TEKİN, GAZDAN LİMONLA KORUNDU
Gazdan etkilendiği ve limonla korunmaya çalıştığı görülen Gürsel Tekin de "Türkiye'de hiç bir şey değişmemiş. Apoletli Evren gitmiş, apoletli Tayyip gelmiş. Özellikle son dönemde 'Barış, özgürlük, demokrasi' cümlelerini kullanan yazarların yarın ne yazacağını çok merak ediyorum. CHP Genel Başkan Yardımcıları, milletvekillerimiz yürüyoruz ve 'Siz ilçe binasına yürüyebilirsiniz' dediler. Polis görevini yapıyor ama o polise kim talimat vermişse, size sesleniyorum: Eğer bunun gereğini yapmazsanız, Gürsel Tekin olarak burnunuzdan fitil fitil getirmezsem şerefim, namusum üzerine söz veriyorum. Gazdan etkilendim nefes sorunu yaşıyorum. Sağolsun bir vatandaşımız bizi gördü, evini açtı. Yarım saatte kendimize gelebildik. Size barış cümlesi yakışmıyor, utanın" diye konuştu.
Gürsel, daha sonra CHP'nin seçim otobüsünden sık sık gazdan etkilenenler için ambulans anonsu yaptı.
ÇARŞI, 1 MAYIS'TA BEŞİKTAŞ'TAYDI
Gazdan etkilenenlerin bir kısmının, İstanbul Büyükşehir Belediyesi İETT Genel Müdürlüğü Beşiktaş İşletme Şefliği binasına sığındığı görüldü. Öte yandan gazdan etkilenenlere ilk müdahaleyi yapan sağlık ekiplerinin de gaz maskesi taktığı gözlendi.
Polis müdahalesine taşla karşılık veren gruplardan bazıları seyyar tuvaletleri Barbaros Bulvarı'nda caddenin ortasına devirdi. Olaylar, sırasında bazı basın mensuplarının da müdahaleden etkilendiği görülürken, Birgün Gazetesi muhabiri Burak Öz kafasından yaralandı. Beşiktaş'ın Çarşı taraftar grubu da 1 Mayıs'ı kutlamak için Beşiktaş'ta hazır bulundu.
Meşale yakan grup, slogan ve marşlarla 1 Mayıs'ı kutladı. Saat 14.00'da dağılacaklarını duyuran gruplar, Barbaros Bulvarı'ndan Balmumcu yönüne doğru dağılmaya başladıkları sırada polis bir kez daha gazla müdahale etti. Sabah saat 07.30'da başlayarak, saat 14.00'a kadar yaklaşık 6.5 saat süren müdahale sonrası Beşiktaş normale dönmeye başladı. Olayların durulmasıyla birlikte Beşiktaş'ta geriye, atılan gaz bombalarının boş kapsülleri, devrilen seyyar tuvaletler, taşlar ve su göletleri kaldı.
GÜRSEL VE ERCAN KARAKAŞ HASTANEYE KALDIRILDI
Polis, Beşiktaş ilçe binası önünde ve aralarında CHP genel başkan yardımcıları Gürsel Tekin ve Umut Oran, CHP PM Üyesi Ercan Karakaş, İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı ve il yöneticilerinin de bulunduğu CHP'lilere gaz ve tazyikli su ile müdahale etti. Müdahale sonucu CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin ve PM üyesi Ercan Karakaş Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Tekin ve Karakaş'ın yoğun gazdan etkilendi. .
"APOLETLİ EVREN GİTTİ, APOLETLİ TAYYİP GELDİ"
CHP Genel Başkan Yardımıcısı Gürsel Tekin, Taksim İlk Yardım Hastanesi'nden ayrıldıktan sonra Taksim Meydanı'na geldi. Gürsel Tekin burada bir açıklama yaparak, "Özellikle belli kanallar şantiyeleri göstererek kamuoyunda Edirne'den Ardahan'a kadar insanlar 'Aa şantiyenin üstünde miting olacak mı?' diyecek haklı olarak. Bu alan 100 bin,150 bin kişi almaz mı? Emekçine niye bunu reva görüyorsun. Esad sana sesleniyorum sayın Esad. Senin Esad'dan ne farkın var Allah aşkına" dedi.
"AMBULANSA DA BİBER GAZI SIKTILAR"
Sağlık durumunun sorulması üzerine Tekin, "Biz aynı zamanda devlet kuralları bilen insanlarız. Milletvekilimiz Kadir Bey ve ben yetkililerle görüştüm sorun yok. Biz caddede ilçe binamıza yürüyeceğiz. Sadece 2 dakika yürüyebildik. üçüncü dakika hepimizi göre göre bile bile hepimizin üzerine gaz sıktılar. Benim nefeste bir sorunum var. Bir vatandaşımız evini açtı. Orada bir rahatlama oldu. Tekrar indik, biz CHP otobüsümüze geldik. Otobüste defalarca gazlar sıkıldı. Uyarılarımıza rağmen gaz sıkılmaya devam edildi. En son gerçekten çok kötü oldum. Ambulansa binmek zorunda kaldık. Ambulansa da biber gazı sıktılar. Sayın Erdoğan senin Esaddan mesaddan farkın yok. 30 yıldır siyasetin içinde olan insanlar gördük ki Türkiye'de hiçbir şey değişmemiş. Apoletli Evren gitti, apoletli Tayyip geldi. Bu seferde sivil apoletlerle mücadele edeceğiz" dedi.
