İktisatçı ve eski İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş, peygamberlerin, evliyaların, alimlerin, mütefekkirlerin, bilim adamlarının, aydınlatıcı ve yol gösterici olduklarını belirterek, "Bugün, aydınlatanlar bakımından fetret devrini yaşıyoruz. Fetret devri hala devam ediyor" dedi.
Yalçıntaş, Fatih Ali Emiri Efendi Kültür Merkezi'nde düzenlenen "İslam Coğrafyasını Aydınlatanlar" konulu uluslararası sempozyumda yaptığı konuşmada, yeni düşünce ve görüşün ortaya atılamadığı bir iç tutukluluk dönemi yaşandığını söyledi.
Tarihe geçmiş büyük şahsiyetlerin, toplumlar ve medeniyetlere katkılarına değinen Yalçıntaş, "Bugün, aydınlatanlar bakımından fetret devrini yaşıyoruz. Fetret devri hala devam ediyor. Temiz ve serin sular gibi ruh ve fikir tarlalarımızı yeşerten kaynaklar gürlüğünü çok büyük ölçüde kaybetti ve zayıfladı" ifadelerini kullandı.
Yalçıntaş, idealizmden uzaklaşıldığını, pragmatik ve materyalist dünya görüşünün bireylere ve toplumlara hakim hale geldiğini anlatarak, heyecan vermeyen, harekete geçirmeyen ve kalbe inmeyen ilmi "kuru bir ilim" olarak değerlendirdi.
İslam coğrafyasında süregiden karışıklıklar, iç çatışmalar, dış saldırılara da değinen Yalçıntaş, bu şartlarda ilmin yeşeremeyeceğini belirtti.
İslam dünyasındaki sorunları "kanayan yara" olarak tanımlayan Yalçıntaş, İslamofobinin ortaya çıkmasında Müslümanların davranış ve tutumlarının etkisi olabileceğini ancak bunun köklerinin Haçlı Seferlerine dayandığını, kilise ile Filistin topraklarında kurulan İsrail'in politikalarının etkili olduğunu söyledi.
Yalçıntaş, İslam ülkelerinde barışı, adaleti, istikrarı teminat altına alıcı yepyeni bir yapılanmaya gidilmesinin şart olduğunu belirtti.
Müslümanların ihtilaflı konuları çatışmayla değil müzakereyle halletmeleri gerektiğini vurgulayan Yalçıntaş, "Bizim, bir barış, güvenlik ve dayanışma teşkilatını kurmamız lazım" dedi.
Düşünürlerin, aydınların, bilim adamlarının böyle bir mekanizmanın kurulmasını teşvik etmelerinin önemine değinen Yalçıntaş, "Ortadoğu'dan Uzakdoğu'ya kadar barış, dayanışma ve kardeşlik bölgesi kurabiliriz" diye konuştu.
Türkiye'nin tarihi sorumluluğu gereği böyle bir teşkilatın kurulmasına öncülük edebileceğini kaydeden Yalçıntaş, merkez olarak da konumu ve özelliklerinden dolayı İstanbul'u önerdiğini söyledi.
Yalçıntaş, barışın sağlanması ve devamı için güvenliği sağlayacak caydırıcı güce ve sonraki süreçte de dayanışmaya ihtiyaç olduğunu bildirdi.
Prof. Dr. Özek: "Yorum farkından dolayı Müslümanlar birbirini öldürüyor"
İslami İlimler Araştırma Vakfı Başkanı Prof. Dr. Ali Özek ise Müslümanlar olarak her zamankinden daha çok öz eleştiriye açık olunması gerektiğini vurgulayarak, "Öz eleştiri yapmadan gerçekleri anlayamayız" dedi.
Müslümanların yorum farkından dolayı birbirini öldürdüğünü ifade eden Özek, "Önce kendi düşüncelerimizi, yorumlarımızı düzeltmemiz gerekiyor. Öldürülen, zulme uğrayan Müslümanların durumuyla ilgili olarak önce kendimizi hesaba çekmemiz gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Müslümanlara ve İslam'a karşı ortaya çıkan İslamofobi ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Özek, "20. asrın ikinci yarısına kadar İslamofobi yoktu, ortaya çıkma sebebi Müslümanlardır. Her şeyde İslam'ı iddia ettik, ancak İslam'ı yaşamadık" dedi.
Özek, Müslümanın davranışına karşı gelen Batılıların, İslam'a da karşı gelmeye başladığını, böylece İslamofobinin oluştuğunu kaydetti.
Müslümanlardan kendilerine çekidüzen vermesi, davranışlarına, düşüncelerine dikkat etmesi ve inançlarının gereğini yapmalarını isteyen Özek, "İslamofobiyi biz geliştirdik, onu ortadan kaldıracak olan da biz Müslümanlarız" diye konuştu.
Sempozyum kapsamında, 19. ve 20. yüzyılda yaşamış bazı şahsiyetlerin fotoğraflarının yer aldığı "İslam Coğrafyasına Hizmet Edenlerin Fotoğrafları" başlıklı sergi de açıldı. - İstanbul
Son Dakika › Güncel › İslam Coğrafyasını Aydınlatanlar Sempozyumu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?