İsrail'in Mescid-i Aksa'ya Yönelik İhlallerine Tepkiler

İsrail'in Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlalleri, Van, Bitlis, Muş ve Hakkari'de protesto edildi.

Van Sivil Dayanışma İnisiyatifi üyeleri ve vatandaşlar, cuma namazının ardından Hazreti Ömer Camisi'nin avlusunda toplandı.

Burada Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlallere çeşitli sloganlar atarak tepki gösterenler, Kudüs'te yaşamını yitirenler için gıyabi cenaze namazı kılarak dua etti.

İnisiyatif sözcüsü Mehmet Akan, Mescid-i Aksa'nın tarumar edildiğini, içerideki tüm dolapların ve kapılarının kırıldığını, tüm kuyuların kilitlerinin parçalandığını ve içerisinin savaş alanına çevrildiğini belirterek şöyle devam etti:

"Siyonist İsrail istediği zaman ezanı susturmakta, istediği zaman Müslümanların Mescid-i Aksa'ya girmesini yasaklamaktadır. İsrail'in varlığına alışmak, İsrail ile normalleşmeyi kabul etmek, İsrail'in zulmünü görmezden gelmek her Müslüman için bir utanç vesilesidir. Belirli çevrelerin elinde olan ekranların ve manşetlerin konuyu yok sayması, Müslümanların birbirlerinden habersiz kalması anlamına gelmez. Biz Filistin'de olup biteni yakından takip ediyoruz ve terörist İsrail'in yaptıkları karşısında duyarsız kalacak değiliz."

Van'ın Erciş ilçesinde Kara Yusuf Paşa Camisi'nde cuma namazı çıkışında toplanan Erciş Sivil Toplum Platformu üyeleri de İsrail'i protesto etti.

Platform adına basın açıklamasını okuyan Yüksel Zorlu, Mescid-i Aksa'nın ibadete kapatılarak Müslümanların sinir uçlarının test edildiğini ifade ederek "Kudüs'ün Müslüman ülkeler içinde bir tek hamisi Türkiye kalmıştır. Her kim zulüm kılıcını çekerse günün birinde kılıcın altında can verir." dedi.

Bitlis

Bitlis'te Eğitim Sağlık Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (BEST-DER), Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa'yı ibadete kapatan İsrail'i kınadı.

Cuma namazı sonrası ellerinde pankartlarla Ulu Cami önünde toplanan kalabalık, tekbir getirip slogan atarak İsrail'e tepki gösterdi.

Kanaat önderleri, sivil toplum kuruluşları ve siyasi parti temsilcilerinin de desteklediği basın açıklamasını okuyan BEST-DER Başkanı Emrullah Uysal, Kudüs'ün dünyanın sancağı olduğunu, onu elinde bulunduranın dünyaya yön ve şekil vereceğini ifade etti.

Mescid-i Aksa'nın bu manada bir hakimiyet alameti olduğunu, İslam dünyasının aydınlık günlerinin Kudüs'ün işgaliyle yerini karanlık günlere bıraktığını aktaran Uysal, şöyle konuştu:

"Kudüs'ün özgürlüğünü savunmadan ne özgürlük ne de insan hakları savunuculuğu yapılamaz. Kudüs sadece Filistinli Müslümanların veya Arapların meselesi değil, tüm dünya Müslümanlarının üzerinde imani bir sorumluluktur. Kudüs yüreğimizi dağlayan bir yaramızdır. Tek ümmetiz ve İslam düşmanlarına karşı birlikte hareket etmeliyiz. İslam topraklarında bugün var olan tüm savaş ve kaos ortamı, siyonist İsrail'in güvenliğini tesis etmek içindir. Özellikle son günlerde Mescid-i Aksa'yı ibadette kapatmak suretiyle kardeşlerimiz katlediliyor. Filistinli kardeşlerimizin yanında olduğumuzu buradan haykırıyoruz. Kudüs özgürlüğüne kavuşuncaya kadar mücadeleye devam edeceğiz."