İyi olduğunu söyleyen Güsel Tekin, " Onlara inat iyi olacağız" diyerek konuşmasını bitirdi.
"EN UFAK KUSURUMUZ VARSA KAMUOYUNA ÇIKIP ÖZÜR DİLEYECEĞİZ"
Gürsel Tekin, tedavisinin ardından çıkışta basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Tekin, "Hiç öyle çıktık dedik bir gidelim dolaşalım. Tayyip efendide bize gaz sıksın. O da gaz sıktı. Biz de buraya geldik. Bu manzaraları hep beraber yaşadık. İki gün önce bütün televizyonlarda Suriye'de kimyasal silah kullanılabilir diye manşetler vardı ne fark eder. Bunun Esad'dan, bunun Saddam'dan ne farkı var bu adamın. Böyle bir şey olabilir mi Allah aşkına? Savaşların olduğu yerde Birleşmiş Milletler'in kararlarına baktığınızda savaş anında ambulansa müdahale edilmez. Ambulansa gaz sıktılar. Bu nasıl insafsızlıktır. Ey Cumhurbaşkanı, Ey Başbakan, İçişleri bakanı sizlere sesleniyorum . Bunun arkasını bırakmayacağız" dedi.
Emniyet müdürlerinin CHP ilçe binasına yürümelerine izin verdiğini anlatan Tekin, "Yürüdük. 3 dakika sonra hepimizin üzerinde gazlar sıkıldı" diyerek yaşananların hesabını soracaklarını söyledi. Tekin, "CHP yetkilileri olarak bizim en ufak kusurumuz varsa kamuoyuna çıkıp özür dileyeceğiz" diyen Tekin, "Ambulansın içinde bize gaz sıktılar" diye konuştu.
"GADDARCA MÜDAHALE OLDU"
Çok gaddarca bir müdahale olduğunu söyleyen CHP PM Üyesi Ercan Karakaş da "Biz 3-4 kez gazın içinde kaldık. Üzerimize sıktılar. İlçe binasına gitmek istiyoruz hepsi bundan ibaret. Buna rağmen çok gaddarca müdahale ettiler. Bu kabul edilecek bir şey değil. Bu hükümet için yüz karasıdır. Dünyanın her yerinde 1 Mayıs kutlandı, böyle 1 Mayıs olmadı" ifadelerini kullandı.
HAFİF YARALANAN DHA MUHABİRİ TABURCU EDİLDİ
Beşiktaş'ta meydana gelen olayları görüntülemeye çalışan Doğan Haber Ajansı (DHA) Muhabiri Zeki Günal başına ve koluna isabet eden taşlar nedeniyle hafif yaralandı. Zeki Günal bir sırada kısa süreli fenalık geçirdi. Ambulansla hastaneye kaldırılan Zeki Günal'ın taş isabet elinde bir kırık meydana geldiği belirlendi. Diğer kontrolleri de yapılan Günal, eline yapılan müdahalenin ardından taburcu edildi. Sabahın erken saatlerinde meydana gelen olayları izleyen Zeki Günal'a göstericilerin bulunduğu bölgeden atılan taşlardan ikisi isabet etti. Bu sırada yere düşen Günal'a ilk yardım da meslektaşlarından geldi. Hastanede yapılan tetkiklerde Günal'ı gazdan koruyan maskeye isabet eden taş bir yaralanmaya yol açmadığı anlaşıldı. Eline isabet eden ikinci bir taşın neden olduğu küçük çaplı kırığa ise müdahale edildi.
DİSK KORTEJİNE MÜDAHALE
Polis, Şişli Halazkargazi Caddesi üzerinde DİSK kortejine müdahale etti. DİSK Genel Merkezi önünde sabah erken saatte toplanan DİSK'e bağlı işçiler, kendilerine destek veren gruplarla birlikte saat 09: 00'da Halaskargazi Caddesine indi. Taksim'e doğru yürüyüşe geçen kortej, polis tarafından durduruldu. Polis müdürleri DİSK yöneticileriyle konuşup, yürüyüşe son vermelerini istedi. Polis anons arabalarıyla gruba dağılmaları yönünde çağrıda bulundu. Bir polis memuru telsiz mikrofonla yürüyüşün yasal olmadığı, yaptıkları son uyarının ardından dağılım olmazsa müdahale edeceklerini duyurdu.
DİSK kortejinin en önünde Taksim Meydanı'na konulacak çelenk yer alıyordu. Polis gruba önce tazyikli suyla müdahale etti. Ardından gazlı müdahale geldi. Yüzlerce kişi aynı anda gazdan ve sudan kaçmak için ara sokaklara yöneldi. Gazdan etkilenenler yol üzerindeki dükkanlara ve apartmanlara sığındı. Gazdan etkilenenler arasında DİSK Genel Başkanı Koni Beko da vardı.
GENEL MERKEZ BİNASINA SIĞINDILAR
Halen devam eden olaylarda çok sayıda kişi de DİSK Genel Merkezi'ne sığındı. DİSK merkezinde yaralıların olduğu öğrenildi. Bölgeye ambulanslar istedi. Müdahale anında yaralananlara ilk müdahale bina içinde yapıldı. Ancak Genel Başkan Kani Beko cadde üzerinde kaldı. Gazdan etkilenen Beko, "Demokrasi mücadelesi adına Taksim'de 1 Mayıs'ı kutlama çalışmalarımız devam edecek" dedi. Bu sırada polis, DİSK Genel Merkezine gaz bombası atmaya devam etti. Gaz, binanın içinde etkili oldu. Gaz yüzünden görüş mesafesinin düştüğü bina içinde fenalaşanlar, oldukları yere yığıldı. Gazdan etkilendiği halde slogan atmaya devam eden işçiler oldu. Yüksek sesle içeride yaralı olup olmadığı soruldu. Başından yaralanan Enerji Sen Genel Başkanı Ali Duman arkadaşları tarafından dışarı çıkarıldı. Bu sırada polisin müdahalesi devam ediyordu. Müdahaleye tepki gösteren DİSK yöneticileri yaralıların dışarı çıkarılması için polise çağrıda bulundu. Bazı DİSK üyeleri ve parti temsilcileri polisin müdahalesine taş atarak karşılık verdi. DİSK binası önündeki caddeye barikat kuran göstericiler, polis panzerlerini taşladı. Bu sırada dışarı çıkarılan yaralılar ambulanslara taşındı. Başından yaralanan DİSK'e bağlı Enerji Sen Genel Başkanı Duman, "Can güvenliğini bahane gösterenlerin, canıma nasıl kastettiklerini herkes gördü" diye konuştu. Bölgedeki gerginlik sürüyor.
ŞİŞLİ'DE POLİS MÜDAHALESİNE HAVAİ FİŞEKLİ KARŞILIK
Şişli Camii yakınında toplanan gruba polis müdahale etti. Çöp konteynırları ve yakındaki bir inşaattan aldıkları kalaslarla yola barikat kuran göstericiler gazlı müdahalesi sonrası ara sokaklara kaçtı. Şişli Halaskargazi Caddesi'nden Taksim'e yürümek isteyen gruba polis müdahale etti. Grup, polise havai fişek atarak karşılık verdi.
Beşiktaş ve Şişli'deki olaylarda polisin attığı gaz bombalarından etkilenen vatandaşlar ambulanslarla hastanelere kaldırıldı. Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne gazdan etkilenenler getirildi. Bu arada ambulans personelinin gaz maskeleri ile görev yapması dikkat çekti.
Şişli'de polisin müdahalesi sonrası Şişli Eftal Eğitim ve Araştırma Hastanesi bahçesine gruba polis tekrar müdahale etti. Polis gaz bombası kullandı. Tazyikli su ile gruptakileri uzaklaştırdı. Göstericiler polise taş atarak karşılık verdi.
Şişli'de ara sokaklarda polis ile göstericiler arasında olaylar devam ediyor. Ara sokaklarda çok sayıda ev ve iş yerinin camları kuruldu. Barikat kuran göstericilere polis, TOMA adı verilen araçlarla müdahale etti. Göstericiler polise taş yağdırırken cadde ve sokaklardaki yüzlerce taş dikkat çekti.
DOLAPDERE'DE MASKELİ GRUP
Kurtuluş'tan Taksim Meydanı'na gitmek isteyen yüzleri maskeli bir gruba, polis Dolapdere'de müdahale etti. Polisin biber gazı sıktığı göstericiler, sapanla bilye atarak karşılık verdi. Polis ekipleri bilyeden korunmak için zırhlı araçların arkasına saklandı. Grup, ara sokaklara dağıldı. Ara sokaklara dağılan grup kısa bir süre sonra yanlarında molotoflarla geri döndü. Bilgi Üniversitesi arkasında toplanan gruba polis biber gazı sıkarak müdahale etti. Bunun üzerine göstericiler de molotof, havai fişek, bilye ve taş attı. Bazı göstericiler kaçarken buldukları lastikleri de yaktı. Vatandaşlar lastikleri kendi imkanlarıyla söndürdü. Bu arada göstericilerden birinin attığı molotof bir dükkanın çatısına düştü. Çatıda başlayan yangın dükkanda oturanlarca söndürüldü. Polisle göstericiler arasındaki gerginlik devam ediyor.
YANGINI SÖNDÜRÜRKEN ELBİSELERİ TUTUŞTU
Dolapdere'de çıkan olaylarda çatısına molotof kokteyli isabet eden işyerinin çatısında yangın çıktı. İşyeri çalışanları ellerindeki hortumlarla yangına müdahale etti. Bu sırada bir çalışanın elbiseleri alev aldı.
Şişli Kurtuluş Caddesi'nden Dolapdere'ye inen yaklaşık 150 kişilik grup polise taş, molotof ve havai fişek atmaya başladı. Bunun üzerine polis gruba gaz bombası atarak karşılık verdi. Grup polisin müdahalesi üzerine ara sokaklara kaçarak dağıldı. Ara sokaklardaki gruplar polisle çatışmaya devam etti. Atılan molotof kokteyli bir iş yerinin çatısına isabet etti. İşyeri çalışanları ellerindeki hortumlarla yangına müdahale etti. Bu sırada bir çalışanın elbiseleri alev aldı. Bu kişi çatıdan atladı.