Tatvan ilçesinde de cuma namazı sonrası 21 sivil toplum kuruluşunun temsilcileri ve üyeleri, İsrail'i protesto etti. Ellerindeki pankartlarla bir alışveriş merkezinin önünde toplanan grup tekbirler getirerek slogan attı.

Erbakan Vakfı Bitlis İl Başkanı Ayhan Uslu, yaptığı yazılı açıklamada, Kudüs'ün Müslümanlar için çok önemli olduğuna işaret ederek şu değerlendirmeyi yaptı:

"Çünkü Hz. Ömer, Kudüs fethinden sonra tüm İslam ümmetine vakfettiği ve korunmasını vasiyet ettiği emanetimiz olan bir şehirdir. Bundan dolayıdır ki Kudüs, İslam topluluğunun namusudur. İslam topluluğunun şeref ve izzet bulması için Kudüs'ün mutlaka özgür olması gerekir. Kudüs özgür değilse İslam dünyasının ruhu özgür olamaz. Ruhunuz özgür değilse bedenimizin işgal altında olması kaçınılmazdır."

Muş

İsrail'in, Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlalleri Muş'ta da protesto edildi.

Merkez Tuba Camisi önünde toplanan 17 sivil toplum kuruluşu adına basın açıklamasını okuyan Muş İnsani Yardım Derneği (İYD) Başkan Yardımcısı Şerafettin Yıldız, Kudüs'ün özgürlüğü için meydanlarda olduklarını söyledi. Geçen hafta Mescid-i Aksa'nın avlusunda 3 Filistinli gencin şehit edildiğini hatırlatan Yıldız, şu ifadeleri kullandı:

"İsrail askerleri yaraladıkları 3 Filistinliye tıbbi müdahalede bulunmak için gelen ambulansların Mescid'e girişine de izin vermedi. İsrailli asker ve polislerin son yıllarda özellikle sivillere yönelik saldırıları artarak devam etmektedir. Türkiye'den çağrı yapıyoruz. İsrail işgal ettiği tüm Filistin topraklarını terk etmelidir. Mescid-i Aksa derhal ibadete açılmalı, Mescid-i Aksa başta olmak üzere Kudüs'teki tüm kutsal mekanlar Filistinlilerin sorumluluğunda saygı içerisinde korunmalıdır. Filistinlilere yönelik suç işleyen her İsrailli yargılanarak cezalandırılmalıdır."

Hakkari

Memur-Sen İl Temsilciliğinde toplanan Hakkari Hak ve Dayanışma Platformu (HAKDA) üyeleri adına basın açıklamasını okuyan Nihat Gür, zulüm ve işgal altındaki Kudüs'ün özgür oluncaya kadar Müslümanlar için bir direniş ve başkaldırı sembolü olmaya devam edeceğini söyledi.

Gür, "İşgalci, gaspçı ve katil siyonistlerin zulmü altındaki mukaddes Kudüs ve Filistin toprakları Müslümanların ortak kaderinin sembolüdür." dedi.

İHH İnsani Yardım Vakfı Hakkari Temsilcisi Orhan Temel, Hacı Sait Camisi avlusunda cuma namazı sonrası yaptığı açıklamada, Kudüs'ün tamamen özgür olmasını istediklerine işaret ederek şunları kaydetti:

"Mescid-i Aksa'nın ibadete açılması, ezanın Kudüs'ün her yerinde okunabilmesi, hapsedilen Filistinlilerin serbest bırakılması, Filistinlilere yönelik zulmün son bulması için Türkiye'nin dört bir yanında Filistin halkıyla dayanışma için, özgür Kudüs için meydanlara iniyor, sokaklara çıkıyoruz. Herkesi Kudüs sokaklarındaki mazlumların sesine ses katmak için bu eylemlere davet ediyoruz."