GAZ MASKELİ "112"
Şişli'de yaşanan olaylarda çok sayıda kişi yaralandı. DİSK Genel Merkezi önüne çok sayıda ambulans geldi. Yaralılar ambulanslara taşındı. Bölgedeki gaz öylesine şiddetliydi ki, 112 ekipleri gaz maskesi takmak zorunda kaldı. Ambulansta yer alan sağlık ekibi bir yandan gazdan etkilenmemeye çalışırken diğer yandan gazdan etkilenenlere müdahale etmeye çalıştı. Ambulanslara taşınanlara ilk müdahaleyi gaz maskeli hemşireler yaptı. Gaz maskeli şoförlerinin kullandığı 112 ambulansları yaralıları Şişli Etfal Hastanesi Acil Servisi'ne taşıdı.
TRAFİĞE KAPATILAN UNKAPANI VE GALATA KÖPRÜLERİ YAYALARA DA GEÇİT VERMEDİ
Unkapanı ve Galata Köprüleri açılarak araç trafiğine kapatıldı. İstanbul Valiliği'nce alınan 1 Mayıs işçi bayramı nedeniyle alınan önlemler kapsamında bu köprülerin trafiğe kapatılması yer almıyordu. Köprülerin trafiğe kapatılmasıyla, her iki yakada kalan, aralarında turistlerin de bulunduğu birçok kişi başka yollar aradı, bazıları da her gün binlerce kişinin geçtiği, köprünün araç ve insandan yoksun fotoğrafını çekti. Hemen her gün Galata Köprüsü'nde balık tutan amatör balıkçılar, bu kez Karaköy iskelesinde olta attı.
KÖPRÜ 1970'DE DE İŞÇİLERİN GEÇİŞİNİ ENGELLEMEK İÇİN KAPATILMIŞTI
İstanbul'da işçilerin yürümesini engellemek için Galata Köprüsü 16 Haziran 1970'de açılarak yol kesilmişti. Kartal, Levent ve Topkapı dolaylarındaki fabrikalarda çalışan 10 bine yakın işçinin katıldığı 1970 yılındaki gösterilerde 3 kişi ölmüş 200'e yakın kişi de yaralanmıştı. Bakanlar Kurulu bunun üzerine İstanbul, Kocaeli ve ilçelerinde sıkıyönetim ilan etmişti. Sıkıyönetimin ilanı ile birlikte Topkapı istikametinden gelen işçilerin Karaköy'e geçmesinin engellenmesi için Galata Köprüsü açılmış araç ve yaya trafiğine kapatılmıştı.
"ANTİKAPİTALİST MÜSLÜMANLAR" KÖPRÜ ŞAŞKINLIĞI
1 Mayıs kutlamaları için Taksim'e çıkmak için yola koyulan "Antikapitalist Müslümanlar" grubu Galata Köprüsü'ne geldiklerinde büyük şaşkınlık yaşadı. Grupların Taksim'e çıkmasını önlemek için köprülerin açıldığını gören grup üyeleri Taksim Meydanı'na çıkamadı. Grup üyeleri açık köprüye tırmanmaya çalışınca polis müdahale etti. Yaşanan arbedenin ardından gruba gaz bombası atıldı.
OTOMOBİLLERİ TAHRİP ETTİLER, MASA VE SANDALYELERİ YOLLARA ATTILAR
Mecidiyeköy'de 1 Mayıs kutlaması için gelen gruplarla polis arasında yaşanan çatışmalarda göstericiler, kaldırım taşları ve sapanla attıkları misketler attılar. Göstericilere polis, gaz bombaları ile müdahele etti. Gaz bombaları nedeniyle Mecidiyeköy köprü altında görüş mesafesi zaman zaman 10 metreye kadar düştü. Olaylar sırasında göstericiler birçok otomobili tahrip ederken, kafe ve lokantalardan aldıkları masa ve sandalyeleri yollara attılar. Olaylar sırasında 36 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi.
ATILAN GAZ BOMBALARINDAN GÖRÜŞ MESAFESİ 10 METRENİN ALTINA DÜŞTÜ
Mecidiyeköy'deki olaylar saat 09.00 sıralarında başladı. Küçük gruplar halinde polisin yaya ve araç trafiğine kapattığı ortaklar girişi önündeki barikatın önüne gelen yaklaşık 150 kişilik gruba müdahale edildi. Su sıkılarak yapılan ilk müdahalenin ardından gaz bombalı müdahale geldi. Mecidiyeköy köprü altına doğru kaçan grup kısa bir süre sonra tekrar toplanarak yürüyüşe geçti. Polisin biber gazıyla başlattığı müdahale sırasında köprü altında görüş mesafesi zaman zaman 10 metrenin altına kadar düştü.
HASTANE ÖNÜNDE BARİKAT KURUP ATEŞE VERDİLER
Yaklaşık 3 saat süren olaylar sırasında göstericiler Büyükdere caddesi üzerinde bulunan iki özel hastanenin bulunduğu sokağa girerek yola barikat kurdu. Çevredeki lokanta ve kafeteryalardan aldıkları masa ve sandalyeleri yollara atan grup, yolu bir süre trafiğe kapattı.
POLİS YANLIŞLIKLA VATANDAŞLARI DA KOVALADI
Polisin barikatı yıkmasıyla bir alışveriş merkezi önüne kadar kaçan grup daha sonra ara sokaklara girerek dağıldı. Bu sırada polisin attığı gaz bombalarından alışveriş merkezine doğru giden vatandaşların da etkilendiği görüldü. Üzerine gelen gaz bulutunu görünce kaçmaya çalışan vatandaşlar, çevik kuvvet polisleri tarafından gösterici sanılarak bir süre kovalandı.
KAFETERYAYA OPERASYON YAPILDI
Öte yandan polis Mecidiköy meydanında gösteri yapmaya çalışan bir gruba da su sıkarak müdahale etti. Bu müdahale sırasında kafeteryada oturanların arasına kaçtıkları öğrenilen bazı göstericiler polis tarafından gözaltına alındığı öğrenildi.
Adı Cuma Yılmaz. DİSK'e bağlı Tüm Emekli - Sen üyesi. Kamuoyu onu 2008 yılında DİSK Genel Merkezi önünde polisin tazyikli suyuna karşı pankart tutan ve yıkılmayan işçilerden biri olarak tanıdı. Taksim yasağının devam ettiği ve işçilerin ısrarla Taksim'e yürümek istediği o yıllarda bugüne benzer bir gerginlik vardı. 2008 yılındaki 1 Mayıs olaylarında polis sabah erken saatte DİSK Genel Merkezi'ne gazla ve tazyikli suyla müdahale etmişti. O yıllarda polise karşı kapı önünde direnen grubun içinde yer alan Cuma Yılmaz, bugün hastanelik oldu. Gazdan etkilenen Yılmaz'a ilk müdahale işçiler tarafından yapıldı. Gaz maskesi takıldı, ambulans çağrıldı. Ambulansa taşınan Yılmaz hastaneye götürüldü. Sadece Yılmaz değil, çok sayıda kişi gazdan etkilendi. DİSK Genel Merkezi'ne çok sayıda ambulans geldi. Fenalaşanlar hastaneye kaldırıldı.
TOMA'NIN TAZYİKLİ SUYU İLE DUVARA YAPIŞTILAR
Şişli'de polis ilk müdahaleyi gaz bombaları ve Toplumsal Müdahale Aracı 'TOMA'larla yaptı. Göstericilerin üzerine tazyikli su sıkıldı. Gazdan etkisiz hale gelen ve iki aracın arasına sığanan 7 kişiye TOMA'dan su sıkıldı. Su öylesine güçlüydü ki, 7 kişi bir anda birbirinin üzerine çıktı. Bazıları yere düştü. Bütün bunlar TRT'nin canlı yayın aracının önünde oldu. Suyun gücü öylesine büyüktü ki, canlı yayın aracının ön camının lastiği yerinden çıktı.
ANTALYA'DAN GELDİ ETRAFI SULADI
DİSK Genel merkezinin önünde devam eden olaylarda takviye olarak Antalya'dan getirilen TOMA göstericilere su sıktı. Önünde tekerlekli bir tezgahı sürüklediği görülen TOMA, göstericiler tarafından taş yağmuruna tutuldu. Bir gösterici eline aldığı taşla TOMA'nın camına vurdu. Bütün bu onlar saniye saniye görüntülendi.
DİSK BAŞKANI KANİ BEKO'DAN AÇIKLAMA
Olayların ardından DİSK Genel Başkanı Kani Beko sendika genel merkezi önünde bir açıklama yaptı. Kendilerine karşı müdahalenin bir terör olduğunu söyleyen Beko, Taksim'e yürümekten şimdilik vazgeçtiklerini ve olaysız dağılacaklarını duyurdu. Başbakan, İçişleri Bakanı ve İstanbul Valisini şiddetle kınadığını söyleyen Beko, polis müdürleriyle konuşup, işçilerin bölgeden sağlıklı bir şekilde ayrılmasını istedi.
GÖSTERİCİ ARKADAŞ TAŞIYLA VURULDU
ARA sokaktaki polislere taş attıktan sonra uzaklaşmaya çalışan gösterici aniden yere yığıldı. Öldürücü bir darbe almış gibi düştüğü yerde de hareketsiz kalan göstericinin, arkadaşlarının attığı bir cisimle bu hale geldiği görüntülerin incelenmesinde ortaya çıkıyor. Kendinden geçen genci, kaldırımdan yine arkadaşları sürükleyerek uzaklaştırıyor.
OKMEYDANI'NDA MASKELİ GRUBA POLİS MÜDAHALESİ
Okmeydanı Grand Cevahir Oteli önünde yaklaşık 200 kişilik yüzleri maskeli gruba polis müdahale etti. Polis gruba gaz bombası ve tazyikli suyla müdahale etti. Polisin müdahalesinin ardından göstericiler Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne doğru kaçmaya başladı. Kaçan göstericiler, otobüs durakları ve bazı banka şubelerine taşlarla zarar verdi. Yakındaki inşattan malzeme getiren göstericiler barikat kurdu. Ateşe verilen barikat TOMA aracından sıkılan suyla söndürüldü. Gruptakiler Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesine doğru kaçtı.
GAZ BOMBASI HASTANE BAHÇESİNDEKİLERİ ETKİLEDİ
Polisle çatışan göstericilerdan bazıları, Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne bahçesine kaçtı. Buradan polise taş atan göstericilere polis tarafından gaz ve tazyikli su ile müdahale edildi. Bu sırada bazı vatandaşlar da atılan gazlardan etkilenirken, polise tepki gösterdi. Hastane bahçesinde bulunan ve bıçağını çıkaran bir vatandaş, göstericilere doğru sallayarak bağırmaya başladı. O sırada hastane bahçesinde bulunan yaşlı bir kadın biber gazından etkilendi. Hemen bir araca bindirilen yaşlı kadın, 50 metre ötedeki hastane binasında tedaviye alındı.
TARLABAŞI'NDA POLİS MÜDAHALESİ
Tarlabaşı'nda bariyerleri aşıp Taksim Meydanı'na yürümek isteyen gruba polis müdahale etti. Müdahalenin ardından ara sokaklara kaçan kalabalık, polise sapanlarla bilye ve taş fırlattı. Bir apartmana sığınan 10 gösterici polis tarafından gözaltına alındı. Çevik kuvvet ekipleri tüm müdahalelere rağmen dağılmayan yüzleri maskeli göstericilere biber gazı ile müdahale etti. Daha sonra jandarmaya ait TOMA da grubun üzerine tazyikli su sıktı.
Ardından göstericiler metruk bir binaya çıkarak buradan polise taş fırlatarak kaçtı. Bunun üzerine polis ara sokaklarda kaçan grubu kovalamaya başladı. Bir apartmana sığınan 10 gösterici polis tarafından gözaltına alındı. Gözaltına alınan göstericilerin çantalarında çok sayıda bilye, taş ve sapan bulundu. Olaylar esnasında bir kadın yaralanınca ambulansla hastaneye kaldırıldı. Bu arada, gözaltına alınanlar Çekmeköy Belediyesi'ne ait bir otobüsle emniyete götürüldü.
KADIKÖY'DE 1 MAYIS BAYRAM OLDU
Türkiye Komünist Partisi'nin (TKP) "Reddediyoruz" sloganıyla Kadıköy'de gerçekleştirdiği 1 Mayıs kutlamaları bayram havasında geçti. Sivil toplum kuruluşlarına üye binlerce kişinin katıldığı kutlamalarda sanatçı korosu 1 Mayıs Marşı'nı okudu. Kutlamanın ardından binlerce kişi, eski Salı Pazarı'na kadar yürüdü.
Kadıköy Meydanı'nda yapılan 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı öncesi Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Altıyol, Tepe Nautilus önünde toplanan binlerce kişi saat 08.30'dan itibaren kortej eşliğinde yürüyüşe geçti. Alana giriş için belirlenen noktalarda polis tarafından tek tek aranan katılımcılar meydanda bir araya geldi.
Alan dışında belirlenen 5 noktada gerçekleştirilen kürsü konuşmalarının ardından saat 11.00'da, 1 Mayıs kutlama programı başladı. Resmi programın açılış konuşmasını yapan tiyatrocu Orhan Aydın Taksim Meydanı'nın kapatılmasını eleştirerek "Son 1 haftadır ülkedeki gelişmeleri izliyoruz. 1 Mayıs'ın Taksim'de yapılmasını isteyenlere karşın başta padişahın, sonra İçişleri Bakanı'nın, sonra İstanbul Valisi'nin Taksim Meydanı'nı işçilere kapatmasını şiddetle reddediyoruz" dedi.
TKP üyesi Kemal Okuyan ise Taksim'deki kutlamalara yapılan polis müdahalesini eleştirerek başladığı konuşmasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "milli içki ayrandır" sözlerine değinerek şunları söyledi:
"Her şeyimize karışan, ne içeceğimizden kaç çocuğumuz olacağına kadar her şeye karışan diktatöre padişahlık özentisine hayır demek için toplandık. Nasıl yaşayacağımıza asla karıştırmayız, kendi işine baksın."
Kutlamalara Suriye Kominist Partisi adına katılan Adil Omar da "Suriye halkının gerçek dostları bu meydanı dolduran Türkiye'li emekçilerdir. Bu yıl 1 Mayıs'ı maalesef Şam'da kutlayamadık. İnşallah önümüzdeki yıl Şam Meydanı'nda kutlayacağımız 1 Mayıs'a buradaki emekçi dostları aramızda göreceğiz" diye konuştu.
Konuşmaların ardından işçi sendikaları üyeleri kürsüye tek tek çıkarak 1 Mayıs kutlamalarıyla ilgili düşüncelerini iletti.
Bayram havasında geçen kutlamaların bitiminde İsmail Hakkı Demircioğlu, Renan Bilek, Ender Yiğit, Fırat Tanış ve Nejat Yavaşoğulları'nda aralarında olduğu sanatçı korosu 1 Mayıs Marşı ve Avusturya İşçi Marşı'nı seslendirdi. Kutlamaların ardından binlerce kişi eski Salı Pazarına yürüdü.
(BB) (FOTOĞRAFLAR)
/// KUTU 1///
TAKSİM'DE ANITA ÇELENK KONULDU, KAZANCI YOKUŞUNA KARANFİLLER BIRAKILDI
Eski milletvekili Ufuk Uras, Taksim Meydanı'nda gazetecilere açıklamalarda bulundu. Uras'ın ardından CHP milletvekili Süleyman Çelebi de meydana gelerek açıklama yaptı. Çelebi, konuşmasında işçilere yapılan müdahaleleri eleştirdi. Çelebi, Taksim Meydanı'na giren Hak- İş üyesi işçilerin davullu zurnalı kutlamasına da tepki gösterdi.
"1 MAYIS'TA HEPİMİZ YAYA KALDIK "
Ufuk Uras, "Taksim'in yayalaşma projesini bir kenara bırakın. 1 Mayıs'ta hepimiz bence yaya kaldık. Bu restleşme ve uzlaşmama kültürü dünyanın hiçbir yerinde yok" dedi. Uras, "Taksim ile ilgili yasa teklifi veren bir milletvekili olarak geçen yıl Türkiye'nin her yerinde kutlandığı gibi burada da kutlanabilir bir ortak bir çözüm bulunabilirdi. Çünkü 1977'nin acıları canlı insanlar bunun hem mecliste araştırılmasını istiyorlar hem de Taksim'den vazgeçmek istemiyorlar. Bu anlaşılabilir talebi bir 3. dünya ülkesi gibi bütün yurttaşlara kapatmanın manası yok " dedi.
Firuzağa üzerinden Taksim Meydanı'na geldiğini anlatan Ufuk Uras, " Değişik yerlerde insanlara müdahalelerde bulunuluyor. Koskoca İstanbul'un bir ev hapsinde tutulması kabul edilebilir değil. Dünyanın her yerinde neoliberal politikalara karşı sosyal politikalar savunuluyor. Bunun zemini bugün. Sayın Başbakan grup toplantısında da ifade etti. Sadece bu yıla has bir durum değil. 'Anadolu ve Avrupa yakasında iki miting alanı hazırlıyoruz' demek bundan sonra da Taksim'e izin verilemeyeceği anlamına geliyor. Kabul edilebilir bir şey değil " diye konuştu.
"AMAÇ TAKSİM'İ İŞÇİLERE KAPATMAKTIR"
Bu arada CHP milletvekili Süleyman Çelebi de Taksim Meydanı'na geldi. Burada bir açıklama yapan Çelebi, "Tam bir faşizm uygulanıyor tam bir ceberrut devlet anlayışıyla. İnsanlar ambulans bekliyorlar. Çok ciddi şekilde yaralananlar var. Gaz ve tazyikli suyla her türlü müdahaleyi orada yaptılar. Mesele alan da değil amaç Taksim'i işçilere kapatmaktır. Proje budur. Burayı biz mücadeleyle elde edeceğiz, bunun bedelleri var " dedi.
Kendisinin de birçok kez biber gazı yediğini anlatan Çelebi, " Nefes nefese geldim. Bugüne kadar yoğunlaştırılmış bir gaz uygulaması bugün daha da hararetli hale gelmiştir. Bugün çok acımasız çok insafsız insanlık dışı olmuştur. Dolayısıyla bunu protesto ediyorum " diye konuştu.
ÇELEBİ'DEN HAK-İŞ'E TEPKİ
Çelebi konuşması sırasında davul ve zurna eşliğinde meydana giren Hak - İş üyesi işçilere de tepki göstererek, şöyle konuştu:
"Şu anda davulla zurnayla buraya girmenin bir anlamı yok. İnsanlar gaz yerken, insanlar darp edilmişken, birkaç kişiyi buraya koyarak burada anma yaptırmayın. Davulluk bir şey yok şu anda. Kendilerini tatmin etmiş olabilirler ama imtiyazlı bazı grupların buraya konulmuş olması bir şey ifade etmez " dedi. Çelebi, ardından Hak - İş temsilcilerinin yanına giderek, "Buraya gelmeniz anlamlı ama herkes şu anda gaz altında.Böyle davulla zurnayla böyle bir anma yapmayın " diye konuştu.
Ardından Hak - İş üyesi işçiler ellerindeki karanfilleri Kazancı Yokuşuna bıraktılar. Ellerindeki çelenkle Cumhuriyet Anıtı önüne yürüyen işçiler burada saygı duruşunda bulunduktan sonra İstiklal Marşı okudular.
/// KUTU 2///
MUSTAFA SARIGÜL: ŞU ANDA SİVİL BİR SIKIYÖNETİM UYGULANMAKTA
Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, "Şu anda bütün ulaşım araçları durdurulmuş vaziyette. Şu anda sivil bir sıkıyönetim uygulanmakta. Sivil bir sıkıyönetimin mantığını da kesinlikle doğru bulmuyorum" dedi.
Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül Taksim Meydanı'nda incelemelerde bulundu. İncelemelerinin ardından basın mensuplarına açıklama yapan Sarıgül, "Şu anda sivil bir sıkıyönetim uygulanmakta" dedi. Sarıgül, Kazancı Yokuşu'nun bulunduğu noktaya gelerek bir basın açıklaması yaptı. Sarıgül, "Yıllar geçti hala bu meydanda işçi arkadaşlarımız özgür bir şekilde alınteri ve emek bayramını kutlayamıyor. İleri demokrasi diyorsak, ileri demokraside yasaklayıcı bir mantığın olmaması lazım. Bu meydan ok rahat bir şekilde yurttaşlarımızın görüş ve düşüncelerini aktarabilecekleri, işçi arkadaşlarımızın taleplerini özgür bir şekilde aktarabilecekleri bir ortam sağlanbilirdi. Düşünüyorum neden ülkemizde acaba bir konsensus sağlanmıyor? Neden ülkemizde bir uzlaşma sağlanmıyor. Bu da 21. yüzyılda Türkiye'de barış rüzgarlarının estiği bir ortamda bu şekilde tedbirlerin alınması gerçekten düşündürücü. Şu anda bütün ulaşım araçları durdurulmuş vaziyette. Şu anda sivil bir sıkıyönetim uygulanmakta. Sivil bir sıkıyönetimin mantığını da kesinlikle doğru bulmuyorum. Bir kez daha bu meydanların bütün alınteri ve emeğe açılmasını arzu ediyorum" dedi.
Sarıgül, "Özellikle 03.00'ten bu saate kadar emniyet mensubu arkadaşlarımızın neler çektiğini bire bir kendi bölgemizden de yaşıyorum. Türkiye'nin birçok noktasından emniyet mensubu arkadaşlarımız buraya hareket ettirildi. Emniyet mensubu arkadaşlarımızın çektiği bu sıkıntıdan dolayı da üzüntü içerisindeyim. İşçi arkadaşlarımızla emniyet mensub arkadaşlarımızın karşı karşıya getirilmesi mantığını doğru bulmuyorum. Emniyette çalışan arkadaşlarımızın da halkarı ve hukukları var. Onların da bir gün sendikal hakları olacak" diye konuştu.
/// KUTU 3///
BDP MİLLETVEKİLİ ÖNDER: GELENEKSEL GAZ ŞENLİKLERİ
BDP milletvekilleri Sebahat Tuncel ve Sırrı Süreyya Önder de Taksim Meydanı'ndaydı. Birer açıklama yapan Önder ve Tuncel, müdahalelere tepki gösterdi. Sırrı Süreyye Önder gazlı müdahaleye, "Geleneksel gaz şenlikleri " sözüyle tepki gösterdi.
"GELENEKSEL GAZ ŞENLİKLERİ "
BDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Taksim'e yayalaştırma çalışması nedeniyle işçilerin alınmamasıyla ilgili konuştu. Önder, "Bu baştan sona saçma sapan bir karardır. Burada yapılması gereken şuydu. Kolluk kuvvetleriyle sendikalar biraraya gelecek ve birlikte düzenleme yapacaklardı. Bu inisiyatif verildiği zaman hiçkimsenin burnunun kanamayacağı hiçkimsenin can ve mal güvenliğinin tehlikeye girmeyeceği şekilde koordine edilebilirdi " dedi.
Önder, işçilere Şişli'de müdahalenin hatırlatılması üzerine ise, "Gireceğiz ne gereği var. Bu kadar inatlaşmanın kime ne faydası var? Hiçbir faydası yok. Emekçinin dünyada bir günü var onu da burnundan fitil fitil getirmenin ne alemi var ' Zaten her dakika yoksullukla burnundan geliyor. Bırakın insanlar bir gün buraya gelsinler. Geçen sene halaya durduk ne oldu ' Aslında geçen sene halaya durduğumuz için bu sene böyle oldu " dedi. Şişli'deki müdahalelerin sorulması üzerine ise Önder, " Şişli'den geliyorum. Geleneksel gaz şenlikleri " yanıtını verdi.
"BİR MEYDAN SAVAŞINDAN ÇIKAMADIK NE YAZIK Kİ "
BDP milletvekili Sebahat Tuncel ise, " Aslında Taksim Meydanı kazanılmış bir alan ama ne yazık ki bugün buraya işiçiler ve emekçiler yaşadıkları sorunları ve taleplerini anlatamıyorlar. Bir meydan savaşından çıkamadık ne yazık ki. Oysa bugün Türkiye'nin birçok yerinde aynı anda işçiler emekçiler sokakta ve neoliberal politikalara karşı sesini duyurmaya çalışıyor. Ama İstanbul'un işçilerin ve emekçilerin son derece yoğun olduğu bir yerde bu sesi duyuramıyoruz. Sadece gaz bombaları ve müdahalelerle Türkiye kamuoyu bunu dinliyor " dedi.
Hükümetin Taksim Meydanı'ndaki çalışmaları bir an önce bitirip 1 Mayıs Meydanı yapması gerektiğini ifade eden Tuncel, " Hatta ismini değiştirebilir. İşçiler emekçiler gaz cop ve tazyikli su yemeden gelip bu meydana sözünü söylemelidir. Biz iktidara da bunu ifade ediyoruz. Umarım işçiler ve emekçiler taleplerini duyurmak için kavga yapmak zorunda kalmaz diyorum" diye konuştu.
Son Dakika › Güncel › İstanbul'da 1 Mayıs - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?